Yüzdeki lekelere dikkat
Medikal Estetik Hekimi Dr. Nüket Eroğlu, “Aynaya baktıkça lekeleriniz acımasızca size göz kırpıyorsa psikolojinizi bozmayın. Lekelerle baş etmek hiç de zor değil” dedi. Normalde cilde rengini veren melaninin dengeli olarak vücuda dağıldığı için cildin tek bir ton olduğunu kaydeden Dr. Eroğlu, “Ancak melanin her zaman cilde eşit dağılmayabilir. Bu durumda ise cilt lekeleri oluşur. Çil, güneş lekesi, keratoz, melazma olarak kendini gösteren kahverengi lekelerin pek çok farklı sebebi daha olabilir. Genellikle, beyaz tenli kişilerde uzun süre güneşin altında kaldıktan sonra belirginleşen cilt lekeleri yaşlılık nedeniyle de artış gösterir. Güneşin bu zararlı etkileri, özellikle 40’lı yaşlarda artan güneş lekeleri, aktinik hasar dediğimiz cildin kabalaşması ve kalınlaşması, belli bölgelerde kızarıklık ve kabuklanma ve kanserleşme yatkınlığı olan deri tümörlerinin oluşumu ile kendini gösterir. Cilt lekeleri çok belirgin olmasalar dahi son derece rahatsız edicidir. Cildin temizlik ve bakımı sonrası yüzün en göze çarpan noktalarında sürekli büyüyen ve koyulaşan lekeler ruhsal sorunlara ve antisosyal olacak kadar içe kapanmaya neden olabilir. Lekelerin başlıca oluşma nedeni tam olarak belli değildir. İdiyopatik diye sınıflandırılan nedeni ailesel genetik eğilim ve güneşe maruziyet olan lekeler sıklıkla yeni damar oluşumları ve ince kırışıklıklarla kendini gösteren deri harabiyeti ile birliktedir. Yaşlılık, hormonal değişiklikler, stresten immun sistemin negatif etkilenmesi de leke oluşumunu arttırır. Karaciğer hastalıkları, doğum kontrol hapları gibi östrojen içeren bazı ilaçların ve yanlış kozmetik ürün kullanımlarının yan etkileri sebebiyle de ciltte kahverengi lekeler oluşabilir. Lekelere yüz, omuz, sırt, dekolte ve ellerde daha sık rastlanır” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.