'Yüksek enflasyon sıralamasında 6. sıradayız'
TCMB eski Başekonomisti ve Bilkent Üniversitesi Öğreti Üyesi Prof. Dr. Ali Hakan Kara, Türkiye ve dünya ekonomisinin durumu ve yakın gelecek beklentiler hakkında sunum yaptı. Programa Konya Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fahrettin Doğru, TİMDER Yönetim Kurulu Üyeleri Mehmet Okan Çalışkan, Muzaffer Saat, KONTİMDER Yönetim Kurulu Başkanı Ali Tetik, KTO ve KONTİMDER üyeleri katıldı.
Program açılışında konuşan Konya Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fahrettin Doğru, son beş yılda küresel ekonomide olağanüstü gelişmelere sahne olduğuna dikkat çekerek, “Pandemiyle sarsılan küresel tedarik zincirleri, ardından gelen jeopolitik krizler, artan enerji maliyetleri, küresel enflasyon ve sıkı para politikaları; dünya genelinde ekonomilerin kırılganlığını artırmıştır. Bu süreçte, her ülke olduğu gibi Türkiye de ekonomik istikrarı koruma adına önemli adımlar atmak zorunda kalmıştır.Bu zorlu süreçte, Konya iş dünyası her zaman olduğu gibi elini taşın altına koymuş, üretime, yatırıma ve ihracata hız kesmeden devam etmiştir. Bu azim ve kararlılık, Konya’nın ülke ekonomisindeki rolünü daha da büyütmüştür.” dedi
Ardından kürsüye gelen KONTİMDER Yönetim Kurulu Başkanı Ali Tetik, 2024 yılında dünya genelinde jeopolitik ve ekonomik gelişmelerde yoğunluk yaşandığını belirterek, bu yıl ekonomik dalgalanmaların, jeopolitik gerilimler yanında teknolojik dönüşümlerin yaşanacağını vurguladı. Ali Tetik, “Dünyadaki değişen ekonomik, siyasi ve sosyal koşulları yakından takip etmek ve iş dünyasına etkilerini analiz etmek, değişen koşullara ayak uydurmak için önem arz etmektedir.Dünya ekonomisindeki küreselleşmenin, milli ekonomilere, bölgesel işbirliklerine dönüştüğü bir dönemde, Türkiye ekonomisinin performansı ve uygulanan politikalar reel sektör için belirleyici olmaktadır. İnşaattan, sanayiye ticaretten, turizme sektörler sıkıntılar yaşamaktadır. Türkiye ekonomisinin enflasyon sorununu yanında reel sektörün finansmana erişim güçlüğü, yüksek faiz sarmalı gibi sorunları etkili ve reformist politikalarla çözmesini bekliyoruz.Önümüzdeki dönem riskleri ve fırsatları da beraberinde getirecektir. Stratejik ve doğru politikalar avantaj sağlayacaktır.” diye konuştu.
TİCARET SAVAŞLARININ TÜRKİYE’YE ETKİSİ SINIRLI OLACAK
Prof. Dr. Ali Hakan Kara, "Ekonomideki Gelişmeler ve Beklentiler'' konulu sunumunda öncelikle küresel ekonomideki durumu değerlendirdi. Ticaret savaşları ve kutuplaşma eğilimleri sonucu ticaret belirsizliğinin tarihi yüksek düzeylere ulaştığını belirten Hakan Kara, ABD’nin gümrük vergisi politikalarının küresel piyasalara damga vurduğunu söyledi.2008 küresel kriziyle başlayan dünya ticaretindeki yavaşlamanın,ticaret savaşları ile daha da belirginleşeceğini vurgulayan Hakan Kara, “Sadece ticaret politikaları değil, genel ekonomi politikalarındaki belirsizlik de tarihi zirvelere yakın seyrediyor.Ekonomi politikalarındaki belirsizlik piyasalardaki oynaklığı artırıyor.Türkiye bu süreçte risk primi en çok artan ülkelerden biri oldu.Son dönemde uluslararası kuruluşlar büyüme tahminlerini aşağı güncelledi. Türkiye ihracatının AB büyümesine duyarlılığı büyüme açısından aşağı yönlü risk oluşturuyor.Euro/Dolar kuru dalgalı bir seyir izliyor. Güçlü Euro Türkiye’nin lehine.Hammadde fiyatlarının seyri Türkiye için bir fırsat sunuyor.Özellikle enerji fiyatındaki düşüş enflasyon ve dış açığımız için iyi haber. Türkiye’nin ABD ve Çin pazarına bağımlılığı düşük düzeylerde seyrediyor. Yakın dönemde yapılan çalışmalara göre, Türkiye ticaret savaşlarının mevcut halinden sınırlı etkilenecek ülkeler grubunda görülüyor.” diye konuştu.
YÜKSEK ENFLASYON SIRALAMASINDA 6. SIRADAYIZ
Türkiye’nin enflasyon konusunda son yıllarda dünyadan olumsuz ayrıştığını belirten Hakan Kara, Dünya Ticaret Örgütü verilerine göre Türkiye’nin dünyanın en yüksek 6. enflasyonuna sahip ülke olduğunu belirtti.
Hakan Kara, enflasyon beklentilerinin son dönemde iyileşse de halen hedeflerin üzerinde seyrettiğini, maliye politikasının enflasyonla mücadeleye daha fazla destek vermesi gerektiğine dikkat çekti.
Yakın dönemde artan belirsizlikler ve sıkılaşan finansman koşullarınınekonomik büyümeyi yavaşlattığını belirten Hakan Kara, şu değerlendirmeyi yaptı: “Yakın dönemdeki siyasi ve küresel gelişmeler faizlerin belirgin yükselmesine neden oldu. Şirketlerin maruz kaldığı reel faiz tarihi yüksek seviyelere ulaştı. Son yıllarda sanayi üretimi zayıf seyrederken tüketim hızlı arttı. Tüketim malı ithalatı ilk kez yatırım malı ithalatının üzerinde. Kredi kartı verileri yakın dönemde iç talepte yavaşlamaya işaret ediyor. Faiz oranlarının yüksekliği konut piyasasını sınırlıyor. Konut fiyatlarındaki artış enflasyonun altında kalmaya devam ediyor. Son yıllarda malzeme maliyeti artışı konut fiyat artışının altında kaldı.İnşaat sektörünün milli gelir içindeki payı yüzde 6 civarında.”
Kaynak:BBN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.