“WhoFi” adı verilen sistem, bir kişinin Wi-Fi sinyallerine yaptığı fiziksel etkiyi analiz ederek, o kişiyi ayırt etmesini sağlayan “radyo-biometrik” bir iz tanımlıyor. Tanımlanan bu iz, kişinin takip edilmesini ve gerektiğinde başka ortamlarda da tespit edilmesini sağlıyabiliyor.
KAMERAYA GEREK YOK
Wi-Fi sinyalleri duvarların arkasını “görmeye” kadar pek çok farklı alanda kullanılabiliyor. Ancak WhoFi’nin farkı, bu sinyalleri kişiye özel bir biyometrik etiket olarak kullanması. Üstelik bunun için o kişinin herhangi bir cihaz taşımasına da gerek kalmıyor.
YENİ TAKİP SİSTEMİ: Wİ-Fİ AYAK İZİ
Türkiye Gazetesi'nden Ömer Temür'ün haberine göre Wi-Fi tabanlı takip sistemleri, kameralı gözetim teknolojilerine kıyasla bazı önemli avantajlar sunuyor. Öncelikle ışık şartlarından tamamen bağımsız çalışabiliyorlar; karanlıkta, sisli ortamda ya da görüş açısının olmadığı yerlerde dahi etkili kalabiliyorlar. Ayrıca Wi-Fi sinyalleri duvarlar ve engellerin ötesine geçebildiği için fiziksel bariyerler de gözetim kapasitesini sınırlamıyor. Kameraların aksine, kişinin yüzü ya da kıyafeti gibi görsel unsurlar gerekmiyor; yalnızca bedenin elektromanyetik sinyal üzerindeki etkisi yeterli oluyor. Yapılan testlerde WhoFi, yüzde 95,5 başarı oranına ulaşmış durumda.
