Konya tarihine ışık tutacak çalışma

Konya tarihine ışık tutacak çalışma

Konya Büyükşehir Belediyesi Cumhuriyet’in 100. Yılında arkeolojik kazılarla Konya tarihine ışık tutacak çok önemli bir çalışmaya imza atarak kentteki tarihi kentlerde arkeolojik çalışmalara destek verecek

Konya Büyükşehir Belediyesi Cumhuriyet’in 100. Yılında arkeolojik kazılarla Konya tarihine ışık tutacak. Karahüyük (Meram), Lystra (Meram), Savatra (Karatay), Çatalhöyük (Çumra) ve Kubadabad (Beyşehir) merkezlerinde yapılacak olan arkeolojik kazılar Konya Büyükşehir Belediyesinin hamiliğinde yürütülecek. Kazılar sonucunda elde edilecek bulgular Konya Müzesi’nde sergilenecek. Alanlardaki çalışmalar ise kayıt altına alınıp Konya ve insanlık tarihine dair bilinmezlerin gün yüzüne çıkarılması amaçlanıyor.

KİLİSTRA, LYSTRA

Kilistra Antik Kenti Konya'nın 45 kilometre güney-batısında, Meram ilçesine bağlı Hatunsaray (Lystra) Beldesi Gökyurt Köyü içerisindedir. Helenistik ve Roma dönemlerinde yoğun yerleşime sahne olan ve Erken Hristiyanlık Dönemi'nde hızla büyüyen Kilistra (MS VI.-XIII. yüzyıl) zamanla Kapadokya benzeri bir mimarî dokuya kavuşmuştur. Kilistra Antik Kenti, tarihî Kral Yolu (Via Sebaste) üzerinde yer alır. Stratejik öneme sahip olan Lystra, Roma İmparatorluğu'nun güney uçlarında İmparator Augustus tarafından askerî koloni yapılan beş merkezden biridir. Aynı dönemde Anadolu'yu gezen (MS 49-56) Aziz Paulus ve Barnabas’ın yeni vaz’ettikleri dine Lystra halkının çoğunluğu katılmıştır. Kilistra, Aziz Paulus’un yaşamında önemli bir yer olması ve mimari açıdan kiliseler, şapeller, manastırlar, gözcü kuleleri, sığınaklar, antik yollar, mahalleler, seramik atölyeleri gibi değerli örnekleriyle ön plana çıkmaktadır.

karahoyuk-meram.jpg

KARAHÖYÜK

Karahöyük, Konya İl merkezinin yaklaşık 7 km. güneybatısında yer alan bir höyüktür. Konya il sınırları içinde birden fazla Karahöyük adlı yerleşim olduğu için bu höyük Karahöyük 1 olarak geçmektedir. Biri büyükçe olan on bir tepecikten oluşur. Bu tepeler üzerindeki yerleşim 1.000 x 500 metre genişliğe ulaşmaktadır. Açmalardan birinde 29 metrede ana toprağa ulaşılması, kalın bir dolgu tabakası altında olduğunu göstermektedir.

Erken Tunç Çağı III. evresine ait görülen VII. tabakasında bir salon ve çevreleyen küçük odalar açığa çıkarılmıştır. Salondaki buluntulara dayanılarak binanın bir tapınak olduğu ileri sürülmektedir. Söz konusu yapıda ocaklar ve sunaklar bulunmuştur. Kazı başkanı bu binanın ana tanrıçaya adanmış bir tapınak olduğunu ileri sürmektedir. Karahöyük, MÖ 3. binyıl sonu ve MÖ 2. binyıl başında kesinlikle bir beyliğin başkenti görünümündedir. Kazılarda bazı kerpiç duvarların hiç bozulmadan yattığı görülmüştür. Hatta bu şekilde devrilen bir duvarın altında bir hayvana ve uzun boylu bir insana ait iskeletler bulunmuştur. Bu buluntular, yerleşmenin bir deprem sonrası terk edildiği yönünde yorumlanmaktadır.

savatra.jpg

SAVATRA ANTİK KENTİ

Bozdağ’ın eteklerinde kurulan kent, kendisine komşu olan Perta ve Kana antik kentleri ile beraber Lykaonia Bölgesi’nin en doğu kesiminde yer almaktadır. Antik Çağ’dan günümüze kadar birçok yazar ve araştırmacı Savatra antik kentinden söz etmiştir. Strabon, Savatra (ya da Soatra) için, Garsaura (Aksaray) yakınında bir kasaba olduğunu, burada dünyanın en derin kuyularının bulunduğunu ve suyun bu kuyulardan çekildiğini söyler. Ayrıca su olmadığı halde, ülkede müthiş bir koyun yetiştiriciliğinin yapıldığını ve derin kuyulardan elde edilen suyun da burada parayla satıldığını belirtmektedir. Anadolu’nun bilinen en geniş antik yol güzergâhının geçtiği hatta yer almaktadır. Tarih boyunca ticaret kafilelerinin geçiş noktasında bulunduğu için zengin bir kenttir. Kilometrelerce uzunluğa sahip “yer altı dehlizlerine ve sığınaklarına” sahiptir. Kent içerisinde büyük bir höyük yapısı mevcuttur ve burada yapılan çalışmalar uyarınca “5000 yıllık” bir geçmişe sahiptir. Bozdağ Milli Parkı eteklerinde kurulu olduğundan etrafı askeri “kale ve kulelerle” çevrilidir. Konya’yı doğudan gelebilecek saldırılara karşı koruyan bir askeri garnizon kentidir. Savatra Antik Kenti “Anadolu’da ve Konya’da bilinen ilk sistemli tiyatro kazısının” ev sahipliğini yapmaktadır.

atalhoyuk.jpg

ÇATALHÖYÜK

Medeniyetler beşiği Anadolu‘nun göbeğinde, dünyayı buluşturan yolların kesiştiği yerde 9500 yıllık mazisiyle bir antik kent: Çatalhöyük...

Bereketli Konya Ovası‘na hâkim bir noktadaki bu tarihî kalıntılar, dünyanın ilk sivil ve dinî mimari örneklerini, sanatsal ve kültürel geleneklerin gücünü ve 2000 yıllık kesintisiz şehir yaşantısının renkli izlerini ziyaretçileriyle paylaşır. Çatalhöyük, 2000 yıldır var olduğu yerinde, Çumra ilçesi Küçükköy mahallesi sınırları içinde büyüleyici mimari yapıları ve bugün bile hala canlı gibi duran şehri ile ve sadece 9 kilometre uzaklıkta da ataları Boncukluhöyük‘te ziyaretçilerini bekliyor.

kubadabad.jpg

KUBADABAD SARAYI

Ünlü Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubad Beyşehir’in batısında Gölyaka beldesinin kuzeyinde Kubadabat Sarayı’nı yaptırmıştır. Sarayın mimarı o dönemin av emiri, mimar Sadettin Köpek’tir. Selçuklu çini sanatının en güzel örneklerinin duvarlarını süslediği bu sarayın çinilerinde, Selçukluların ongunu çift başlı puhu, kartal kadın ve erkek tasvirleri, leylek, tavus kuşu, kartal gibi kuş figürleri resmedilmiştir. Halen burada arkeolojik kazılar devam etmekte ve bulunan çini eserler Karatay Müzesi’nde sergilenmektedir.

İlgili Haberler

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum