Çocuk sahibi olamayanlara müjde! Aşılama tedavisi umut oluyor
Doç. Dr. Semih Zeki Uludağ; günümüzde 6 çiftten 1'inde kısırlık sorunu yaşandığını belirterek; "Haftada 2-3 kez düzenli cinsel ilişkiye rağmen 1 yıl içinde gebelik oluşmamasına infertilite (kısırlık) denmektedir. Gebelik isteyen çiftlerin ise 1 yıl sonrasında yüzde 82’si gebelik elde edebilmektedir. Günümüzde maalesef çiftlerin 6’da 1’i infertilite sorunu yaşamaktadır. İnfertilite tedavilerinden birisi de aşılamadır. Aşılama tedavisi kadınlarda bazı haplar ya da iğneler ile yumurtanın büyütülmesi, çatlatılması ve sonrasında spermlerin birtakım işlemlerden geçirilerek içlerinden en hareketlilerinin seçilip rahim içerisine özel bir kateter ile gönderilmesidir. Böylece spermlerin tüpteki yumurtayı bulma ve dölleme şansı artırılmaya çalışılmaktadır. Ağrılı bir işlem değildir. Vajinismus hastaları dışında işlem sırasında anestezi kullanmaya da gerek yoktur. Normal yollarla ya da yumurta çatlatma tedavisi ile gebe kalamayan kadınlara tüp bebek tedavisi öncesinde gebelik şansını artırmak için aşılama yapılabilir. Bunun dışında polikistik over sendromu (PKOS), açıklanamayan infertilite, sperm sayı ve hareketinde hafif sorun olanlara, vajinusmus hastalarına da aşılama uygulanabilir. Aşılama yöntemi ile gebelik şansı; hastanın yaşına, infertilite süresine, erkeğin sperm durumuna göre değişmekle birlikte bu şans deneme başına yüzde 15’i geçmemektedir. Teorik olarak aşılama 6 kez denebilmekle birlikte ilk 3 denemede gebelik elde edilmez ise sonraki denemelerde şans daha da azalmaktadır" ifadelerini kullandı.
Aşılama tedavisi yapılabilmesi için kadının fallop tüplerinin (yumurtalıkları rahme bağlayan tüpler) açık ve sağlıklı olması gerektiğini aktaran Uludağ; "Kadının yaşı 40’tan büyükse, azalmış yumurta rezervi varsa ya da erken menopoz riski varsa, düşük sperm sayısı veya düşük kaliteli sperm varsa, ileri dereceli endometriozis söz konusuysa, her iki tüpte kapalı ise aşılama yapılması önerilmez" dedi. Aşılama tedavisinin uygun çiftlere yapılması gerektiğini de sözlerine ekleyen Uludağ; "Aşılama tedavisine en uygun çiftler; kadın yaşı 35’ten genç, yumurta rezervi iyi, evlilik süresi 3 yıldan az, rahim filminde en az bir tüpü açık, erkekte ise ileri hareketli sperm sayısı 5 milyondan fazla olanlardır. Aşılama tedavisi yapabilmek için kadının en az bir tüpünün açık olması gerekmektedir. Tüpler kapalı ise aşılama tedavisi uygulanamaz. Yine erkekte ileri hareketli sperm sayının en az 5 milyon olması gerekmektir. Bu sayı 5 milyonda az ise aşılama yerine tüp bebek tedavisi tercih edilmelidir. Erkekten klinikte bir numune kabına sperm numunesi vermesi istenecektir. Bu genellikle aşılamanın yapıldığı gün gerçekleşmektedir. Sperm örneği yoğunlaştırılmış bir sağlıklı sperm örneği üretmek için filtrelenecektir. Spermin filtrelenmesi menide bulunan ve rahmimde reaksiyonlara neden olabilecek ve hamile kalmayı zorlaştırabilecek kimyasallardan kurtulmaya yardımcı olacaktır. Daha sonra bu sperm kateter adı verilen ince, esnek bir tüp yardımıyla vajinanın içine yerleştirilir ve rahme yönlendirilir. Yani sperm kateterden geçirilerek rahme gönderilir. Bu işlem çoğunlukla ağrısızdır, ancak bazı kadınlarda kısa süreli hafif kramplar ortaya çıkabilmektedir. Rahim içi inseminasyon (IUI) yani aşılama tedavisi ile tüp bebek tedavisi (IVF) işlemleri birbirinden farklıdır. Aşılama prosedüründe döllenme fallop tüpünün içinde gerçekleşir. Sperm örneği toplanır ve sadece yüksek kaliteli sperm kalacak şekilde filtre işlemi uygulanır. Bu örnek yumurtlama sırasında bir kateter ile rahme yerleştirilir. Bu yöntem, döllenmenin gerçekleşmesi umuduyla spermin yumurtaya daha kolay ulaşmasına yardımcı olmaktadır. Tüp bebek tedavisinde ise sperm ve yumurta laboratuvarda döllenir ve daha sonra embriyo olarak rahmine yerleştirilir. Aşılama tedavisi tüp bebek tedavisinden önce denenebilmektedir" diye konuştu.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.