“BİZLER, ÇOCUKLARIMIZIN BİZDEN SONRA KALMASINI İSTEMEYİZ”

Otizmli Ramazan Doğan’ın babası Tunahan Doğan, BBN Haber’e konuştu. Engelli birey ailesi olmanın özveri gerektirdiğini belirten Doğan, kilit noktanın sevgi ve eğitim olduğunu söyledi.  Ramazan’ın teşhis koyulma hikayesini anlatan Doğan, “İlk zamanlar Ramazan normal bir gelişim gösteriyordu. Fakat konuşmasında gecikme var gibiydi. Tam teşhis koyamadık. Konuşma gecikmesi mi var başka bir problem mi var o zamanlar anlayamadık. En son Ramazan’ı çocuk psikoloğuna götürdük ve otizm teşhisi konuldu. Uzun süre konuşma gecikmesi olduğunu düşünmüştük. Çok belli değildi, büyüdükçe hareketlerinden belli olmaya başladı. Kreş ve rehabilitasyon merkezine başladık. Tüm bunların yanı sıra şeker hastalığı başladı. Bu durum bizi çok yordu. Sürekli kontrol etmemiz gerekiyor ve eğitimine de engel oluyordu” dedi.

“EĞİTİM EN ÖNEMLİ FAKTÖR”

Otizmli çocukları olan ailelerden yardım aldıklarını bildiren Doğan, “O dönemlerde kimsenin otizm hakkında bilgisi yoktu. Aileler bulduk ve yardım aldık. ‘Ne yapıyorsunuz nasıl eğitim alıyorsunuz hangi doktora götürüyorsunuz?’ diye kendileriyle istişare ettik. Bu hastalıkta eğitim oldukça önemli bir faktör. Şimdi de eğitimine devam ediyoruz. Rehabilitasyon merkezine gönderiyoruz, Özel uygulama okuluna gönderiyoruz. Burada el becerilerini geliştiriyorlar, toplum içinde uyuşma, uyum sağlama gibi problemleri aşıyorlar” diye konuştu.

“GELECEĞİ DÜŞÜNÜYORUZ”

Engelli birey ailesi olmanın zorluklarından bahseden Doğan, “Geleceği düşünmeden hareket edemiyorsunuz” dedi. Doğan sözlerini şöyle sürdürdü, “Engelli birey ailesi olmak gerçekten zor. Çünkü sürekli geleceği düşünmek zorundasın, yani bizler öldükten sonra oğlumuz yaşamını nasıl idame ettirecek diye düşünmek zorundayız. Hani ünlü birinin bir sözü var ya bizler çocuklarımızın bizden sonraya kalmasını istemeyiz demişti. İşte öyle bir duygu.”

“İLGİ ÇOK ÖNEMLİ”

Ankara’da bir doktorun söylediği sözü unutamadığını kaydeden Doğan,  “Kendisi çocuğunuz bir uçurumun kenarında yürüyor. İlgilenirseniz yukarıya doğru gider ilgilenmezseniz aşağıya doğru gider demişti. Bu unutamadığım ve hakikaten doğru olan bir söz. İlgi gerçekten çok önemli” dedi.

“ÇOK HASSASLAR”

Otizm hastası çocukların rutinlerinin bozulduğu zaman zorlandıklarını kaydeden Doğan, “Çocuklar farklı bir öğretmenden, farklı bir ortamdan bile etkileniyorlar. Mesela çok ses olan yerde kulaklarını tıkar rahatsız olur. Seslere karşı oldukça hassastır. Normal çocuklardan çok farklı düşündüğü için ne düşündüğünü de anlayamıyorsunuz neye sinirlendiğini anlayamıyorsunuz. Bunu algılamak anlamak takip etmek süreklilik gerektiriyor. Ramazan’ın uyumu nispeten iyi sayılır. Bırakayım da tek başına dışarıda oynasın diyemezsiniz, hadi oğlum biraz dışarıda oyna gel diyemezsiniz sürekli kontrol altında tutmak sorundasınız” ifadelerine yer verdi.

“KONYA’DA OTİZMLİ ÇOCUĞUN AÇTIĞI İLK FOTOĞRAF SERGİSİ”

Ramazan’ın ev işlerinde annesine yardım ettiğini belirten Doğan, “Gezemediği için annesine yardım eder, resim yapar, kirli, temiz çamaşır ayrımı yapar. Evde bizlere de yardımcı olmaya çalışır. Aynı zamanda çocukluk yıllarında yapbozlardan bir fotoğraf makinası yaptı. O anda dikkatimizi çekmedi ama 16-17 yaşlarında öğretmeninin dikkatiyle fotoğrafa ilgisi olduğu öngörüldü. Hatta bir fotoğraf sergisi bile açtık. Bildiğim kadarıyla Konya’da otizmli çocuğun açtığı ilk fotoğraf sergisi oldu” diye konuştu. (MEHMET SERKAN ŞAFAK)