“MEMENTO MORİ, MEMENTO VİVERE”

Bildiğiniz gibi kitap yazma çalışmalarım için köşe yazılarıma bir süre ara vermiştim. Elhamdülillah yeniden başladım. Kitap hazırlığımı tamamlayıp basım aşamasına geçtiğimde bugüne kadar ismini duymadığım bir yayınevi ile yolumuz kesişti. “MEMENTO MORİ YAYINEVİ”.

Bu yayınevinin web sayfasında kendi hikâyelerini şöyle anlatıyorlar: “Biz de hepiniz gibi onlarca sefer hayal kırıklıklarına uğradık. Canımız yandığında kaçmak istesek de çıplak elle defalarca ateşi tutmaya bazen yutmaya mecbur kaldık. Bu dünyanın en büyük acısını tatmak üzereyken birden güneş doğdu üstümüze. Hayat bize yeniden gülümsedi ve bir şans verdi. O gün, o dakika anladık her nefesin son nefes olabileceğini ve her nefesin bir bayram olduğunu.” (https://mementomoriyayinlari.com)

Bu ifadelerde bende kendi yaşam felsefemi buldum. Ayrıca isim çok ilginç geldi ve araştırmaya başladım. Literatür taramasında öğrendim ki; MEMENTO MORİ, "fani olduğunu hatırla", "öleceğini hatırla", bir gün öleceksin, bunu hatırla ve şimdi yaşa veya "ölümünü hatırla" gibi şekillerde çevrilebilecek bir Latince deyiş. Ölümün gerçekliğini insanoğlunun yüzüne asırlar önce vurmuş bir deyiş.

Kim tarafından söylendiği belli olmayan ifadelere atasözü ya da deyiş denir. Tarihteki en eski deyişler Latincedir. Bunun nedeni felsefenin Antik Yunan'dan sonra Roma İmparatorluğunda yayılmasıdır. "Memento Mori" sözü de Latince bir deyiş olup ne zaman, kim tarafından söylendiği bilinmemektedir.

Latin kökenli bir söz olan MEMENTO VİVERE, İtalyancadır ve manası ise "yaşadığını hatırla" ya da "unutma yaşıyorsun"dur. Memento vivere, "öleceğini unutma" anlamına gelen memento mori ile birlikte kullanmaktadır.

Mementor mori, memento vivere bize yaşamın geçici olduğuna ikna etmeye çalışır ki böylece yaşamın değerini ve anlamını kavrayabilelim. Demek istiyor. Yani; memento mori, memento vivere –“bugün yasadıgını da, bir gün öleceğini de unutma”. Anlamına gelmektedir.

Aslında bu konu bizde de yaygın olarak kullanılan “Hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünya için, yarın ölecekmiş gibi de ahiret için çalışınız!” sözü ile aynı anlama gelmiyor mu? (Bu söz, İmam Acluni’nin halkın arasında hadis olmadığı halde, hadis diye dolaşan sözleri topladığı Keşfu’l-Hafa isimli kitabında geçiyor)

İnsanoğlu bir gün öleceği gerçeğiyle yüzleşmelidir. Ancak bu gerçekle yüzleşirse daha gerçekçi, adil ve mutlu biri olabilir. Memento mori, insana faniliğini ve ölümün kesinliğini asırlar öncesinden hatırlatan en çarpıcı sözlerden biri olduğu için, günümüzde de kullanılmaktadır.

Elhamdülillah Müslümanım diyen her mümin için en büyük rehber olan Kuran’ı Kerimde pek çok ayet ile Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) hadislerinde ölüm gerçeğini hatırlatılmakta öğüt verilmektedir. Burada da insanoğlunun silkinip kendine gelmesi için ölümün tek başına yeterli olduğunu beyan etmiştir

İnsanoğlu doğası gereği unutkandır. Her gün dünyada binlerce insanın öldüğünü bilse bile, bir gün kendisinin de öleceğini unutur. Ya da onu görmezden gelir ve yok sayar. Kâmil mü'min, öğüt alan, öğüt almayı öğüt vermeye tercih eden kişidir. Esas öğüt, ölümden öğüt almaktır. İşte bundan dolayı Peygamber (s.a.v) Efendimiz: “Vâiz/öğüt verici olarak ölüm yeter.” buyurmuştur.

Ben de bu öğütün peşine düştüm ve fizikken değil unutulduğumuzda öleceğimizi, her anın tadını çıkararak geleceğe kalıcı, topluma yararlı eserler bırakmak için “Çevre Atmosferi” kitabımın çıkmasını dört gözle bekliyorum. Aslında güç peşinde koşan, para hırsına kapılmış kişiler başta olmak üzere herkes için, “Memento Mori Memento Vivere” diyorum. Kalın sağlıcakla.