Galata Köprüsündeki olta balıkçıları hem balıktan hem havadan memnun

Galata Köprüsündeki olta balıkçıları hem balıktan hem havadan memnun

İstanbul’da Galata Köprüsünü mekân tutan olta balıkçıları havalardan da balıktan da memnun İstanbul'da Galata Köprüsü, gece gündüz olta balıkçılarının uğrak yeri. Sabahın erken saatlerinde başlayan balık mesaisi, gece yarılarına kadar devam ediyor.

İstanbul'da Galata Köprüsü, gece gündüz olta balıkçılarının uğrak yeri. Sabahın erken saatlerinde başlayan balık mesaisi, gece yarılarına kadar devam ediyor. Galata Köprüsü'nü mekân tutan olta balıkçıları havalardan da balıktan da memnun.

GECE GÜNDÜZ YOK

İstanbul’da olta balıkçılığı denildiğinde akla ilk gelen yerlerden biri, Galata Köprüsü. Sabah saatlerinden gece yarılarına kadar sayısız balıkçıyı ağırlayan köprüde, manzara hiç değişmiyor. Kar, yağmur, rüzgar... Olta balıkçılar hiçbir hava şartına aldırış etmiyor. Oltalarını atan balıkçılar, rızıklarını denizden çıkartıyor.

O balıkçılardan biri Şener Karcı. Uzun yıllardır Galata Köprüsü’nün müdavimi olan Karcı, özellikle gündüzün yoğunluğunu tercih ediyor. “Gündüz burada balık tutmak insan yoğunluğunu alıyor. Manzara güzel. Hem balık tutuyorum, hem kafa dinliyorum. Zaten balık işi keyif ve dinleme işidir. Arkadaşlar burada, çay demliyoruz, sohbet ediyoruz.”

GALATA KÖPRÜSÜNDE BALIK KEYFİ BAŞKA

Denizlerdeki balık azlığı Galata Köprüsü’ndeki balıkçıları da etkilemiş durumda. Uzun yıllardır Galata Köprüsü’nde balık tuttuğunu söyleyen Şener Karcı; “Şu an istavritin bol bol çıkması lazım ama neredeyse hiç yok. Çinekop, lüfer, sarı kanat da Galata’nın, boğazın hediyesi… Çok yok. Babam anlatırdı bu aylarda biz kova kova balık tutardık fakat şu anda eser yok” diye anlatıyor.

ANTİDEPRESAN VE REHABİLİTASYON YERİNE GALATADA BALIK TUTMAK

Köprünün bir diğer sakini ise Mete Kanlıcalı. 60 yaşındaki Kanlıcalı, Yıllardır Galata Köprüsü’nde olta ile balık avlıyor. Sinir hastası olan Mete Kanlıca, hem bu rahatsızlığından hem de ortamın güzelliğinden balık tutmayı tercih ettiğini belirtiyor. “Çocukluğumdan beri bu köprüye gelirim. Balıktaki rahatlığı, huzuru ne antidepresanlarda, ne de rehabilitasyon merkezlerinde bulamazsın. Sinir hastalığının en önemli özelliği insanı kendinden soğutması. Özgüven zayıf düşüyor ama balığa geldiğim zaman aktif olduğum için son derece rahat ve huzurlu ediyorum."

Hayri Temirci de Galata Köprüsü’nün müdavimlerinden. Balıkçılığın bir tür bağımlılık olduğunu belirten Temirci; “İnsanlar bu saatte burada ne yapıyorsun diye tepki verebilirler. Ama balık tutmak son derece sağlıklı bir hastalık. Burada kafa dinliyorum. Mutlu ve huzurlu hissediyor kendimi. Balık tutmayan bunu anlayamaz.”

Ramazan Bayram, ise Galata Köprüsü gibi tarihi ve turistik bir yerde balık tutmanın kendisini keyiflendirdiğini söylüyor “Turistler geliyor, bakıyor, merak ediyor. Fotoğraf çektiriyorlar. Mutlu oluyoruz. Biz de onlara rol yaptırıyoruz. Oltamızı tutun öyle çekin fotoğraflarınızı diyoruz. Mutlu oluyorlar, hoş bir ortam oluyor.”

GALATA KÖPRÜSÜNDE HANGİ BALIKLAR TUTULUR?

Galata Köprüsü, balıkçıların buluşma noktası olan favori yerlerden biridir. Galata Köprüsü çevresinde sarıkanat, çinekop ve istavrit avlanabiliyor. Günün her saatinde bu lokasyona gidilebiliyor ve biraz da şanslı gününüzdeyseniz yılın her mevsiminde balık tutulabiliyor.

Kaynak:Ali Ulurasba

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.