Konyaspor altyapısı çağ atlayacak! İşte gelecek ile ilgili planlar
Konyaspor Akademi Koordinatörü Yunus Altınbeyaz ve Gençlik Gelişim Sorumlusu Cem Bağcı, basın mensuplarıyla bir araya gelerek akademinin gelecek planları hakkında açıklamalarda bulundu.
MEDAŞ Konya Büyükşehir Stadyumu Basın Toplantı Salonu’nda düzenlenen programa Konyaspor Basın sözcüsü Nuri Kaymak da hazır bulundu.
Konyaspor Başkanı Ömer Korkmaz ve yönetiminin akademiye gösterdikleri ilgiden ötürü teşekkür ederek sözlerine başlayan Akademi Koordinatörü Yunus Altınbeyaz, şunları kaydetti:
“Akademinin yeni yapılanmasına üç ay önce başladık. Daha önce de toplantı yapabilirdik ama bilirsiniz Türk futbolunda altyapı hamleleri çok meşhurdur. Hiçbir şey yapmadan basın toplantısı düzenlemek istemedik. 'Yapacağız, edeceğiz' gibi havada kalan söylemler yerine en azından neleri yaptık, ne durumdayız, nereye götürmek istiyoruz, bu öngörülerle basına duyurmak istedik. Bugün yapacağımız toplantıdan itibaren akademinin sürecini takip edebilecek bir pencere açmak istedik sizlere. Biliyorsunuz geçen sezonun ardından Konyaspor ligde kalıp rahat bir nefes aldıktan sonra yönetimimiz bazı kararlar aldı. Yeni alınan kararların birçok sebebi var. Birincisi şu; Türk ekonomisini de baz aldığınızda futbol dışı gelirleri çok yüksek olmayan bizim gibi Anadolu kulüpleri için artık ekonomik yapının çok sürdürülebilir bir durum olmadığını görüyoruz. Futbol içi gelirleri arttırmak zorundayız.
Bu aslında kulüp felsefesinde de yeni bir değişiklik diyebiliriz. Yani hep konuştuğumuz, üreten Konyaspor modelinin yeni bir altyapısını oluşturuyoruz. Bunun en önemli ayağı tabii ki A Takım. A takımın alacağı başarılar ve belki tekrar Avrupa'yı test etmek kulübün ekonomik anlamda rahatlatmasına yardımcı olacaktır. Bir diğer ayağı scouting sistemi. En zor bölümünü ise bizim temsil ettiğimiz akademi oluşturuyor.
Sadece Konyaspor özelinde değil, Türk futbolunun en önemli problemi tesistir. Biliyorsunuz, Konyaspor'un çok önemli akademi tesislerine sahip olduğu zamanlar da oldu ama özellikle Tatlıcak Tesisleri sona erdikten sonra şu anda çok ideal bir tesisimiz var mı? Yok, ama çok mu kötü durumdayız? Değiliz. Sahalarda birazcık sorun yaşayabiliyoruz. Şehir dışından gelen sporcularımızın kaldığı tesis fena değil ama sonuçta bir konteyner kent. Bu noktaları yönetimimizin desteğiyle hem saha konusunda hem tesisler açısından biraz daha işlevsel hale getirdik. Zamanı gelince akademimiz şu anda A takımımızın kullandığı tesislere geçecek. Bunu başardığımızda maddi ve fiziki imkanlar itibariyle Türkiye'nin en iyi akademilerinden biri olacağımıza inanıyorum.
Bize göre oyuncu yetişememesinin en önemli sebeplerinden biri ise tesislerimizin yetersiz olmasıydı. Bu sorunumuzu halletmiş olacağız. Bu noktada da şimdiden yönetime ve büyükşehir belediyemize teşekkür etmek istiyorum. Bence çok önemli, çok hayati bir yatırım. Bir de şunu eklemek istiyorum. Asıl hedefimiz bu felsefenin kalıcı olması. Buranın düzenini, kültürünü, felsefesini, vizyonunu korumalıyız.
Yönetimimiz, Ömer Başkan, “Ben akademinin başkanı olmak istiyorum” dedi ve geçen gün gelip çocuklarımızın olduğu bir ortamda Playstation oynadı, onlarla iç içe oldu. Bence bu önemli. Doğru mesaj veriyoruz çocuklarımıza. Değerli olduğunu hissettiriyoruz bu açıdan.”
Akademi Koordinatörü Yunus Altınbeyaz, Teknik Direktör Ali Çamdalı’nın Konyaspor projesinin önemli bir parçası olduğunu aktararak; belli periyotlarla alt yapı kategorilerinin antrenmanına ziyaret gerçekleştirdiğini sözlerine ekledi.
Sporcu velilerinin ve sporcuların olayları doğru konumlandırma noktasında geçmişten gelen bazı problemler sezdiklerini söyleyen Akademi Koordinatörü Yunus Altınbeyaz, şöyle devam etti:
“A takıma çıkan bir anda kendisini A takım oyuncusu hissedebiliyor. Artık yıllarca orada kalacakmış yıldız olmuş hissiyatına kapılabiliyor. Ya da bir maç U19 ile müsabakalara geri döndüğünde başka bir psikolojiye bürünebiliyor. Bu iniş-çıkışları normalleştirebilmemiz lazım. Veli profili de önemli bir etken burada. Çok kısa sürede ekonomik refahımız artacak, Türkiye bizi konuşmaya başlayacak düşüncesiyle rasyonel olmayan bir bakış açısına sahip olabiliyorlar. Burada da bir çalışmaya ihtiyacımız var sanki. Birebir eğitimlerle, birebir görüşmelerle bir proje hazırlıyoruz. Sporculara, velilerimize futbolcu velisi olmak özelinde sunumlar yapacağız, anlatacağız. Onları hazırlayacağız. Çünkü velinin psikolojisi eşittir sporcunun psikolojisi. Geçtiğimiz sezonlarda altyapıdan çok yetenekli çocuklar çıkmış ama geçişte sıkıntı yaşanmış. En azından şunun sözünü vermek istiyorum. Problemsiz oyuncular yetiştireceğiz. Çünkü Konyaspor'da bulunmanın ne olduğunu unutmuş profillerle de karşılaşabiliyoruz. Bunu hatırlatacağız. Net olarak hatırlatacağız. Hatırlamak istemeyenlerle gerekirse yollarımızı ayıracağız. Çünkü daha akademideyken bile kendisini Konyaspor'un üstünde gören bir anlayışla A takıma zaten götüremeyiz o çocukları. Ama milyonlarca çocuğun olmak istediği yerde olup da hala negatif olarak can sıkıcı davranabilen, yani hala umut, heyecan, motivasyon yerine problemli bir hal alabilen sporcularımızın gelişimde olacağına inanmıyoruz. A takımında da başarılı olacağına inanmıyoruz.
Şu anda bir program satın aldık. Bütün verilerimizi orada takip etmeye çalışıyoruz. Yönetimimizin yaptığı çok ciddi bir yatırımla, video analizi için kamera sistemi satın aldık. Analiz noktasında çok daha verimli olacağız. GPS sistemimiz geldi. A Takım’a gönderilecek oyuncuları U17-U19 oyuncularımızın özelinde daha çok ölçebiliyoruz. Koşu mesafelerine bakabiliyoruz. Neyi geliştirebileceğimizi görmeye çalışıyoruz. En azından bu noktada kalıcı yatırımlarımız var.
Daha çok detay var ve zor bir yol. Bir çocuk nasıl zor yetiştiriyorsa üç yüz çocuğun yetişirken yaşanan problemlerini siz düşünün. Çok yetenekli çocuklarımız da var. Bunların detaylarını Cem Hoca sizlerle paylaşacaktır. İşte bu bahsettiğim silsileden geçirip onları A takımımızda görmek istiyoruz. Konyasporluları mutlu etmek istiyoruz. Bütün heyecanımız bütün derdimiz buna yönelik. Ümit ediyorum ki inşallah başarılı olacağız.”
