Sultanların Emaneti, Konya’nın Manevi Hazinesi bayrama hazır
Konya’da Mevlâna Türbesi’ne sadece birkaç adım mesafede, görenleri etkileyen zarif bir mimari yükseliyor: Aziziye Camii. Her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin uğradığı bu cami, sadece ibadethane değil, aynı zamanda sanat ve tarih tutkunları için bir başyapıt.
TÜRK BAROKU'NUN ZİRVESİ
Sultan Abdülaziz’in annesi Pertevniyal Valide Sultan tarafından 19. yüzyılda yeniden yaptırılan cami, Osmanlı’nın son dönem mimarisinde Türk Baroku üslubunun nadide örneklerinden biri. Öyle ki, caminin pencereleri kapılarından büyük tasarlanmış; bu cesur mimari dokunuş, iç mekânda ışıkla oynayan büyüleyici bir atmosfer yaratıyor.
Üç kubbeli son cemaat yeri, zarif mermer sütunlar üzerinde yükseliyor. İki ucundaki şadırvanlı kaideler ve ferah kubbelerle bezeli çift minare, klasik Türk mimarisinden farklı bir estetik sunarak fotoğraf meraklılarının gözdesi hâline geliyor. Özellikle minarelerin yivli gövdeleri ve zarif şerefeleri, geçmişin ustalığını bugüne taşıyor.
KAPISINDAN BÜYÜK PENCERESİ VAR
Cami duvarlarında yer alan on ayrı giriş kapısı, mimaride alışılmışın dışında bir tercih olarak dikkat çekiyor. Bu özellik, Aziziye Camii’ni Türkiye’de benzeri az bulunan yapılar arasına taşıyor.
Eğer yolunuz Konya’ya düşerse, Hz. Mevlâna’nın manevi huzurundan birkaç adım sonra, sizi tarih ve sanatın görkemli kucağına çekecek bir durak var: Aziziye Camii. Yalnızca bir ibadet mekânı değil, aynı zamanda Osmanlı’nın zarafet anlayışını bugüne taşıyan bir sanat harikası!
Kaynak:Olcay Kurt
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.