AKP’nin hazırladığı rapor, Esad yönetiminin çöküşünün ardından Suriye’de zafer duygusunun hâkim olduğunu ancak tedirginliğin sürdüğünü ortaya koydu. Ülkenin kalkınması için BM ve AB fonlarının kritik olduğu belirtilirken, Türkiye’deki belediyelerin “kardeş şehir” modeliyle destek verebileceği ifade edildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sunulan kapsamlı bir raporda, Suriye’de Esad rejiminin devrilmesinin ardından ortaya çıkan mevcut durum değerlendirildi. AK Parti İnsan Hakları Birimi tarafından hazırlanan rapor, ülkede zafer duygusunun öne çıktığını ancak halkın endişelerinin tam anlamıyla giderilemediğini ortaya koyuyor.
“YARIN NE OLACAK? DÜZEN NASIL KURULACAK?
Türkiye gazetesinde yer alan habere göre raporda, 61 yıllık Baas rejiminin çökmesinin ardından Suriye halkında "zafer" duygusunun olduğu, ancak iç savaşın yarattığı korku ve totaliter rejim alışkanlıklarının hâlâ hissedildiği vurgulandı. “Yarın ne olacak? Düzen nasıl kurulacak? PYD/YPG tasfiye edilecek mi?” gibi sorular halkın endişelerini yansıtıyor.
Aynı zamanda, ülkedeki şehirlerin büyük ölçüde harabeye döndüğü belirtiliyor. Gıda, enerji ve sağlık gibi temel hizmetlerin tükendiği, telefon ve internet hizmetlerinin neredeyse yok denecek seviyeye gerilediği ifade ediliyor. Halep ve Şam gibi büyük şehirlerin destekle toparlanabileceği belirtilirken, kasaba ve köylerin yeniden inşasının daha zorlu bir süreç gerektirdiği kaydediliyor.
“KARDEŞ ŞEHİR” MODELİ
Raporda, Suriye’nin yeniden inşası için Türkiye ve Suriye hükümetlerinin iş birliği yapması gerektiği vurgulanırken, Türkiye’deki belediyelerin Suriye’deki şehirlerle "kardeş şehir" modeli çerçevesinde kalkınma projelerine destek verebileceği ifade ediliyor.
Suriye’nin yeniden ayağa kalkması için uluslararası yardımın hayati önem taşıdığına işaret edilen raporda, BM ve AB fonlarının kullanımının gerekliliği dile getiriliyor. Halkın güven içinde geri dönüş yapabilmesi için temel hizmetlerin sağlanmasının yanı sıra, işkence merkezlerinin ve toplu mezarların yaratacağı travmanın giderilmesi için uluslararası bir destek mekanizmasının devreye alınması gerektiği belirtiliyor.
Son olarak, raporda Suriye halkının büyük bir bekleyiş içinde olduğu, kalkınma sürecinin başarılı olabilmesi için Türkiye ve uluslararası toplumun yoğun çaba göstermesi gerektiği vurgulanıyor.