Gençlik Gelişim Sorumlusu Cem Bağcı ise, Avrupa ve Almanya’da akademi futbolcularına verilen eğitimden söz ederek şöyle devam etti:
İlk geldiğimizde çok hızlı bir şekilde antrenör kadrosunu oluşturduk. Burada da şöyle bir yol seçtik, bir antrenör profili olarak karma profil oluşturuyoruz. Bir yanda deneyimli, biraz daha skor odaklı antrenör profili seçtik. Öbür tarafta da genç, yetenekli, eğitimi yeni bitiren yeni bilgilere hâkim olan genç antrenörleri seçtik. Bu bence çok sağlıklı bir yol çünkü akademi sadece oyuncular için değil yetenekli antrenörler için de bir çalışma, gelişme alanı. Kadroları oluşturduktan sonra biraz mevcut takımların, oyuncuların eğitim seviyesini değerlendirdik. Takımlarımız hangi oyunu oynuyorlar? Bireysel ve taktiksel olarak ne eğitim veriliyor? Bunları öğrenmeden yeni bir şey katmak mümkün değil. Ondan sonra antrenman müfredatına geçmişte on sekiz takımın ana hedefine baktık. Bu on sekiz takımın ana hedefi neydi?
Türkiye'nin genel akademik problemlerinden birisi şu; çok aceleci bir eğitimi benimsemeye çalışıyoruz. Sonuç odaklı ne demek? Çocuklara hatasız futbolu nasıl öğretiriz? U19’dan A takım geçişinde neden büyük eksiklikler var? Bunu biraz öngörmeye çalıştık. Konyaspor'un şu anki müfredatı bizim isteğimize ne kadar uygun, neyi değiştirmemiz gerekiyor?
A takımı hedefliyorsak oyunun her konusunun bilinmesi gerekiyor. Orada da hocalarımızla eskiden oynanan mevcut oyunları haftanın bir iki gününde değerlendiriyoruz.
Bir akademide tartışma alanı olması gerekiyor. Korkusuz, huzurlu, güvenilir tartışma alanı olmadığı sürece ben bu eğitimi ve bu güveni sahaya indiremem. Bugün burada da inanılmaz güzel ve büyük bir adım attığımızı düşünüyorum. Çünkü bunu bir antrenörden istemek her zaman biraz da özgüven ister.
Bizim Avrupa'da en farklı olaylarımızdan birisi şu; biz oyuncularımıza sporcumuza hata yapma hakkı veriyoruz. Çünkü hata üzerine bir eğitimin, yapılan yanlış üzerine bir eğitimin en etkili eğitim yöntemi olduğuna inanıyoruz. Oyuncularımızdan bir şey istediğimiz zaman onlara da şans verme mecburiyetinde olduğumuzu biliyoruz. Yani maçlarımız, antrenmanlarımız daha kontrollü hale geliyor. Biz bir oyuncuyu seçiyoruz. Teknik özelliğini beğeniyoruz. Taktiğini beğeniyoruz. Öngörülerde bulunuyoruz. Kesinlikle rekabet etmeyi, vazgeçmemeyi öğretiyoruz. Bu tür şeyleri akademide veremediğimiz zaman oyuncumuz A takım geçişinde zorlanıyor.
Avrupa'da, Almanya'da U16’dan sonra odaklanmayı mental gücü öğretiyoruz. Milli oyuncu olsa bile kırılma noktalarını anlattığımız zaman oyuna geri dönüşlerdeki eksikliklerini söylediğimiz zaman o oyuncu bizim yatırım yaptığımız elit oyuncu haline geliyor. Bunları da bizim oyuncularımıza yavaş yavaş anlatmaya başladık. Çünkü bizim kültürde kırılma küsme veyahut sorumluluğunu almama gibi bazı sıkıntılar var.
Niye Avrupa’da yetiştirebiliyoruz da Türkiye’de yetiştiremiyoruz? Bence yetiştirebiliriz. Türkiye’ de makas o kadar açık değil. Yetenek olarak farklı kültürlerde çalıştım. Konyaspor'da gerçekten özel oyuncularımız var. Yani yetenek sıkıntımız yok. Eğitim, mental bir de performanslarını biraz eksik verdiğimizi fark ettik. Bunları kulüp olarak, müfredat olarak doğru yazdıktan sonra kesinlikle Avrupa'dan hiçbir türlü geri kalmayız.
Burada da üç ayda büyük adımlar attık. Çok iyi yatırımlar yaptığımızı düşünüyorum. Yönetim ve A takımdan inanılmaz destekler ve geri dönüşler alıyoruz. Yani şu an çok özel bir yerde olduğumu hissediyorum. İnşallah bunun devamını da getirebiliriz.
Kaynak:BBN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.