Konya Şeker'e 2. isim adaylığını açıkladı! Servet Sarı kimdir?

Türkiye’de kooperatifçiliğin gelişmesi için önemli bir örnek teşkil eden ancak son dönemde yüksek borçları ile gündeme gelmeye başlayan Konya Şeker’de seçim heyecanı şimdiden başladı. Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi Başkanı Ramazan Erkoyuncu’nun hem iştiraklerdeki yüksek borçlar hem de yönetim içindeki ayrılıklardan dolayı 2025 yılında yapılacak seçimli genel kurulu beklemeden bu yıl mali genel kurulla birlikte baskın bir seçim kararı alabileceği konuşulurken, adaylar da baskın seçim kararı öncesi adaylıklarını açıklamaya başladı.

Önce Arslan Üstündağ'ın açıkladığı adaylığının ardından bir diğer aday ise Servet Sarı oldu. Konya Şeker’de uzun yıllar görev yapan ziraat yüksek mühendisi Servet Sarı, Konya Pancar Ekicileri Kooperatifine başkan adaylığını açıklayan ikinci isim oldu.

SERVET SARI KİMDİR?

Servet Sarı’nın tarım sektöründe mektepli özelliğinin yanı sıra Konya Şeker’de uzun yıllar çalışmasından dolayı alaylı tarafı da bulunuyor. Konya/Çumralı olan Sarı, lisans eğitimini Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde, yüksek lisansını da Konya Selçuk Üniversitesi’nde yaptı. 1990 yılında Konya Pancar Ekicileri Kooperatifinde satış mağazası merkez bölge şefi olarak göreve başlayan Sarı, Konya Şeker Fabrikası A.Ş’de Genel Müdür Yardımcılığı görevlerinde bulundu. Konya Şeker’in dışında birçok özel şirkette de genel müdürlük, zirai koordinatörlük, ziraat direktörlüğü ve danışmanlık yapan Sarı, uzun yıllar farklı birimlerde görev yaptığı Konya Şeker’in yönetimine talip olarak başkan adaylığını açıkladı.
İŞTE ADAYLIK AÇIKLAMASI
1. Köy kökenli çiftçi bir ailenin evladıyım. Tarlanın, toprağın, suyun, emeğin, gıdanın ve üretmenin ne kadar kıymetli olduğunu bilen bir kimse olarak yetiştim. Gelecek nesli korumanın ve yaşatmanın yollarından en önemli ana maddesi olan sağlıklı gıda, tarımsal eğitim, teknolojiyi kullanmak olduğuna, üretmek olduğuna inandım.
2. Anadolu insanının bu topraklarda söz sahibi olmasının ne kadar değerli olduğunu, asırlardır gelen ahlak bilinci ile şehir hayatının modern temel dinamiklerini oluşturmasının, geliştirilmesinin sağlıklı temiz toplum oluşturulacağına, yozlaşmış hayatın ortaya çıkardığı sorunların birlikte hareket ederek, ortak enerjiyi aklı kullanarak ortadan kalkacağına inandım.
3. Anadolu insanının köyde modern yaşama ve imkanlara kavuşabileceğini biliyorum. Onların çocuklarının en iyi eğitim alması gerektiğinin öneminin farkındayım. Sanayileşmenin ve zenginleşmenin büyümenin kollektif hareket edildiğinde nasıl başarılı olduğunu dünyada var olan kooperatif modellerini incelediğimde gördüm. Sermayenin birlikte büyüyerek eşit bir şekilde paylaşılacağını ürettikçe daha çok kazanılacağını, pazarlama zincir ayaklarının daha kuvvetli olacağını gördüm. Onun için kooperatif ve birlikte hareket etmenin bereketinin çok olduğunu dünyada var olan kooperatiflerin neler yaptıklarını ve bizimde yapabileceğimize inandım. Bunların ülkemde daha iyisini yapmak için Allah’ın izni ile çıktığım yolda değişiklikler yapmak yeni güzellikler ve bereket için harekete geçtim.
