Konya’da taş ve ahşap işçiliğinin zirvesi: Eşrefoğlu Camii

Konya’da taş ve ahşap işçiliğinin zirvesi: Eşrefoğlu Camii

Anadolu'daki ahşap direkli camilerin en büyüğü ve orijinali olarak UNESCO Dünya Mirası Listesine adını yazdıran Eşrefoğlu Camii; işçilik ve detaylardaki estetikle Selçuklu sanatının zarif izlerini taşıyor

Beyşehir üzerine yaptığı araştırmalar ve yayımladığı kitaplarla dikkatleri üzerine çeken Prof. Dr. Hüseyin Muşmal, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne adını yazdıran ve ziyaretçi rekorları kıran Tarihi Eşrefoğlu Camii’nin taş, çini ve ahşap işçiliğinde nadir bir eser olduğunu ifade etti. Beyşehir’in 13.yüzyılda imar edildiğine dikkat çeken Muşmal, “Beyşehir, Selçukluluların yazlık sarayını kurduğu bir şehir. 1270’lerden itibaren Selçuklular bu bölgede hakimiyet kurmuştur. Burada 13.yüzyılda bir şehir kurmuş ve şehrin banisi de Eşrefoğlu Seyfettin Süleyman Bey’dir. Süleyman Bey, Bizans’ın virane şehri üzerine bir şehir kurmuştur. Beyşehir inşa edildiğinde adı Süleymanşehir’dir. Halk arasında Süleymaniye diye de isimlendirilmiş ve sonrasında Beyşehir olmuştur. Şehrin merkezinde cami ve halkın ihtiyaçları doğrultusunda pazar, medrese, bedesten, hamam gibi yapıları bir arada toplandığı Anadolu’nun en güzel külliyelerinden birisi inşa edilmiştir” dedi.

whatsapp-image-2025-06-11-at-10-06-37-1.jpeg

Beyşehir’in Konya’nın ve Anadolu’nun incisi
“Bu cami Beyşehir’in Konya’nın ve Anadolu’nun incisidir” diyen Prof. Dr. Muşmal, “Eşrefoğlu Camii ise kadim coğrafyanın geçmişine ışık tutan muhteşem bir eserdir. Taç kapı üzerindeki kitabede caminin vesikası mevcuttur. O kitabeye göre şehrin ne zaman kurulduğu camiinin ne zaman inşa edildiği ve caminin ayakta ve hayatta kalması içi vakfedilen eserler mevcut. Taç kapının işçiliği ise muhteşemdir. Dantel gibi işlenmiş taş işçiliği dikkat çekicidir. Taç kapıdan girince sizi Harim Giriş Kapısı karşılar. Harim Giriş Kapısı da çini motif ve süslemeleriyle harikulade bir kapıdır. Buraya gelenler taç kapıda büyülenmeye başlar, içeri girip ayakkabılarını çıkarırken Harim Giriş Kapısının muhteşem yapısıyla yüz yüze gelir ve içeriye bir an önce girmek için can atarlar. Caminin dikkat çekici özelliği sedir ağacından yapılmış direkleridir. Minare boyu direkler 800 yıldır ayaktadır. Caminin ortasında havuz yani karlık vardır. Anadolu’da örneği olmayan bu karlık ile yüzyıllar boyu kış aylarında caminin damındaki kar, çatının ortasındaki boşluktan ortadaki havuza atılmış ve ortamı nemlendirerek ahşap sütunların kuruyarak çatlaması engellemiştir. Yine mihrabımız Anadolu’da nadirdir. Burası Osmanlı kurulmadan önce Anadolu’da inşa ettirilmiş muhteşem bir yapıdır” diye konuştu.

whatsapp-image-2025-06-11-at-10-06-37.jpeg

EŞREFOĞLU CAMİİ HAKKINDA
Beyşehir şehir merkezinde olup en eski Selçuklu Beylik dönemi yapılarındandır. Selçuklu Hakanı Sultan Sancar'ın emri ile 1134 yılında yaptırılmış, daha sonra Eşrefoğlu Süleyman Bey tarafından 1297 yılında bugünkü şekliyle yeniden inşa edilmiştir. Halen ibadete ve ziyarete açıktır.
8 asırlık cami, taş, tuğla, çini ve renkli boyama gibi birçok süsleme sanatının bir arada ve yoğun olarak kullanıldığı tek ahşap cami olması nedeniyle Türk mimarlık tarihinde özel bir yeri vardır. Eşrefoğlu Süleyman Bey tarafından 1297-1299 yılları arasında yaptırılan Eşrefoğlu Camii, ahşap direkler üzerine oturtulan düz tavanlı camilerin en büyüğü olarak biliniyor. Caminin ahşap olmasına rağmen 7 asır çürümeden ayakta kalabilmesinin sırrının bugün bile bilinmediği caminin önemli özelliklerinden biri de, ortasında bulunan, 4-5 metre derinliğindeki "karlık" denilen kuyudur. Karlığın, caminin çürümesini önlemek amacıyla yapıldığı sanılmaktadır. Karlığa dolan karın yavaş yavaş erimesiyle, nemin, caminin içindeki ağaçların ömrünü uzattığı sanılıyor.

Kaynak:Mustafa KAYA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum