Sadrettin Konevi Camii

Sadrettin Konevi Camii

Sadrettin Konevi Camii

Konya'da 13. yüzyıl Selçuklu dönemine ait tarihi camidir. Caminin Sadreddin Konevî'nin türbesinin camii bahçesinde olmasıyla ayrı bir önemi vardır. Şehrin merkez Meram ilçesinde, aynı isimli Şeyh Sadrettin mahallesinde bulunan cami Meram Müftülüğüne bağlı ve faal durumdadır. Cami girişindeki kitabeye göre, mutasavvıf Sadrettin Konevi adına 1274 yılında inşa edilmiştir. Konya Valisi Ferit Paşa tarafından 1899 yılında kapsamlı bir tadilattan geçirilmiştir. Bu tadilata dair kitabe de cami girişinde bulunmaktadır. Cami dikdörtgen yapılıdır ve kesme taş ile moloz taştan inşa edilmiştir. Giriş kapısı aslını korumuştur. Bu kapı üzerindeki mahfilde küçük bir kütüphane bulunur. Yine giriş kapısının yan tarafından türbeye geçilmektedir. İlk yapıldığı zamanlarda çinilerle bezeli olan caminin bu süslemeleri zaman içinde yok olmuştur. Fakat sivri kemerli mihrabı üzerindeki çini süslemeleri halen görülebilir. Caminin ilk inşasındaki kitabe hâla sağlamdır. Kitabenin metni şu şekildedir: “ Enşa hazihi'l-imarati'l-mübaraketi mea't-türbeti'lleti fı'ha li'ş-Şeyhi'l-imami'l­ muhakkıkı'l-alimi'r-rabbani Sadru'd-din Muhammed ibnü ishak ibnü Muhammed razıyallahü anhü. Ve daru'l-kütübi'lleti fıha lehi eyzan mea kütübihi'l-mevküfeti aleyha kema zükira zalike ve şu rita ve beyyine fı'l-vakfiyyeti. Bi resmi'l-fukarai's-salihiyne min ashabihi'l-müteveccihiyne bikulübihim ve kalibihim ilailahi tea la fı şuhüri senetin selasün ve seb'ine ve sittemiye.”

Günümüz Türkçe çevirisi: "Bu mübarek mamure, içindeki muhakkık ve rabbani alim Sadreddin Muhammed b. ishak b. Muhammed'in türbesi; vaktiyesinde şartları belli edildiği ve yazıldığı vechile, kendisinin vakfeylediği kitapları ihtiva eden kütüphanesiyle beraber, ashabından kalbieri ve kalıplarıyla Allah'a yönelen salih fakirler adına 673/1274 yılı aylarında yapıldı."

Sadreddin Konevî'ye ait olan türbe caminin doğusundadır. Klasik Selbuklu kümbetlerine benzer konik bir çatısı vardır. Bu çatı ahşaptır ve kafes şeklinde örülüdür. Sanduka mermerden olup ilk zamanlarda üzerinin açık olduğu bilinmektedir.

SADREDDİN KONEVİ HAZRETLERİ

605-606H/1208-09M yıllarında Malatya’da doğdu. Esas ismi Ebül Meâlî Sadreddin Muhammed b. İshak b. Muhammed b. Yusuf el-Konevî; künyesi Ebül-Meâlî Mevlâna Şeyhül-Kebir. Dedesinin adını aldı. Babası Mecdüddin İshak, kendisi gibi büyük bir âlim mutasavvıf ve Türkiye Selçukluları nezdinde itibarlı ve mevki sahibi bir kişi. Bunun yanında ünlü mutasavvıf Muhyiddin Arabî’nin de yakın dostu. Sadreddin Konevî, 618H/1221M yılında babasını dokuz-on yaşlarda kaybetti. Dönemin ilim adamlarından istifade etti, onlardan hadis ve fıkıh okudu. O yıllarda Anadolu’ya gelen Şeyhül Ekber Muhyiddin-i Arabî’nin, annesiyle evlendi. Bundan sonra tamamen İbnül Arabî’nin terbiye ve tedrisi altına girdi. İyi bir tahsil gördü. Muhyiddin-i Arabî ile birlikte Halep ve Şam’a gitti. Devamlı onun derslerini takip etti. Onun vefatından sonra büyük âlim ve mutasavvıf Evhâdüddin Kirmânî’den feyz aldı. Sadreddin Konevî’nin; “Ben iki âlimden istifade ettim. Biri Evhadüddin, diğeri İbnül Arabî’dir” dediği rivayet edilir. Konevî uzun bir Suriye Mısır ve Hac yolculuğundan sonra 1241 yılında Konya’ya yerleşti. Bundan sonra vefatına kadar Konya’dan ayrılmadı. Hadis ve tasavvufta ünü dünyaya yayılan Sadreddin Konevî’nin evi de zamanın âlim ve ariflerinden aynı zamanda varlıklı şahsiyetlerinden birisi olan Hace-i Cihan (Hoca Cihan) tarafından hediye edildi. Sonradan burası onun medresesi oldu, talebelerini burada okuttu. Hocası Muhyiddin Arabî İslam Alemi’nde ‘Şeyh-i Ekber’ unvanıyla anılırken, Sadreddin Konevî de ‘Şeyh-i Kebir’ unvanıyla anıldı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.