Ramazanda doğru beslenme

Ramazanda doğru beslenme

Ramazanda doğru beslenme

Orucun sağlıklı bireyler için farz olduğunu, beslenme düzeni değişikliğinin ise kronik hastalığı olan kişilerin, çocukların, yaşlıların, gebelerin, emzikli anneler ve ağır işlerde çalışanların sağlığını tehdit edebileceğini belirten Banu Özbingül Arslansoyu, bu gruplar dışında kalan ve oruç tutmak isteyen diğer bireylerin ise doğru ve yeterli beslenme ile sağlıklarını koruyabileceğini söyledi.
“BOŞ MİDEYİ KISA SÜREDE DOLDURMAYIN”
Uzun süren açlık sonrası, kısa sürede çok fazla besin tüketme ihtiyacının doğduğu iftar sofrasında ise boş mideyi kısa sürede doldurmaya çalışmanın ani tansiyon ve şeker yükselmesine ve mide bağırsak problemlerine yol açabileceğini hatırlatan Banu Özbingül Arslansoyu, “Yemeklerinizi iyi hazmedebilmek için yavaş yavaş ve sakin bir şekilde yemeli, lokmalarınızı iyice öğütünceye kadar çiğnemeli, yemek yerken konuşmamalısınız. Yemek yerken konuşmak hava yutmanıza neden olabileceğinden mide ve bağırsaklarda gaz oluşmasına neden olabilmektedir” ifadelerini kullandı.
KAHVALTILIK VE SEBZE
Orucu açarken hurma, peynir, mevsim sebzesi, zeytin gibi kahvaltılıkların doğru seçim olabileceğini söyleyen Banu Özbingül Arslansoyu, mercimek, sebze ya da tahıllı çorbaların da iyi seçenekler olduğunu belirtti. Banu Özbingül Arslansoyu, mide koruyu beslenme tarzı ile ilgili açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Orucunuzu açtıktan sonra mideyi yormamak için 20-30 dakika beklemelisiniz. Devamında rafine hamur işleri, beyaz ekmek, makarna, pirinç pilavı, kızartılmış et ve sebze yemekleri yerine tam buğday unu ile yapılmış besinler, az yağlı et yemekleri, sebze yemekleri, kurubaklagiller, mevsim sebzeleri, zeytinyağlılar, yoğurt ve tam buğday unu ile yapılmış besinlerden birkaçını tercih etmelisiniz.”
RAMAZAN PİDESİNE DİKKAT
Ramazan’da dikkat edilmesi gereken diğer hususlar arasında Ramazan pidesi tüketimi olduğunu söyleyen Banu Özbingül Arslansoyu, abartıya kaçmadan ortalama bir avuç içi kadar (2-3 dilim) tüketilebilecek pidenin, soğuduktan sonra tercih edilmesi gerektiğini söyledi.
“BESLENMEYE EGZERSİZ DE EŞLİK ETMELİ”
Doğru beslenmenin yanında iftardan 1-2 saat sonra yapılacak hafif tempolu 30-45 dakikalık yürüyüşler ya da ev içerisinde yapılacak egzersizler ile metabolizmanın yavaşlamasının engellenebileceğini belirten Banu Özbingül Arslansoyu, insan yaşamında oksijenden sonra gelen en önemli öğe olan suyun da günlük minimum 2 litre olacak şekilde içilmesi gerektiğine dikkat çekti.
 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.