Oynayarak üretim yapıyorlar
Mersin'de Toroslar Belediyesinin desteğiyle Akdeniz Roman Dernekleri Federasyonu Romanlar Eğitim Merkezi bünyesinde yaklaşık 10 yıl önce kurulan Hasır Örme Üretim Atölyesinde, çoğunluğunu kadınların oluşturduğu Roman vatandaşlar tarafından kamıştan (kargı) üretilen birçok ürüne, dünyanın birçok ülkesinden de talep gelmeye başladı. Şemsiye, hasır, gölgelik, sepet gibi ürünlere talep giderek artarken, bu yıl ilk kez üflemeli müzik aletlerinin yapımında kullanılmak üzere dünyanın farklı ülkelerinden kamış siparişi alan Romanlar, büyük bir sevinç yaşıyor.
Sevinçlerini oynayarak gösterdiler
Kamışlarla ürünleri ortaya çıkarırken şarkılar söyleyen, zaman zaman oynayan kadınlar, bu günlerde hummalı bir çalışma içine girdi. Korona virüs (Covid-19) salgını nedeniyle maskelerle ve sosyal mesafeye dikkat ederek çalışan kadınlar, geçtiğimiz yıllarda İtalya, Almanya, Yunanistan gibi ülkelere ihraç ettikleri şemsiye, hasır, gölgeliğin ardından, son olarak Türkiye'deki firmalar aracılığıyla obua, klarnet, saksafon ve ney yapımında kullanılacak kamışları işleyerek yurt dışına pazarlayacak.
Roman kadınlar, sabahın erken saatlerinden itibaren atölyede üflemeli müzik aletlerinin yapımında kullanılacak kamışları soyma ve kurutma işlemine başladılar. Kamışları yurt dışına ihraç edecek olmanın sevincini yaşayan kadınlar, hem çalışıp hem de Roman müzik grubunun çaldığı şarkılarla oynayarak ihracatı kutladılar.
“Atölyede yılın 12 ayı çalışma var”
Türkiye Romanları Avrupa Konseyi Delegesi ve Akdeniz Roman Dernekleri Federasyonu Başkanı Ali Daylam, çalışmalarla ilgili İHA muhabirine açıklama yaptı. Atölye için “Burası yaklaşık 10 yıldır Roman vatandaşlara umut olan bizim kamış atölyemiz” diyen Daylam, hem geleneksel mesleklerini sürdürebilmek hem de Romanların geçim kaynağı adına atölyede çalışmalarının devam ettiğini söyledi. Atölyede yılın 12 ayı çalışma olduğunu belirten Daylam, “Kamışları kasım ayından itibaren biçmeye başlıyoruz. Ocak-şubat aylarında da örgü işlerimiz başlıyor. Kamışlar kadınlarımızın maharetli ellerinde sepet, şemsiye, kamelya gibi birçok ürüne dönüşüyor. Ayrıca bahçecilerin sebze ekiminde kullandıkları kamışları da biz tedarik ediyoruz” dedi.
“Bizim için ayrı bir heyecan oldu”
Bu yıl yeni bir çalışmaya başladıklarını dile getiren Daylam, Türkiye'nin farklı illerinden firmalar aracılığıyla müzik enstrümanlarının yapımında kullanılmak üzere yurt dışına gönderilecek kamış siparişi aldıklarını vurguladı. Daylam, “Atölyemizde klarnet, obua, saksafon kamışlarının temini, istiflenmesi ve kurutulması süreci var şu anda. Klarnet, obua, saksafon, trompet gibi kamışların hazırlanması, kurutulması aşamasında kardeşlerimiz çalışıyorlar. Bu kamışların hepsi işlendikten sonra dünyanın her bir tarafına müzik aletleri kamışı olarak gönderiliyor. Bu da bizim için ayrı bir heyecan oldu. Müzik aletleri için gönderilecek kamışlardan 45 bin euro gelir elde edilecek. Bundan önce 10 bin adet şemsiyeyi İtalya'ya ve Almanya'ya gönderdik. Ondan önce de 10 bin metrekare hasır gönderme fırsatı bulduk” diye konuştu.
Ayrıca, ney ve kaval kamışı için de büyük bir talep oluştuğunu söyleyen Daylam, bunları da ney ve kaval olmak üzere Türkiye'nin farklı illerine gönderdiklerini belirtti.
“Dünyadaki en güzel kamışlar Mersin'de çıkıyor”
Kamış biçmede yaklaşık 50 ailenin, atölyede de 50 Roman vatandaşın çalıştığını dile getiren Daylam, atölyede Covid-19 sürecinde bile çalışmanın devam ettiğini vurguladı. Atölyede kadın ve erkek herkesin ürettiği ürün kadar para kazanabildiğini kaydeden Daylam, “Federasyon burada bir kooperatif mantığıyla çalışıyor. Kadınlarımızın ‘Roman kadınları çalışıyor, Türkiye kazanıyor' diye bir sloganları da var; çünkü Türkiye'nin bütün illerine bu ürünler gidiyor. Ama bizi sevindiren diğer bir olay yurt dışına da gidiyor olması. Özellikle yaptığımız şemsiyeler, hasırlar, diğer örgü ürünleri ve müzik aletleri kamışları dünyanın birçok ülkesine gidiyor, çünkü iklimi çok müsait olduğu için dünyadaki en güzel kamışlar Mersin'de çıkıyor” ifadelerini kullandı.
Roman kadınlar da işlerini severek yaptıklarını, bu atölyenin ekmek kapıları olduğunu söyledi. İHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.