Barış Pınarı Harekatı
Türkiye'nin güney sınırında oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok etmek, bölgeye barış ve huzur getirmek amacıyla 9 Ekim 2019'da sınır ötesi askeri harekat "Barış Pınarı Harekatı" başlatıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Silahlı Kuvvetlerinin, Suriye Milli Ordusu'yla Suriye'nin kuzeyinde PKK/YPG ve DEAŞ terör örgütlerine karşı Barış Pınarı Harekatı'nı başlattığını bildirdi. Erdoğan başkanlığında "Barış Pınarı Harekatı Koordinasyon Toplantısı" yapıldı. Milli Savunma Bakanı Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve kuvvet komutanlarıyla, Barış Pınarı Harekatı'nı Silahlı Kuvvetler Komuta ve Harekat Merkezi'nden sevk ve idare etti. Milli Savunma Bakanlığınca, Barış Pınarı Harekatı'nda da Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı'nda olduğu gibi sadece teröristlerin hedef alındığı bildirildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence'in 17 Ekim'de baş başa, iki ülke yetkililerinin heyetler arası görüşmelerinin ardından, 13 maddelik "Kuzeydoğu Suriye'ye İlişkin Türkiye-ABD Ortak Açıklaması" kamuoyuyla paylaşıldı. Suriye konusunda Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında 22 Ekim'de imzalanan Soçi mutabakatı çerçevesinde Barış Pınarı Harekat alanı dışında yeni bir harekat icra edilmesine gerek kalmadı.
702 TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ
Fırat'ın doğusunda başlatılan Barış Pınarı Harekatı'nda, etkisiz hale getirilen PKK/YPG'li terörist sayısı 702 oldu. Operasyonda Rasulayn ve Tel Abyad ilçe merkezleri ile 1 belde ve 56 köy PKK/YPG'den kurtarıldı. Bin 342 kilometrekarelik alan terör örgütü unsurlarından temizlendi.
Öte yandan Fırat'ın doğusunda teröristlerle birlikte hareket eden Arapların büyük bölümü PKK/YPG'ye desteğini çekmeye başladı. Başarıyla devam eden Barış Pınarı Harekatı, terör örgütünde moral bozukluğu ve çözülmeye neden oldu. Rakka ve Tabga bölgelerinde örgütün zorla silah altına aldığı 600'e yakın teröristin firar ettiği tespit edilirken, Silahlı Kuvvetleri unsurlarına teslim olan terörist sayısı da 40'ı geçti.
BARIŞ PINARI'NIN ORTAYA ÇIKARDIĞI GERÇEKLER
Terör örgütü PYD’nin sahadaki ve masadaki anlamlı varlığı ortadan kalktığında, ABD’nin rakip güçleri Suriye sahasında ve Orta Doğu’da etkili olmaktan caydırmayı amaç edinen mimarisi tamamen çöktü. Barış Pınarı Harekâtı’nı pek çok cephede yürütmek durumunda kalan Türkiye, bir yandan sahada operasyona devam ederken bir yandan da terör örgütü PKK/YPG’yi işbirliği yapacakları bir aktör olarak gören ülkelerden gelen baskıları göğüslemek zorunda.
HAREKATIN EKONOMİK ETKİLERİ
13 Ekim günü ABD Başkanı Donald Trump Türkiye'ye ekonomik yaptırım uygulayacaklarını duyurdu, ancak daha sonra ateşkesin sağlanması üzerine yaptırımların kaldırıldığını belirtti. Trump 25 Ekim'de yaptığı açıklamada "Türkiye Kürtlere ateş etmemesi gerektiğini anlıyor. İhlal olursa büyük çaplı yaptırımların uygulanacağını tekrarlamama gerek yok" ifadelerini kullandı. 29 Ekim 2019 günü Amerika Birleşik Devletleri Temsilciler Meclisi Türkiye'ye yaptırım tasarısını onayladı. Tasarıda Halkbank'a yönelik yaptırımların devreye sokulması ve Recep Tayyip Erdoğan ile ailesinin mal varlığının incelemeye alınması maddeleri yer aldı. Volkswagen Türkiye'de yeni fabrika kurma kararını ertelediğini duyurdu.
BARIŞ PINARI AVRUPA’NIN 'İKİYÜZLÜLÜĞÜNÜ' İFŞA ETTİ
Türkiye’nin teröre karşı başlattığı harekât dünya gündeminin odağında yer bulurken, Batı Avrupa medyasının ve siyasi elitinin harekâta yönelik tutumu, söz konusu Türkiye olduğuna Avrupa’nın nasıl ikiyüzlülü ve çifte standartçı bir politika izlediğini bir kez daha ortaya koydu. Avrupa Birliği (AB) Barış Pınarı harekâtının kınarken bazı AB ülkeleri Türkiye’ye karşı ortak bildiri yayınlamak amacıyla Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) toplanma talebinde bulundu. Fakat Rusya ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) buna karşı çıktı. Buna rağmen BMGK üyesi bazı Avrupa ülkeleri, Türkiye’nin teröre karşı Suriye’de gerçekleştirdiği harekâtı kınamak adına ortak bildiri yayınlamaktan geri durmadı. Batı Avrupa ülkelerinin liderleri yaptıkları açıklamalarda, sivillere yönelik “endişelerini” ifade ederek söz konusu sivillerin “tehlikede” olduğunu savundu. YPG/PKK terör örgütü yanlıları sosyal medyada birçok yalan haber yayınlayarak, farklı mekân ve zamanlarda çekilen fotoğraf ve görüntüleri Barış Pınarı harekâtı sırasında çekilmiş gibi göstererek bu yönde bilgi kirliliği yaratma ve kitleleri yönlendirme çabası gösterdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.