Azerbaycanlı sanatçı Azerin 'Çırpınırdı Karadeniz'i Karabağ'da seslendirmek istiyor

Azerbaycanlı sanatçı Azerin 'Çırpınırdı Karadeniz'i Karabağ'da seslendirmek istiyor

Azerbaycanlı sanatçı Azerin, Çırpınırdı Karadeniz şarkısını Karabağ'da, Şuşa'da söylemek istediğini belirtti.

Azerin, Kocaeli Azerbaycan Haydar Aliyev Kültür Evi ziyaretinde, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Azerbaycan ordusunun Dağlık Karabağ'da kazandığı zafere şükrettiğini belirterek zaferi "ata ile oğulun" buluşmasına benzettiğini söyledi.

Önceden de bugün de Dağlık Karabağ'ın Azerbaycan'ın olduğunu ifade eden Azerin, şehitlere rahmet, gazilere şifa diledi.

Azerin, Hocalı'da vatandaşlarının soykırıma uğradığını hatırlatarak "Ermenistan güçleri, orada katliam yapmıştı. Bugün orada soykırıma uğrayan çocuğundan yaşlısına kadar hepsinin ruhları şaddır. Bu zaferi bize yaşatan Azerbaycan'ın muzaffer ordusuna teşekkür ediyoruz. 30 seneden sonra Azerbaycan topraklarının işgalden kurtuluşunu hem de Cumhurbaşkanımız İlham Aliyev'in, ordumuzun, milletimizin bir bütün oluşuna bağlıyoruz. Öz tarihimizi yeniden yazdık. Bu tarihi yazmada bize her zamanki gibi yüzyıllardır yanımızda olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, halkı ve ordusuyla manevi bir destek verdi. Bu bizim ortak zaferimizdir. Çok yakın zamanda inşallah Karabağ'da, Şuşa'da güzel konserler yaparız." ifadelerini kullandı.

Bu coğrafyada Türklerin üzerindeki baskı üzerine, 44 günde kazanılan zaferle çizgi çekildiğini belirten Azerin, Türkiye ile Azerbaycan arasındaki kara yolu bağlantısının açılmasına olan inancını dile getirdi.

Azerin, Dağlık Karabağ'da elde edilen zaferin mübarek olmasını diledi.

Şuşa'da konser vermeyi arzuladığını ifade eden Azerin, şöyle devam etti:

"Çırpınırdı Karadeniz adlı eserde seslendirdiğim gibi Azerbaycan bayrağını Karabağ'da astık. Sıra Karabağ'da konserlere geldi. Düşman orayı viran etmiş, oralar temizlendikten sonra Allah'ın izniyle Karabağ'da, Şuşa'da Çırpınırdı Karadeniz seslendirilecek. Bu, benim de en büyük arzularımdan biri.

Çırpınırdı Karadeniz adlı eser hiçbir zaman bir şarkı gibi bakmadım. Ona Azerbaycan'ın Türk insanının musiki tarihi olarak baktım. Elbette bu eserde şair Ahmet Cevat, bestekar Üzeyir Hacıbeyli ki o da Şuşa'dan onun ev müzesinde de güzel projeler yaparız. Bu büyük dava adamlarının hayatını öğrendiğim için eser başka hissiyat taşıyor. Artık şarkı olmuyor bir milletin mirası oluyor. O hissettiklerimi halkıma yansıtabildim ki Çırpınırdı Karadeniz bir sembol eser oldu."

"Eseri bitirdiğimde 'İnşallah, Allah büyüktür' derdim bugün artık 'Elhamdülillah' diyorum"

Azerin, Cevat ve Hacıbeyli'nin unutulmaması gerektiğini belirterek "25 sene önce sahnede olduğumda 'Azerbaycan bayrağını Karabağ'da asacağız.' ifadesi aklıma gelmişti. Sonra aileden de izin aldım. 'Azerbaycan bayrağını Karabağ'da asacağız.' ifadesi bir duaydı, her zaman inanarak ifade ettim. Her zaman ifade ettiğimde bu insanlara geçti. 1914 ve 1918'de Kafkas İslam Ordusu ile bütün şehitlerimizi gözümün önüne getirdim ve öyle seslendirdim. Eseri seslendirirken ortak tarihimizi, savaşlarda tek vücut olmamızı gözümün önüne getirdim. Bunları yaşadığım için 'Azerbaycan bayrağını Karabağ'da asacağız.' ifadesi bir duaydı ve her zaman eseri bitirdiğimde 'İnşallah, Allah büyüktür.' derdim bugün artık 'Elhamdülillah' diyorum çünkü gerçekleşti." diye konuştu. 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.