Konya'dan Hatay'a uzanan hikaye açılıyor. 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan şiddetli deprem nedeni ile büyük hasar gören Hatay'daki Anadolu'nun ilk camisi Habib-i Neccar Camii, Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından ihya edildi.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN AÇILIŞINI YAPACAK
Hatay'daki Anadolu'nun ilk camisi Habib-i Neccar Camii önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımı ile açılacak. Şehirdeki TOKİ Projelerinde hizmete geçmesi beklenen açılışta gözler Habib-i Neccar Camii'nde olacak.

LADİN AĞACI KULLANILDI
Caminin restorasyonda özel Norveç Ladin ağacı kullanıldı. Tamamı Almanya'dan getirilen bu ağaçlar caminin kubbesinin taşıyıcı sistemini oluşturuldu. Binanın enkazında bulunan ve kullanılabilir durumda olan taşlarla birlikte dışarıdan getirilen kesme taşlar inşaat çalışmasında kullanıldı. Konya Büyükşehir Belediyesi restorasyon çalışmalarını tamamlayarak büyük açılış için gün saymaya başladı.

BAŞKAN ALTAY EMEĞİ GEÇENLERE TEŞEKKÜR ETTİ
Bu süreçte emeği geçenlere teşekkür eden Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, “Tüm ekip arkadaşlarımıza, bilim insanlarına, Konyalılara, müteahhit firmaya ve destek veren herkese şükranlarımı sunuyorum. Rabbim bizlere, tarihimize ve manevi değerlerimize sahip çıkma bilinci nasip etsin. Konya-Hatay kardeşliği adına restorasyonunu sürdürdüğümüz Habib-i Neccar Camii, geçmişte olduğu gibi gelecekte de Müslümanların buluşma noktası, duaların yükseldiği kutlu bir mekân olmaya devam edecek” dedi.
FETİHTEN SONRA YAPILDI
Ebu Ubeyde Bin Cerrah'ın Antakya'yı fethinden sonra Habib'ün Neccar adına yapılan ilk camiden günümüze bir şey kaldığını söylemek oldukça zordur. Kent, İslam fetihlerinden sonra birçok savaş ve doğal afetle karşılaşmış, defalarca el değiştirmiştir. Kitabelerden ve belgelerden de anlaşıldığı kadarıyla cami ve külliyeyi oluşturan diğer yapılar, zaman içinde çeşitli yapım ve onarım evrelerinden geçerek günümüzdeki durumlarını almışlardır.

İslam fethi sonrasına dair tespit edilebilen en eski yapım evresi Memlukler dönemine aittir.
18. ve 19. yüzyıllara ait Osmanlı arşiv kayıtlarından külliyenin çeşitli bölümlerinin değişik tarihlerde onarımlar geçirdiği anlaşılmaktadır. Arşiv kayıtlarından Antakya'da "defin-i hâk-' ıtırnâk (güzel kokulu, toprağa gömülü)” olduğu belirtilen Habib'ün Neccar'a ait cami, zaviye ve türbeden müteşekkil bir vakfın (Habib'ün Neccar Vakfı) bulunduğu görülmektedir. Bu vakfa ait mahsul ve balık gelirlerinin olduğu (buğday, zeytin, dalyan, değirmen) ve vakfa XIX. yüzyıl sonlarına kadar nazır, mütevellî, hatib, çerâğî/çerağdar, bevvab ile cüzhan gibi görevlilerin atandığı ve türbenin de yer aldığı caminin 1858'de tamirat geçirdiği takip edilebilmektedir. Nitekim Harim taçkapısı üzerindeki kitabe, caminin H. 1275 (M. 1858-59) tarihinde yenilendiğini göstermektedir.