MHP seçim bürosu açılışındaki silahlı saldırı davasında keşif yapılacak
Esenyurt'ta 26 Ocak 2014'de MHP seçim irtibat bürosu açılışında, İstanbul İl Başkanlığı Basın Danışmanı Cengiz Akyıldız'ın öldürülmesi olayına karıştığı iddia edilen 10 sanığın yargılandığı davada, olay yerinde keşif yapılmasına karar verildi.
Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Sinan Arslan ile bir kısım tutuksuz sanıklar ve tarafların avukatları katıldı.
Duruşmada hazır bulunan maktul Cengiz Akyıldız'ın eşi Özlem Akyıldız ile kız kardeşi Nermin Akyıldız şikayetlerinin devam ettiğini söyledi.
Cumhuriyet savcısı olay yerinde keşif yapılmasını ve sanık Sinan Arslan'ın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.
Söz verilen sanık Sinan Arslan, olayla ilgisinin olmadığını, maktulü görmediğini belirterek, "Maktul kalabalıkta vurulmuştur. Ben vurmadım. Suçsuzum. Maktulü kimin vurduğunu görmedim, kim vurduysa Allah belasını versin." dedi.
Mahkeme heyeti, eylemlerin sanıklar Sinan Arslan ve Abdullah Yılmaz'dan hangisi tarafından gerçekleştirildiğinin ve suç aleti silahı kimin kullandığının tespit edilmesi, kasten öldürme ve kasten öldürmeye teşebbüs suçunu işleyen sanık haricindeki diğer sanıklar ve suça sürüklenen çocukların olaydaki pozisyonlarının belirlenmesi hususunda rapor hazırlanması için İstanbul Jandarma Kriminal Laboratuvarına yazı yazılmasına karar verdi.
Uzman bilirkişi huzurunda olay mahallinde 23 Aralık günü keşif yapılmasını kararlaştıran mahkeme, tutuklu sanık Sinan Arslan'ın bu halinin devamına hükmederek duruşmayı erteledi.
- Davanın geçmişi
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Esenyurt'ta 26 Ocak 2014'de MHP seçim bürosunun açılışı sırasında partinin seçim otobüsünün taşlanmasıyla başlayan olaylar sonucu Cengiz Akyıldız'ın silahla öldürüldüğü, Kemal Sağsöz'ün silah, Cihan Köç'ün demir sopa, Özkan Can, Erkan Kamil Tanrıverdi, Soner Özcan, Gencay Yılmaz ve Ramazan Türkmen'in de çeşitli aletlerle vurulmak suretiyle yaralandığı belirtilmişti.
Sanıkların ellerindeki aletlerle müştekilere saldırdıkları, bu sırada Sinan Arslan'ın tabancayla ateş ederek Kemal Sağsöz'ü omzundan yaraladığı ifade edilen iddianamede, göğsüne bir mermi isabet eden Cengiz Akyıldız'ın kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdiği aktarılmıştı.
İddianamede, şüpheliler Sinan Arslan, Mehmet Arslan, Abdullah Yılmaz ve Emin Yılmaz'ın "kasten adam öldürme" suçundan müebbet hapisle cezalandırılması istenmişti. Ayrıca sanıkların "örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek", "kasten yaralama", "kasten öldürmeye teşebbüs", "ruhsatsız silah taşıma" suçlarından toplam 52 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep edilmişti.
Bu arada, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca, olay tarihinde 18 yaşından küçük oldukları için dosyası ayrılan 6 sanık hakkında da iddianame hazırlanmıştı.
"Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak için kurulmuş silahlı örgüt adına suç işleme", "kasten öldürmeye yardım etmeye iştirak" ve "kasten yaralama" suçlarından 39 yıla kadar hapis cezalarına çarptırılmaları istenen sanıkların dosyası, Bakırköy 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldükten sonra bu dosyayla birleştirilmişti.
Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesince 30 Mayıs 2016'da verilen kararda, sanık Sinan Arslan "Cengiz Akyıldız'ı kasten öldürme" suçundan müebbet, "Kemal Sağsöz'ü öldürmeye teşebbüs" suçundan 13 yıl, 4 kişiye karşı "yaralama" suçundan 3 yıl, "Ateşli Silahlar Kanunu'na muhalefet etme" suçundan da 2 yıl 6 ay hapisle cezalandırılmıştı.
Benzer suçlardan sanık Abdullah Yılmaz'ı 4 yıl, Mehmet Aslan'ı 1 yıl hapis cezasına çarptıran mahkeme, suç tarihinde 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen 6 çocuğa da çeşitli hapis cezaları vermişti.
Mahkeme sanıkları, "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan da 3 yıl 8 aydan 5 yıl 7'a aya kadar değişen oranlarda hapisle cezalandırmıştı.
Firari sanık Emin Yılmaz'ın yakalanamaması nedeniyle dosyası ayrılmıştı.
- Yargıtayın kısmen bozma kararı
Davanın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 3. Ceza Dairesi, maktulü öldüren kişiye ilişkin işgal tarifleri, teşhisler ve ifadeler arasında farklılık bulunması nedeniyle görüntüler üzerinde iyileştirme çalışması yapılarak bilirkişi raporu alınması ve olay yerinde keşif yapılması gerektiğini belirtmişti.
Eylemleri sanıklar Sinan Arslan ile Abdullah Yılmaz'dan hangisinin gerçekleştirdiğinin ve silahı kimin kullandığının tespit edilmesi gerektiğini vurgulayan daire, suça sürüklenen çocukların da eylemlere iştirak, irade ve durumlarının belirlenerek karar verilmesini bildirmişti. Daire, bu gerekçelerle kararı kısmen bozmuştu.
Kaynak:Hümeyra KARADAĞ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.