Ateş: CHP, Ege’deki adacıkların Yunanistan’a verilmesini istedi

Moderatörlügünü Hulki Cevizoğlu'nun yaptığı Ceviz Kabuğu'nun bu haftaki konukları; 22. dönem TBMM Başkan Vekili ve Yeni CHP Ulusal Birlik Kadro Hareketi Yönetim Kurulu Üyesi Yılmaz Ateş, Siyaset Bilimci Prof. Dr. Özcan Yeniçeri, CHP’nin eski avukatlarından Mustafa Kemal Çiçek oldu.  Programda CHP’nin yeni politikaları hakkında bomba iddialar konuşulurken, Ege’de ortaya çıkan küçük adacıkların Yunanistan’a ait olduğu ve bu konuda soru önergesi verilmemesi talimatının CHP’li vekillere bildirildiği konuşuldu. Tarihi kayıtlara geçecek iddiaları gündeme getiren Yılmaz Ateş, “CHP’nin Genel Başkan Yardımcısı milletvekillerine genelge göndererek, “Ege Denizinde adı konmamış kaya parçacıkları/adacıklar, bizim değildir Yunanlılarındır” diyor. Ve milletvekillerine bu konuda önerge vermemelerini söylüyor.  CHP’de değişen politikalar bunlardır. CHP işgal edilenlere sesi çıkmazken, işgal edilmeyenler hakkında da “sakın konuşmayın” diyor” şeklinde açıklamalarda bulundu. 
Av. Çiçek, ise bu iddiaları yanıtlayarak, “Sayın Ateş, vahim noktaların hepsine temas ediyor. Bu ifadeleri söyleyen kişi, Türkiye’nin büyükelçiliğini yapmış kişi. Bu kişinin başka gafları da var. O makamlara getirilen insanların bu hassasiyetleri bilmesi lazım” diye konuştu. CHP’nin politikalarının sadece bunlar olmadığını söyleyen Çiçek, “Ben görev aldığım sürece partinin menfaatlerini korumaya çalıştım. Sayın Baykal’ın istifasından sonra bir tartışma oldu. o zamanlar Önder Sav çok güçlüydü. Sav’a genel başkanlık öneriliyor. Sav ise Kılıçdaroğlu’nun ilerde başarılı olacağı yönünde cevap vererek Kılıçdaroğlu’nun genel başkan olması gerektiğini söylüyor. CHP’nin büyük bir savrulma içinde olduğunu görüyoruz” dedi. 

KILIÇDAROĞLU’NUN PROJE OLARAK GENEL BAŞKAN OLDUĞU BELGELERLE GÜNDEME GELDİ 
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu için sık sık söylenen ‘Proje Adamı’ söylemiyle ilgili soruya cevap veren Yılmaz Ateş, belgelerle soruyu cevapladı. İzleyicilerin “Eğer Kılıçdaroğlu proje adamıysa arkasında HDP ve FETÖ mü var?” sorusu cevaplandı. Tarihe ışık tutan ve belgelerle açıklama yapan Ateş, büyük bir planla Deniz Baykal’ın kaset skandalıyla CHP Genel Başkanlığından istifa ettirilmek zorunda kalındığını ve devamında Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkan yapıldığını belgeledi. 2010 yılında Onur Öymen’e Silkroad Enstitüsü tarafından yapılan bir rapor sunulduğunu söyleyen Ateş, “Rapora bakan Öymen, kitapta bu raporu yazıyor. Raporda, ‘Baykal istifa ettirilir, yerine Kılıçdaroğlu getirilir, CHP’nin politikaları değiştirilir. Ve batılı partiler de destekler’ diyor. Bu proje aynen uygulandı. Öymen, Kılıçdaroğlu’nu Meclis kulisinde görüyor ve yanına giderek, “Bu raporda böyle bir metin var bunlara ne diyorsunuz” diyor. Kemal Kılıçdaroğlu da ‘Öyle mi?’ diyerek yanından uzaklaşıyor. Ankara’da yayınlanan Anayurt gazetesinde bir yazar 22 Mart 2010’da bir yazı yazıyor. Burada diyor ki, ‘Kurultaya yakın bir tarihte CHP’de bir bomba patlayacak, Baykal istifa edecek, Kılıçdaroğlu genel başkan olacak’ Gazetenin sahibi de bu yazıyı bana göstererek yazıdan haberimin olup olmadığını sordu. Ben de yazıyı okumadığımı söyledim. Bir ay sonra bu yazarla konuştum. Yazıyı sordum. Siz bu yazıyı bilgiye dayalı olarak mı yazdınız? Diye sordum. O da bana, bilgiye dayalı olarak yazdığını söyledi. Ben bu olanları Deniz Baykal’a aktarıyordum. Çevremdekiler de Baykal’ın değişip değişmeyeceğini sürekli bana soruyorlardı. Sonra bunun bir operasyon olduğunu anladık” diye konuştu. 
Ateş, ayrıca, 2017 referandumuna CHP tarafından gizlice izin verildiğini de söyledi. Ateş CHP teşkilatlarına mesaj gönderilerek, mühürsüz oylar için müdahale edilmemesinin söylediğini ortaya çıkardı. 

“CHP’DE KATMERLİ ANTİDEMOKRATİK İŞLEYİŞ VAR”
CHP’nin parti yönetimindeki isimlerin Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na en yakın isimler ve Kılıçdaroğlu’nun onayını alan kişilerden oluştuğunu söyleyen Ateş, “CHP de dahil mecliste ön seçimle gelen bir tane milletvekili yok. Daha ilerisi olarak ön seçimle gelen belediye başkanı bile yok. Milletvekillerin tamamını ve grup başkan vekilleri için yapılan ön seçimler bile kaldırıldı. CHP’de daha katmerli bir antidemokratik bir işleyiş de var. Kılıçdaroğlu, Kurultay kararlarını bile uygulamıyor. Mesela parti tüzüğünde 17 genel başkan yardımcısının görevleri sıralanmış. Sayın Kılıçdaroğlu’nun istediği iki kişi genel başkan yardımcıların parti meclis üyelerinden seçmek durumunda. İki arkadaş parti listesinde genel başkan yardımcısı listesinde olduğu halde parti meclisine giremediler diye CHP’nin Dış Politikadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olmadı. Basından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı da yok. Eğer bu partide dış politikaya bakacak kapasitede birisi yoksa basına bakacak yetenekte birisi yoksa partinin kapısına kilit vurup gitsinler” diye konuştu. 
Hulki Cevizoğlu ise, “Bu söylediklerinizi başka biri söylese CHP adamı sokağa bile çıkarmaz. Bu söylenenler çok önemli bilgiler’ dedi.