Öğretmenlik Meslek Kanunu meclise getirilsin

Öğretmenlik Meslek Kanunu meclise getirilsin

Eğitim çalışanlarının yılda bir gün övgü cümleleriyle geçiştirilen anma günlerini istemediğini söyleyen Eğitim Bir-Sen Konya Şube Başkanı Nazif Karlıer, “24 Kasım’da verilebilecek en büyük müjde,  Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun TBMM gündemine getirilmesidir” dedi

Eğitim Bir-Sen Konya Şube Başkanı Nazif Karlıer, sendika binasında düzenlediği basın toplantısıyla Milli Eğitim Bakanlığı (MEB)'e “Öğretmenlik Meslek Kanunu vaatte kalmasın, hayat bulsun” çağrısında bulundu. Basın toplantısında Karlıer'e il yönetim kurulu üyeleri de eşlik etti. Eğitimde geriye düşenin ahlakta, adalette, merhamette, bilimde öne çıkmasının, teknolojide önde olmasının, ekonomik ve diplomatik düzlemde fark oluşturmasının mümkün olmayacağını dile getiren Eğitim Bir-Sen Konya Şube Başkanı Karlıer, “Öğretmenlik, insanlığın en kadim ve önemli mesleklerinden biridir. Öğretmen, çocuklarımızın bilgi haznesini büyütme, hikmeti keşfetme, hakikate ulaşma konusunda ve beşerin insanlaşması yolculuğunda hem rehber hem de rol modeldir.  Eğitimde örnek gösterilen ülkelerde olduğu gibi, öğretmenliğin kamu sistemi içerisinde tanımlanmış eğitim-öğretim hizmetleri sınıfından müstakil bir meslek kanununa kavuşturulması hususu artık daha fazla ötelenmemelidir.  Mesleğin hak ettiği şekilde tanımlanması, sosyal zeminde öğretmenlerin itibarının, haklarının korunması ve artırılması, yönetmeliklerle, genelgelerle oluşan görev, yetki, ehliyet, liyakat noktasındaki dağınıklığın giderilmesi için meslek kanununun ivedilikle yürürlüğe konulması gerekmektedir” dedi.
ARTIK DAHA FAZLA BEKLEMEK İSTEMİYORUZ
“Ülkemizde resmî ve özel eğitim kurumlarında fiilen görev yapan  1 milyon 200 bin öğretmen var iken, öğretmenin yetiştirilmesinden emekliliğine kadar öğretmenlik mesleğini bütün olarak ele alan bir Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun olmaması; hukuki açıdan boşluk, mesleki açıdan ise yoksunluktur” diyen Başkan Karlıer, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kanun, hedefler ve gerçekler bağlamında uluslararası standartlara uygun bir kariyer mesleği niteliğini taşımalı; öğretmenin etkinliğini artıracak, itibarını yükseltecek hükümler içermelidir.  Meslek kanununun yapılması için gereken talep de yazılması için gereken birikim de var. Bizler Türkiye’nin bütün illerinden hep birlikte sesleniyoruz:  Meslek kanunumuzu istiyoruz, daha fazla beklemek istemiyoruz.  Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun çıkarılması hedefine, Millî Eğitim Bakanlığı’nın 2023 Eğitim Vizyonu’nda da yer verilmesi, hem talebemizi doğruluyor hem de tepkimizi haklı kılıyor.  Meslek kanununun çıkarılması noktasında niyet ve kararlılığın kamuoyuna deklare edilmesinin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen, bugüne kadar kamuoyuna net, açık ve kesin bir içerik paylaşımı yapılmıştır. Millî Eğitim Bakanlığı’nca yürütülen çalışma, hazırlanan taslak, öngörülmüş bir tasarım mutlaka başta yetkili sendika olmak üzere, paydaşlarla iş birliği içinde ele alınarak olgunlaştırılmalıdır.”
BAKANLIĞA VE MECLİSE ÇAĞRIDA BULUNDULAR
Öğretmenlik Meslek Kanununun resmî veya özel öğretim kurumu ayrımı yapmaksızın bütün öğretmenleri kapsayacak şekilde hayata geçirilmesini istediklerini aktaran Karlıer,  “Meslek kanununun ‘öğretmenlerin statüsünü, toplumsal itibarını yükseltebilecek, haklarda kazanç sağlayacak, çalışma şartlarını iyileştirecek, şiddeti de önleyecek’ türden bir içerikle uygulamaya konulmasıyla mümkündür. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun eğitimin niteliğinin artmasına doğrudan ya da dolaylı olarak katkı sağlayacak pek çok düzenlemeye yasal dayanak oluşturma potansiyeli bulunmaktadır. Biz, meslek kanununda, öğretmenlerin özlük haklarının uluslararası standartlar çerçevesinde tanımlanmasını ve geliştirilmesini istiyoruz.  Sözleşmeli ve ücretli öğretmenlik gibi haksız ve çözüm yerine sorun üreten uygulamaları ortadan kaldırmayan bir düzenlemenin meslek kanunu niteliği kazanamayacağına inanıyoruz.  Resmî eğitim kurumlarındaki bütün öğretmenlerin kadrolu istihdamını emredici şekilde düzenlemeyen bir kanunun, öğretmene itibarını korumada yetersiz olacağını hatırlatıyoruz.  Öğretmenlerin mesleki ilerlemelerini sağlayacak şekilde kariyer basamaklarının yeniden hayata geçirilmesinin meslek kanunu iddiasının ispatı için şart olduğunu düşünüyoruz. Öğretmenlerin atamadan yer değiştirmeye, yetişmeden gelişmeye, eğitim imkânlarından kariyer fırsatlarına, ehliyetten liyakate her konuda belirsizlikten, ayrımcılık ya da ayrıcalık kusurlarından kurtarmaya dönük hükümler meslek kanununun olmazsa olmazıdır.  Eğitim ve öğretim süreçlerindeki vazgeçilmez unsurlardan biri olan eğitim kurumu yöneticiliği ve eğitim liderliği konusu bir sorun olarak değil, bir konum olarak meslek kanunu kapsamında düzenlenmeli. Eğitim çalışanlarımız, yılda bir gün övgü cümleleriyle geçiştirilen anma günlerini beklemiyor. 24 Kasım’da öğretmenlerimize verilebilecek en büyük müjde, haklarını koruyup geliştirecek, çalışma şartlarını iyileştirecek, uğradıkları şiddeti önleyecek, sorunlarına çözüm üretecek ve mesleklerinin itibarını hak ettiği yere taşıyacak bir içerikle Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun TBMM gündemine getirilmesidir.  Zaman, vaatleri gerçeğe dönüştürme, hedefleri sonuca ulaştırma zamanıdır.  Eğitim-Bir-Sen olarak, bu hususlar temelinde çıkarılacak Öğretmenlik Meslek Kanunu’na katkı ve destek sunacağımızı bir kez daha ifade ediyor; siyasi iradeyi, TBMM’ni ve Bakanlığı bu konuda adım atmaya çağırıyoruz” şeklinde konuştu.
 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.