Sonbaharda yeni bir SEN olabilirsin!

Sonbahar insanlara hüznü hatırlatsa da aslında sonbahar doğanın yenilenme zamanıdır. Ağaçların, bitkilerin, hayvanların, insanların yenilenmesi için özel bir mevsimdir. Tıpkı yapraklar gibi insanlarında, kendi kurumuş yapraklarından arınarak yeni bir başlangıç yapma zamanıdır.

Sonbaharın başlamasıyla birlikte yorgunluk, halsizlik gibi durumlar da yaşamaya başlarız. Yazın sıcaklığı güneşli günleri artık geride kaldı. Havanın artık soğuk ve rüzgarlı oluşuyla birlikte yaşanılan mevsim geçişleri insan psikolojisini de etkilemeye başlıyor elbette. Güneş ışığından daha az faydalandığımız sonbahar mevsimi, bazı kişilerde de depresyonu yüksek oranda tetikleyebiliyor

Her yeni mevsim, beraberinde de bir adaptasyon süreci gerektirir. Sonbaharda dökülen yapraklar, havanın daha gri olduğu, yağmurların arttığı bir mevsim olduğu için, kişinin kendisine, çevreye, geleceğe dair düşüncelerinde olumsuz yaşandığı bir mevsimdir diyebiliriz.

Tatilin ve sıcağın sona ermesi, iş hayatı, aile, çocuk gibi sorumlulukların artması bu olumsuz düşüncelere girmeyi daha da kolaylaştırıp hayata olan bakış açımızı olumsuz yönde etkileyebiliyor maalesef. Değişen yaşam şartları, sorumluluklar sonucunda bu role bir anda hızlı geçiş ise kişide bir anda karamsarlık duygularının hakim olmasına neden olabiliyor. Ve dolayısıyla karamsar düşüncelerle karamsar hareket ediyoruz.

KIŞA ADAPTE OLMAK ÇOKTA ZOR DEĞİL

Bu mevsimi, hüznün mevsimi haline getiren şey sadece yaşamımızın değişen şartları olmuyor. Sonbaharı anlatan şiirler, şarkılar, sonbaharın hüzünlü ve karamsar olduğunu da hatırlatıyor bizlere. Oysa ki, sonbahar hüznün mevsimi olmaktan çok doğanın kendisini yenilemesidir. Ancak sonbahar yapraklarının birer birer dökülmesiyle birlikte eğer ümitsizlik, karamsarlık duyguları yaşamaya başladıysanız bu durumu değiştirebilir ve dönüştürebilirsiniz.

İş yaşamınız, aileniz, arkadaş ortamınız sizi bu konuda olumsuz yönde etkileyebilir. Bu durumdan hiç etkilenmemek için yapabileceğiniz öneri sizlerle paylaşmak istiyorum

