Teşkilata damga vuran cümle: Masum çocuklar acımasızca katlediliyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev'in ev sahipliğinde Ak Orda Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda, "Türk Devri" temasıyla düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) 10. Zirvesi'nde konuşma gerçekleştirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına, Kazakistan'ın Karaganda bölgesindeki kömür madeninde meydana gelen kazada hayatını kaybedenlere rahmet, yakınlarına ve Kazak halkına başsağlığı dileyerek başladı. Dönem başkanlığını devreden Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev'e teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, dönem başkanlığını devralan Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev'e başarılar diledi, Özbekistan Cumhurbaşkanı Mirziyoyev'in "Türk Dünyası Ali Nişanı"yla taltif edileceğini söyledi.
“Ermenistan'ın yükümlülüklerini yerine getirmesi mühimdir”
Küresel sınamalarla mücadelelerde en önemli gücün, Türk dünyasının birlik, beraberlik ve dayanışması olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu hakikati, son dönemde karşılaştığımız pek çok hadisede gördük, görüyoruz. Can Azerbaycan vatan muharebesinin ardından Karabağ'da 30 yıldır süregelen işgale son verdi. Bu tarihi başarıdan büyük bir gurur ve sevinç duyuyoruz. Böylece bölgemizde kalıcı barışa bir adım daha yaklaşmış olduk. Açılan fırsat penceresinin değerlendirilmesi en büyük arzumuzdur. Ermenistan'ın Azerbaycan'a yönelik yükümlülüklerini yerine getirmesi mühimdir. Azerbaycan'ın batı bölgeleriyle Nahçıvan'ı birbirine bağlayacak ulaştırma hattının hayata geçirilmesi de büyük önem taşıyor. Hattın açılması, tüm bölge ülkelerinin refahına ciddi katkı sağlayacağı gibi Türkiye'yi de ata yurdumuz olan Orta Asya'ya bağlayacaktır. Bu sürecin başarıyla tamamlanması için Türk dünyası olarak Azerbaycan'a olan desteğimizi sürdürmeliyiz" dedi.
"Filistin'de masum çocuklar acımasızca katlediliyor"
Türk kültür ve medeniyetinin adaleti gözetmeyi, mazlumun elinden tutmayı, haksızlıklar karşısında susmamayı tavsiye ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Filistin'de tüm dünyanın gözleri önünde benzeri görülmemiş bir insanlık dramı yaşanıyor. Hastaneler, okullar, camiler, kiliseler, mülteci kampları bombalanıyor. Masum çocuklar acımasızca katlediliyor. 7 Ekim'den beri şahit olduklarımızı mazur gösterecek, bu vahşeti anlatacak hiçbir kavram yoktur. Açık ve net söylemek gerekirse Gazze'de tam 28 gündür insanlığa karşı suç işlenmektedir. Bu kriz ilk patlak verdiği andan itibaren Türkiye olarak ilkeli ve insani bir duruş benimsedik. Sivillere karşı eylemleri tasvip etmediğimizi her fırsatta söyledik, söylüyoruz. Önceliğimiz insani ateşkesin süratle tesis edilmesidir. Müslüman, Hristiyan veya Yahudi fark etmeksizin herkesin güvenliğini garanti altına alacak yeni mekanizmalar üzerinde de çalışıyoruz. Uluslararası Barış Konferansı için zemin oluşturma çabalarımız sürüyor. Şimdiye kadar 10 uçak dolusu insani yardım malzemesini bölgeye sevk ettik. Sahada şartlar el verdikçe yenilerini göndermeye devam edeceğiz. Türk dünyası olarak birlik ve beraberlik içinde hareket etmemiz, önce ateşkese, sonrasında da kalıcı barışa giden yolu kolaylaştıracaktır. Türk Devletleri Teşkilatı olarak sergileyeceğimiz duruş da diğer kuruluşlara örnek teşkil edecektir" şeklinde konuştu.
“Türkiye olarak adil barışın tesisi yönündeki gayretlerimizi sürdüreceğiz”
Rusya-Ukrayna Savaşı'nın enerji, gıda ve ulaştırma gibi alanlardaki yansımalarının tüm dünyayı olumsuz etkilediğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye olarak adil barışın tesisi yönündeki gayretlerimizi sürdüreceğiz. Afganistan'da sürdürülebilir barışın ve istikrarın tesisi, Orta Asya'nın ötesinde tüm kıtada kalıcı güvenlik ve refaha hizmet edecektir" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı üyeleri olarak Afganistan'daki mevcut yönetime eş güdüm içinde verilecek mesajların önemli olduğunu söyledi.
Türk Devletleri Teşkilatı’nın 6 Şubat depremlerinin akabinde sergilediği dayanışmayı Türkiye'nin unutmasının mümkün olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "16 Mart'ta Ankara'da düzenlediğimiz olağanüstü zirvede tüm dünya bu dayanışmaya şahit olmuştur. Ankara'da aldığımız kararla Türk Devletleri Teşkilatı Sivil Koruma Mekanizması'nın kurulması için önemli bir adım atmıştık. Gerekli süreçleri bir an önce tamamlayarak mekanizmanın hayata geçirilmesinde fayda görüyoruz" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin, teşkilatın bugüne kadar elde ettiği başarıların devamı için gayretlerini sürdürdüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Nahçıvan Anlaşması'nda değişiklik yapılmasına ilişkin protokol, Meclisimiz tarafından Türk Devletleri İş Birliği Günü olan 3 Ekim'de kabul edildi. 1 Kasım itibarıyla protokolün iç onay sürecini tamamladık. Tüm üye ülkeleri, protokolün bir an evvel hayata geçirilmesi için gerekli adımları atmaya davet ediyorum. Başta ticaret ve ekonomi, enerji ve ulaştırma olmak üzere muhtelif iş birliği alanlarında mevcut potansiyelimiz, bize çok daha fazlasını vadediyor" diye konuştu.
"Ülkelerimiz arasındaki ulaştırma ağlarını geliştirme hedefine özellikle eğilmeliyiz"
Ankara'daki Olağanüstü Zirve'de kuruluş anlaşması imzalanan İstanbul merkezli Türk Yatırım Fonunun faaliyetlerine bir an evvel başlamasını istediklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bununla ilgili anlaşma da önceki gün Parlamentomuzda kabul edildi. Mega enerji ve ulaşım altyapısı projeleri, Türk devletleri arasında her zaman temel ve önemli bir iş birliği alanı oldu. Bakü-Tiflis-Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı, Bakü-Tiflis-Erzurum Doğalgaz Boru Hattı ve Trans Anadolu Boru Hattı bunun somut örnekleridir" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hazar doğal gazının Türkiye'ye ve Avrupa'ya taşınmasının hem Türk devletlerinin refahı hem de Avrupa'nın enerji güvenliğine katkı yapacağını belirterek, "Ülkelerimiz arasındaki ulaştırma ağlarını geliştirme hedefine de özellikle eğilmeliyiz. Bu anlayışla Hazar Geçişli Doğu-Batı Orta Koridoru'nu etkinleştirme gayretlerimizi sürdürüyoruz. Ulaşım ve ticaretin önündeki engellerin kaldırılması, ulaşım ağlarının zenginleştirilmesi, sınır geçişlerinin ve vize işlemlerinin kolaylaştırılması noktasında iş birliğimizi güçlendirmeliyiz" dedi.
"Birlik ve beraberliğimizin güçlenmesi için dil birliğinin önemi aşikardır”
Semerkant Zirvesi'nde imzalanan Uluslararası Kombine Yük Taşımacılığı Anlaşması ve Ulaştırma Bağlantısallık Programı'nın önemli katkılar sağladığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları dile getirdi: "Bugün de 2023-2027 yıllarına ait Ulaştırma Ortak Eylem Planı'nı imzalayarak yeni dönem yol haritamızı belirlemiş olacağız. Tüm bu alanların yanında ortak dil, kültür ve tarihe dayalı beşeri ilişkilerimizi geliştirmek amacıyla yükseköğretim alanındaki iş birliğimizi kuvvetlendirmeye yönelik çabalarımız da sürüyor. Özellikle birlik ve beraberliğimizin güçlenmesi için dil birliğinin önemi aşikârdır. Bunun ilk adımı, alfabe birliğinin sağlanmasıdır. Bu konuda başkanların desteği çok çok önemlidir. Yükseköğretim Kurulumuzun sekreteryamıza ilettiği önerilerin siz kıymetli kardeşlerim tarafından en iyi şekilde değerlendirileceğine inanıyorum”.
“Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni gözlemci üye statüsüyle aramızda göreceğimize inanıyorum”
Aile Meclisinin geçtiğimiz yılki Semerkant Zirvesi’nde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne oy birliğiyle gözlemci üye statüsü vererek tarihi bir karara imza attığını ifade eden Erdoğan, “Sizlere bu kararın alınmasında sağladığınız destek nedeniyle bir kez daha teşekkür ediyorum. Bu kararla Türk dünyası, tecrit edildikleri hâlde öz vatanından vazgeçmeyen Kıbrıs Türklerinin yalnız olmadıklarını herkese göstermişti. Büyük Türk ailesinin ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıs Türkleriyle dayanışma içinde hareket etmek hepimizin yükümlülüğüdür. Müteakip zirvemizde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni karar verdiğimiz şekilde gözlemci üye statüsüyle aramızda göreceğimize inanıyorum. Bu konuda sizlerin dirayetli liderliğinize güveniyorum. Bu vesileyle gözlemci üyemiz Türkmenistan'ı da Aile Meclisimizde tam üye olarak görmek istediğimizi bir kez daha vurgulamak istiyorum" diye konuştu.
"Önümüzdeki dönemi Türk devri yapmak için omuz omuza çalışacağız"
"Birliğimiz gücümüzdür" şiarıyla Türk dünyasını her alanda kuvvetli kılmayı, farklı meydan okumaları karşısında daha dirençli ve dayanıklı hâle getirmeyi hedeflediklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Liderler olarak birlik ve beraberlik içinde güçlü bir Türk dünyası tasavvuruyla Türk dünyası bayrağını taşıyan gönüllere yol göstermeliyiz. Bu sene 100. yılını kutlayan Türkiye Cumhuriyeti olarak tüm Türk dünyasının barışı, refahı ve güvenliği yönünde adımlar atmayı sürdüreceğiz. Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu teşkilatımıza da teşmil ederek önümüzdeki dönemi inşallah Türk devri yapmak için omuz omuza çalışacağız" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının sonunda ev sahibi Kazakistan ve Cumhurbaşkanı Tokayev olmak üzere zirvenin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederek, istişarelerin ve alınacak kararların başta ülkeler ve Türk dünyası olmak üzere tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diledi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.