Kamuda taşeron işçi çalıştırılamaz açıklaması
Yağmurlu havaya rağmen bir araya gelen grup "Birleşe birleşe kazanacağız, kadro hakkımız söke söke alacağız" sloganları attı. Açıklamada İsrail'in Filistin'de uyguladığı vahşet kınanarak, soykırımın durması istendi. Grup adına ilk açıklamayı Kamu Taşeron İşçileri Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Mahmut Odabaş yaptı.
KAMUDA TAŞERON BİTMEDİ
"2017 yılından bu yana her 2 yılda bir imzalanan kamu toplu iş sözleşmeleri çerçeve anlaşma protokolünde yer alan Alt İşveren Sorunları maddesinde 'tüm taraflar alt işveren işçilerinin kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilmesi ile ilgili çalışmalara devam edilecektir' denmesine rağmen kamuda halen taşeron işçiliği devam etmektedir. Taşeron işçiliğinin 2017'den bu yana ortadan kaldırılmaması akla taşeronda rant var olgusunu yerleştirmektedir. Biten ihalelerde maaş yüzdesi düşüşleri yaşanmakta, İŞKUR üzerinden hâlen sürekli işçi alımı yapılmakta fakat kurumda çalışan taşeron işçiye kadro verilmemektedir. İş barışı bozulmakta ve ihalelerdeki personel sayısı sürekli işçilerle tamamlandığında işsiz kalma riskiyle karşı karşıya kalınmaktadır."
İktidarın kamuda taşeron kalmadığına ilişkin sözlerine rağmen bugün sayıları 1 milyona yaklaşan mağdur bir kesim olduğunu ifade eden Odabaş, şöyle devam etti:
"KHK ile 2017 yılında kapsam dışı bırakılan, devletin asıl işini yapan taşeron çalışanlar ayrımsız ve eksiksiz olarak devlet kadrolarında istihdam edilmelidir. Öncelikle 696 sayılı KHK'da yapılacak düzenleme ile sorunların çözüme kavuşturulması amaçlanmalıdır."
DAİMİ İŞÇİ AZALIYOR ŞİRKET İŞÇİLİĞİ ARTIYOR
Belediye şirketlerinde mimardan mühendise, yazılımcıdan itfaiye erine, şoförlerden çağrı merkezi çalışanlarına kadar çok çeşitli alanlarda istihdamın bulunduğunu ifade eden Odabaş, "Sayamacağımız bir çok branşta emek veren belediye şirket işçileri en zorlu koşullarda dahi bütün özverisiyle vatandaşa hizmet etmekten ve sorunlarını çözmekten geri durmamaktadır. Cumhurbaşkanlığı verilerine göre belediyelerimize hizmet eden personelden daimi işçi kadrosunda 43 bin 110 kişi bulunurken şirket işçisi sayısı 599 bin 243'tür. Kadrolu istihdamı her geçen gün azalırken şirket işçiliği ciddi oranda artmaktadır." dedi.
TALEPLERİNİ SIRALADI
Odabaş, taleplerini şöyle sıraladı:
"Eşit işe eşit ücret, tayin hakkı, 52 gün tediye, 60 günlük ikramiye, haftalık 40 saat çalışma, enflasyon farkı, mezuniyet farkı, eşit yemek ücreti, iş sağlığı ve güvenliğine uygun çalışma, işten çıkarmaları bir müdür ya da şefin ya da şirket müdürünün değil disiplin kuralları işletilerek yapılması, sendika ve toplu iş kanununda değişiklik yapılarak aidatların ve ülke barajının düşürülmesi ve sendikal örgütlülüğün önünde engellerin kaldırılması..."
'DEVLET TAŞERON ÇALIŞTIRMAZ'
"Bizler taşeron zulmünden çıkıp iş kaygısı yaşamadan refah içinde çalışarak hayatlarımızı idame ettirmeyi talep ediyoruz." vurgusu yapan Odabaş, şöyle devam etti:
"Bütün branşlarda hep birlikte diyoruz ki devlet taşeron çalıştırmaz. 100'üncü yılını dolduran Cumhuriyetimizde taşeron sorunu ortadan kalkmalıdır. Uluslararası sorunlar ile zaman harcanan bu ortamda iç meseleler tamamen giderilerek bütün enerjinin dış meselelere aktarılması elzemdir. Son sözümüz hak ettiğimiz kadroyu istiyoruz. Bizler 2019'da yapılan haksızlıkların ve mağduriyetlerin giderilmesini, 1 milyon çalışan adına talep ediyoruz. Devletimiz adildir ve devletimiz vatandaşını mağdur etmemelidir."
Odabaş’ın ardından konuşan Aile Sağlı Merkezi (ASM) Grup Elemanları Derneği Başkanı Faikcan Büyükkayaer de şunları söyledi:
“Ülkemizde Eylül 2005 yılında pilot şehir olarak belirlenen Düzce'de sağlık ocağı sisteminden, aile sağlığı merkezi sistemine tamamen geçiş sağlanmıştır. Bugün itibariyle bu uygulamaya bütün illerimizde başlanılmıştır.
“Tam 18 yıldır ASM’lerde hekim sayısına göre personel sayısı belirlenerek çalışan 3 grup yardımcı sağlık elamanı çalışmıştır. 1. Sağlık elemanları devlet personelidir, 2. Hekimlerle sözleşme imzalayarak çalışan 4/A lı çalışan sağlık personelleri, 3.Çalışma şartları Aile hekimliği yönetmeliğine göre belirlenen Grup elemanlarıdır. Bir grup zaten devlet memurudur bir grup çalışan 4A’lıdır ve bunlara da kadro verilmiştir.
“Grup elemanları 2005 yılından bu güne kadar asgari ücret ve daha da altında bir maaşla hiç bir özlük hakkı olmadan hekimin verdiği tüm işleri yapmak zorunda bırakılmıştır. 18 yıldır sözleşmeli olarak çalışan birçok personel grubuna kadro gelmiş, grup elemanları bakanlık tabelası altında kamuya hizmet vermesine rağmen sürekli kapsam dışı bırakılmış ve fiili olarak varlıkları dikkate alınmamıştır. Son olarak 2022 yılı kasım ayında yan odamızda kamu dışı 4/A’lı çalışanlar kadro müjdesi almış olup, biz grup elemanlarına kadro verilmeyerek yine ayrımcılığa maruz bırakılmıştır. Bakanlıklarımız üst düzey yöneticilerimiz ülke genelinde sayısı 20000 i bulan Grup elemanlarının farkında değildirler.
“Tüm bu sorunların çözümü için bizleri dinlemeleri haber yapmaları mağduriyetlerimizin giderilmesi için son derece önem arz etmektedir. Bu nedenle kamuoyunda sesimizi duyurmak için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Bu konuda bizlere vakit ayırdığınız ve sesimize tercüman olduğunuz için siz basın mensuplarına teşekkürlerimizi sunarız.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.