En son İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanarak oraya gönderilmesiyle Marmara Cezaevi, eski adıyla Silivri Cezaevi aslında Bir dönem "Anadolu'nun Alkatrazı” diye tanımlanan "Aldırma gönül aldırma" diyen Sabahattin Ali başta olmak üzere bir çok meşhur ismin yattığı Tarihi Sinop Kapalı Cezaevi, Mamak Cezaevi, Diyarbakır cezaevi gibi köklü bir geçmişe sahip değil.
Avrupa'nın en büyüğü Türkiye'nin en moderni
Cezaevinin yapımına 2005 yılında başlandı. Üç yıl içinde tamamlandı. Cezaevi için toplam 100 milyon liraya maloldu. Silivri Cezaevi 2008 yılında tamamlandı. L tipi Marmara Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü olarak hizmet vermeye başladı. Türkiye'nin en modern ve yüksek teknolojili, Avrupa'nın en büyük cezaevi.
Cezaevine imaj temizliği yapıldı
2022 yılında Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, ilçenin imajını zedelediği gerekçesiyle cezaevinin adının değiştirilmesi için Adalet Bakanlığına başvuruda bulundu. Bakanlık, cezaevinin adını "Marmara Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü" olarak değiştirdi.
Cezaevi toplam yüzölçümü 1,035,247 metrekare. Mahkûmlar 437 bin metrekarelik bir alanda kalıyor. Cezaevi 8 ayrı kapalı L Tipi cezaevi oluşuyor ve Silivri Kampüsü olarak da ifade ediliyor.
11 bin mahkum kapasiteli 2 bin çalışan var
Kapasitesi yaklaşık 11.000 kişi. Cezaevinin toplam 2 binden fazla çalışanı bulunuyor. Bunun için kampüs içerisine 500 daireli lojman yer alıyor. Açık cezaevinde bulunan hükümlü ve tutuklular yemek, ekmek, çamaşır, ütü, atık su arıtması, ısıtma sistemi, kantin ve lokanta hizmetlerini yerine getiriyorlar.
Cezaevi kampüsü bir yaşam alanı
Silivri Yerleşkesinde erkek ve kadın kuaförleri, avm'ler, kreş 64 iş atölyesi, 48 dershane, 16 halı saha, 8 konferans salonu vb. yapılar yer alıyor.
Engelli mahkumlar için de uygun koğuşlar var
Cezaevindeki odalarda iki kişilik ranza ve bunun yanı sıra gereken durumlarda ranzaya dönüştürülebilecek bir yatak yer alıyor. Engelli tutuklu ve hükümlüler için her cezaevinde iki özel engelli odası bulunuyor.
Güvenlik için 2 bin 592 kamera 24 saat kayıtta
Cezaevi 2592 kamera tarafından izleniyor. Cezaevi girişlerinde x ray ve iris kontrolleri gerçekleştiriliyor. Cezaevinde bulunan dört açık görüş salonunda çocukların oyun oynayabileceği bir alan da yer alıyor.
Cezaevini meşhur eden mahkumlar.
Duruşma salonlarının bulunduğu cezaevinin müdavimleri meşhur olunca, cezaevi de meşhur oldu. Cezaevi en çok Ergenekon ana davası, Balyoz davası, İstanbul KCK davası ve Adnan Oktar davası ile meşhur oldu. Bu ünlülerden bazılarının isimleri şöyle:
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ
Yapımcı Ayşe Barım
Kerimcan Durmaz
Seçil Erzan
Rıza Akpolat
Ahmet Özer
Eski Genelkurmay başkanı İlker Başbuğ
Gazeteciler Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan
Emekli albay Dursun Çiçek,
Emekli albay Hasan Atilla Uğur
Siyasetçi Doğu Perinçek
Eski emniyet müdürü Hanefi Avcı
Gazeteciler Nedim Şener, Ahmet Şık, Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan
Kadri Gürsel, Murat Sabuncu, Erdem Gül, Can Dündar
Gazeteci-yazar Ahmet Altan
Akademisyen Mehmet Altan
Eski Zaman gazetesi yazarları Ali Bulaç ve Şahin Alpay ile Mümtaz'er Türköne
Eski İstanbul emniyet müdürü Hüseyin Çapkın
İstanbul valisi Hüseyin Avni
15 Temmuz darbe girişiminden sonra tutuklanıp, cezaevine gönderilen askerlerden yarbay İsmail Çakmak, cezaevindeki ilk günlerinde intihar etti.
"Silivri soğuktur" sözü artık bir otosansürü karakterize ediyor
Türkiye'de özellikle gençler arasında "Silivri soğuktur" sözü popüler aldı. Onu popüler hale getirin de işti bu ünlü isimlerin cezaevindi yatması oldu. Bu söz genelde kişinin fikirlerini ifade etmesinden duyduğu endişeye atıf niteliğine büründü. "Silivri soğuktur" ifadesi artık bir otosansürü karakterize ediyor.
