"Gençleşmek isterken dikkat"
Dr. Öğr. Üyesi Serhat Seyhan, yaşlanmanın nedenlerinden biri olarak görülen DNA’daki telomerin kısalmasına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Seyhan, doğal ve fizyolojik bir süreç olan yaşlanmanın önüne geçebilmek amacıyla telomeraz aktivitesini artırmanın çeşitli kanserlere zemin hazırlayabileceğine dikkati çekti. DNA’nın en uç kısımlarını korumakla görevli telomerlere dair şu bilgileri paylaşan Seyhan, “Anne karnında tek bir hücreden çoğalmaya başlayan insanın serüveni erişkin hale geldiğinde yaklaşık 100 trilyon hücreye ulaşır. Devasa boyutlara ulaşırken çoğalan hücreler de farklı görevler üstlenir ve birbirlerinden farklı organları oluşturur. İşte bu bölünme ve farklılaşma serisi hücrelerimizin çekirdeğinde yer alan DNA diye adlandırdığımız genetik materyal tarafından kontrol edilir. Bu denli öneme sahip bir materyal de olabilecek tehlikelere karşı çok iyi bir şekilde muhafaza edilmeli. Karşılıklı birbirine tutunan iki iplik halindeki DNA’mızın en uç kısımlarını korumak görevi de telomerlere ait. Çalışmalar gösteriyor ki telomerler bu iki iplikli DNA’nın uç kısmındaki kırılma ve bozulmaları önlemenin yanında DNA’mızın çoğalmasında da çok kritik role sahip” dedi.
“TELOMERAZ TEDAVİSİNDEN KAÇININ”
Kök hücreler, eşey hücreleri ve bazı canlılarda aktif olan telomeraz enziminin hücrelere sonsuz sayıda çoğalma yeteneği kazandırabileceğini belirten Seyhan, “Bunların yanında telomeraz aktivitesi ile sınırsız sayıda bölünebilme yeteneğine sahip olabilen bir hücre daha vardır ki; o da kanser hücresidir. Vücudumuzun herhangi bir yerinde gelişebilen kanser hücreleri yüksek miktarda telomeraz içerir ve bu sayede hızlıca çok büyük boyutlara ulaşabilir. Doğal ve fizyolojik bir süreç olan yaşlanmanın önüne geçebilmek amacıyla telomeraz aktivitesini artırmak bu hücrelere sınırsız bölünme yeteneği sağlamakla birlikte görüldüğü gibi çeşitli kanserlere de zemin hazırlayabilir. Yaşlılığın önüne geçmek amaçlı yapılan telomeraz tedavilerinde bu ciddi risk mutlaka göz önünde bulundurulmalı hatta bu tehlikeli tedavilerden kaçınılmalı. Montaigne’nin dediği gibi yaşlanmanın yüzümüzden çok aklımızda buruşukluklar oluşturacağından korkup belki ona önlemler almaya çalışmalıyız” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.