DOĞADA DAHA FAZLA OLMAK VE TEKNOLOJİYİ AZ KULLANMAK

• Değişen hava şartlarının sizi doğadan uzak tutmasına izin vermeyin. Açık havada bol bol yürüyüşe çıkmayı yeni mevsimi tüm duyularınızla hissedip adapte olmayı ihmal etmeyin.
• Çalışma, iş veya okul yaşamında kendinize ufak molalar vermeyi unutmayın. Mola zamanınızı doğada olarak, kısa yürüyüşler yaparak değerlendirin. Teknolojik aletlerle geçirmeyin. Bunun yerine kendinize size iyi gelen bir içecek ısmarlayın veya uzun zamandır bulunduğunuz ortamı ufak bir süre terk edip bulunduğunuz konumdan ayrılın.
• Yeni bir dönemin başlamasıyla yeni sorumluluklar ve görevler gelebiliyor hayatımıza. Bu da kişide stres, mutsuzluk ve öfke yaratıyor. Kendinize yüksek bir anda ulaşılması zor hedefler koymak yerine küçük hedefler koyun. Hedefinizi gerçekleştirdikçe yeni bir hedef eklemeyi ihmal etmeyin. Kendinize fazla yüklenmemeniz gerektiğini unutmayın.
• Olabildiğince alkol ve sigaradan uzak durun. Bu gibi maddeler ruh halini olumsuz yönde etkileyebilecek uyarıcı maddeler içerdiğinden ötürü başlangıçta kişide daha sakin, huzurlu bir ruh hali yaratıyormuş gibi hissettirse de zaman geçtikçe olumsuz etkilerin daha da artarak geri geldiğini görmemize sebep olur.
• Ruh sağlığınız kadar Fiziksel sağlığınızda çok önemli. Hatta birbirlerini etkileyen durumlardır unutmayın. O yüzden özenli olmaya çalışın giyiminize ve vitamin alımınıza dikkat edin. Mevsim geçişleri bağışıklığımızın düştüğü ve hastalığa en meyilli olunan dönemdir. Fiziksel sağlığın bozulması psikolojik sağlığı da direkt olarak olumsuz yönde etkiler. Fiziksel sağlığın bozulması da kişinin depresyon tablosuna daha da yakınlaşmasına sebep olur.
• Mevsimle birlikte daha fazla yağlı ve ağır yemekler yenmesi gerektiği düşüncesi yanlıştır. Mümkün oldukça yağlı yiyeceklerden uzak durup karbonhidrat ve protein bakımından zengin gıdalar tüketmeye çalışın. Ve özellikle bol bol su için.
• Uyandığınızda yaptığınız ilk şey telefonunuzla ilgilenmek yerine, tüm perdeleri açıp gün ışığının içeri girmesine izin verin. Camı açıp içinize bol bol oksijen çekmeyi unutmayın.
• Kendinize yeni mevsimle yeni bir hobi veya eğlenceli bir aktivite oluşturun. Bu durum yaptığınız keyifli etkinliği bulunulan mevsimle eşleştirip daha iyi hissetmenize yol açıp dikkatinizi farklı yönlere çekeceğinden olumsuz ruh dalgalanmalarından sizi koruyacaktır.
• Düşünme şeklinize iyi gelebilecek kitaplar okumaya çalışın. Aynı şekilde düşünmek ve hissetmekten sıkılmadınız mı? Bundan dolayı kendinize yeni bakış açıları sağlayabilecek kişisel gelişim kitapları okuyun, eksik olduğunuz kişisel yönlerinize gelişim için yatırımlar yapın.
• Beden sağlığınızla birlikte ruh sağlığınıza da önem verin. İkisinin bir bütün olduğunu unutmayın. Bedeninizi ve ruhunuzu rahatlatıp sakinleştirecek egzersiz, meditasyonlar, müzikler veya etkinlikler bulun. Ve bunları yaşam rutinlerinize dahil edin.
• Topraktan uzaklaşmayın hatta bu mevsimde özellikle bağ kurun. Bir çiçek veya sebze ektiğiniz ufak bir bahçeniz, bahçeniz yoksa da evde camınızın önüne küçük bir saksı bile olabilir, ektiğiniz bir bitki, çiçek olsun.
• Yatmadan önce yaşadığınız tüm günü gözden geçirin. O günle ilgili hayatımıza odaklanarak en az üç tane mutlu olmak için sebep bulup bir kağıda not edin. Diğer güne uyandığınızda ilk olarak bu maddeleri okuyarak güne başlayın.
• Yardımsever olmayı unutmayın. Kendiniz için değil başkaları için de bir şeyler yapmaya gayret edin. Birine herhangi iyilik yaparak o kişiyi mutlu etmek, ruh halini olumlu yönde etkiler. Bunu ille de maddi yardım gibi görmeyin. Birine su getirmek, kahve yapmak, teşekkür etmek, sevdiğinizi söylemek de hem sizi hem de çevrenizi mutlu eder.

MEVSİM GEÇİŞLERİ BAZI İNSANLAR İÇİN KOLAY DEĞİLDİR!

Mevsime ve mevsim değişikliklerine karşı çoğu kişi için zor bir süreç olabiliyor ve bu durumda depresyon yaşayabiliyorlar. Eğer aşağıdaki belirtiler varsa da sonbahar depresyonu yaşıyor olabilirsiniz; Dikkat!

• Normal zamanlarda hissedilen yorgunluk, halsizlik ve bitkinlik durumlarının daha fazla hissedilir.
• Gün içindeki yaşamımızda, iş, okul, ev gibi ortamlarda dikkat gerektiren işlerde dikkat eksiklikleri ve odaklanma problemlerinde artış olabilir.
• Kendinizi birçok problemde suçlu olarak görmek ve kendine verilen değerde yüksek oranda azalma görülebilir.
• Kaygı bozuklukları yaşanır.
• Aşırı yeme isteği, kilo alımı veya aşırı kilo kaybı
• Bir türlü geçmek bilmeyen olumsuz ruh hali...
• Sürekli mutsuz ve hüzünlü hissetmek
• Uzun süren umutsuz ve mutsuzluk halinin değiştirilmesinde zorluk yaşanabilir.
• Uykuya dalmada zorluk veya sık sık uyanma.

Ve ne yaparsanız yapın, asla olumsuz ruh halinden kurtulamıyor ve bu durum iş hayatınızı veya sosyal hayatınızı olumsuz etkilemeye başladıysa da mutlaka bir uzman desteği almayı ihmal etmeyin... Çünkü çok değerlisiniz!