4. Ziraat Fakültesine gidip tarım eğitimi almayı bilinçli olarak seçtim. 1990 yılında S.S. Pancar Ekicileri İstihsal Kooperatifinde işe başladığım ekim ayın 3. Gününde, demir kapıdan girer iken Allah’ım bu topraklara bereketli ve hayırlı olmamı nasip eyle beni üreticiye ve halkıma mahcup etme diyerek işe başladım. Bu şekilde Konya Şekerin ilk Konyalı Genel Müdür Yardımcısı oldum. Doğmamış çocukların sorumluluğunu üzerimde hissederek ve mevcutların çocukların huzur ve refahına katkı sunmak için hayırlı bir insan olmak için yola çıktım. Kurumda çok çalıştım gayret ettim.
5. Günümüzde topraklarımızın yok olduğunu, sulama problemlerinin yoğun yaşandığını, ekolojik dengelerin bozulduğunu, meteorolojik olayların değişkenliğini gelecek kaygısı oluşturduğunu biliyorum. Tohuma ve tarım girdilerine ulaşmanın daha pahalı olduğu her gecen günde artarak devam ettiğini yıllardan beri bilmekte ve yaşamaktayım. Neticede: toprakların büyük şirketleştiğin eline geçmeye başlandığı uluslararası illegal yapıların yerli sandıklarımız üzerinden topraklarımızı ele geçirmekte olduğunu köyde yaşayan gerçek sahiplerin ise şehirlerin varoşlarına göç ettirilerek benliklerinin hayat enerjilerinin kaybolduğunu gördüm. İnsanların doğduğu yerde doymasının ve üreterek büyümesinin büyümeye herkesin küçük büyük katkıda bulunarak onurlu ve zenginleşen bir hayatının olması gerektiğine inandım. Bunun da Kooperatifleşme ile olacağıma inandığım için aday oldum.
6. Girdileri ucuzlatmanın ve kaynaklara rahat uluşmanın üreticiye ucuz ve sürekli bir finansmanın sağlanacağı bir yapı oluşturacağıma inandığım için aday oldum. Üretici üretir iken girdilerini rahatlıkla ucuza temin etmesini ürününü değerinde pazarlamasının kolaylığını ve emeğinin eline karlı güvenli bir şekilde geçmesi gerektiğine inandığım için aday oldum.
7. Öncelik ile büyüyen kooperatifimiz daha da büyüyecektir. Küçültmek istemelerine işletmeleri satmak istemelerine rağmen…Yönetememelerine rağmen…Kooperatifimizde-iştiraklerimizde bir sistem kuracağım. Bunu öncelik ile iç yönetmelikler ile daha sonra gerekli yasal değişiklikleri yapacak şekilde hukuka uygun olarak yapacağım. Bu iş zor değil, olabileceğini bakanlık ile yaptığım istişarede gördüm. Yani başkanın hem yetkili hem de sorumlu olduğu bir sistem kurarak yönetim ve denetim organlarının daha etkin ve sorumluluklarının görev ve yetkilerinin daha keskin bir şekilde belirleneceği bir sistem oluşturacağım. Ek denetleyici sistemler kurarak verimliliği ve ölçüle birliği hakkaniyeti sağlayacak sistemi kurulacağım. Avrupa’da ve dünyada birçok örnekleri olan çok başarılı sarsılmadan yoluna devam eden kooperatiflerin yapısı bizde de olacak üreticinin sürekli kazancı sağlanacaktır. Her kes kafasına göre yatırımları yapıp alıp satamayacak. Zarar eden işletmelerin bedeli sorulacak. Gerekli yaptırımlar yapılacaktır. Şimdiye kadar hiçbir yöneticinin veya CEO'nun zarar ettirdiği için bedel ödediğini gördünüz mü? Görmediniz…sen ben bizim oğlan meselesi…yani bizdensin…dendi… kaybolan ise ortakların geleceği ve ümitleri oldu. Ortaklar kurumlar kadar büyüyemedi. Biz yönetim olarak ortakları büyütmeyi başaracağız.
8. Üretici çocuklarının kurumlarda çalışma oranı %98 den aşağı olmayacaktır. %2'lik kalifiye eleman olarak üretici ortaklarda var ise % 100’ü kendi elemanımız olacaktır. Yok ise yetiştirip kısa zamanda % 100’e inşallah ulaştıracağız.