Zafer Partisi Konya il Başkanı Özkan Ataş, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Başkan Ataş, "21.yüzyılın ilk çeyreğini geride bıraktık. Bu dönemde dünyada çok önemli güç kaymaları yaşandı. Amerika Birleşik Devletleri'nin Soğuk Savaş sonrasında kurduğu tek kutuplu düzen artık sona erdi. 2008 finans krizi ve COVID sonrası, ABD'nin liderliği zayıfladı. Bugün artık yeni bir küresel denge oluşuyor.

TEK KUŞAK TEK YOL
Bu dengenin bir tarafında Amerika ve Avrupa; diğer tarafında ise Çin, Rusya, İran ve Kuzey Kore var. Çin, devlet kapitalizmi ve teknoloji yatırımlarıyla dünyanın ikinci süper gücü haline geldi. "Tek Kuşak, Tek Yol" projesiyle üretim merkezlerini Avrupa pazarına bağlayarak küresel ekonomide belirleyici oldu. Afrika'dan Orta Doğu'ya, Latin Amerika'dan Orta Asya'ya kadar Çin etkisi hızla büyüyor. Türkiye'nin çevresi de bu güç mücadelesinin sahnesi haline gelmiş durumda. Kuzeyimizde Rusya- Ukrayna savaşı sürüyor. Güneyimizde İsrail-Filistin hattında başlayan çatışmalar Lübnan'a ve Suriye'ye yayılıyor. İran hedef alınıyor, Hizbullah ağır kayıplar veriyor. Orta Doğu yeniden büyük bir savaşın eşiğine geldi. Bütün bunlar olurken, Amerika ve Avrupa ülkeleri büyük bir seferberlik başlattı. Almanya zorunlu askerliğe dönüş hazırlığı yapıyor. Fransa sağlık sistemini savaş senaryolarına göre düzenliyor. ABD, 2026 yılı için 1 trilyon dolarlık savunma bütçesi ayırdı. Dünya hızla yeni bir silahlanma yarışına girdi.
Ne yazık ki, Türkiye bu süreçte askeri sağlık sistemini kapatmış, GATA'yı ve askeri hastaneleri kapatmış, en deneyimli harp cerrahlarını sivil hayata göndermiş durumda. Hava savunmamız için alınan S-400'ler hâlâ aktif değil. Zırhlı birliklerimiz geri kalmış, Altay tankı hâlâ envantere girmemiştir" dedi.
Başkan Ataş, "Türkiye ile İsrail arasında hâlihazırda kontrollü bir gerilim söz konusu. Her iki taraf şu an kendini sınırlıyor; büyük bir konvansiyonel çatışma ihtimali düşük görünse de bu, çatışma riskinin tamamen ortadan kalktığı anlamına gelmiyor. On yılları aşkın süredir süregelen jeopolitik rekabetin sahası, bugün daha karmaşık hale gelmiştir. Bölgesel manevralar; Irak, Suriye ve Doğu Akdeniz hattında Türkiye'nin ulusal çıkarlarını doğrudan hedef almaktadır.
Ayrıca, Türkiye içinde bulunan milyonlarca sığınmacı ve kaçak, güvenlik açısından istismar riski taşımaktadır. Bu nüfus unsurları; sahada yaratılacak iç karışıklık senaryolarında, dış aktörler tarafından istihbarat ve eylemsel amaçlarla kullanılabilir. Milli İstihbarat Akademisi'nin son raporları da, yabancılarla ilgili istihbarat ve güvenlik açıklarına dikkat çekmektedir. Biz yıllardır bu uyarıları yapıyoruz; alınacak tedbirler geciktikçe risk büyüyor.
Zafer Partisi olarak diyoruz ki:
Türkiye hızla hava savunmasını güçlendirmelidir. S-400'ler derhâl devreye alınmalıdır.
Askeri sağlık ve askeri yargı yeniden kurulmalıdır.
Zırhlı birlikler ve kara gücü modernize edilmelidir.
Siber savunma kapasitemiz geliştirilmelidir.
Milli üretim ve savunma teknolojilerine yatırım öncelik olmalıdır.
Unutmayalım, Türkiye'nin çevresinde yaşanan her gelişme doğrudan milli güvenliğimizle ilgilidir. Zafer Partisi'nin güvenlik vizyonu; siyasal ümmetçi hayallerden uzak, milli ve gerçekçi bir zeminde şekillenmektedir. Amacımız, akıl ve caydırıcılık temelinde devlet kapasitesini yeniden inşa ederek milletimizi korumaktır.
Ülkemizin hayati bir diğer problemi de organize suçtur. Güvenli olmayan şehirlerde yaşıyoruz; çocuklarımız hayatını kaybediyor, gençlerimiz uyuşturucu çeteleri ve sanal kumar çetelerinin tehdidiyle karşı karşıya. Esnaf haraç baskısı altında; torbacılar okul önlerinde cirit atıyor. Uyuşturucuya bağlı kişi sayısı her geçen gün artıyor, sanal kumar ise aileleri içten çürüterek toplumumuzu hedef alıyor. Zafer Partisi olarak 'Tertemiz Türkiye' projesiyle; organize suç, uyuşturucu ve sanal kumara karşı hukuki, siyasi, istihbarî ve tedavi boyutlarını kapsayan bütüncül bir mücadele yürüteceğiz. Kongrenin ardından Başkanlık Divanı'nda görevlendirilecek bir genel başkan yardımcımız bu programın koordinasyonundan sorumlu olacak; bu mücadeleyi her gün, her saat, her platformda milletimize anlatacağız.
Arkadaşlar, Adalet mülkün temelidir. Ne var ki, son dönemde muhalif siyasi partilere karşı seçmeci soruşturmalar, kayyum tehditleri ve düşman ceza hukuku uygulamalarıyla sistematik bir sindirme politikası yürütülmektedir. Cumhuriyetin adalet ilkeleri geri getirilmeli; hukuk, eşitlik ve siyasi özgürlükler korunmalıdır. Ve tabi ki; Sevgili Zafer Gençliği, sevgili Türk Gençliği; Zafer Partisi, Türk gençliğinin partisidir. Partimizin yükselişi büyük ölçüde gençlerimizin sevgisi ve teveccühü sayesindedir. Biz, gençlerimizin sorunlarını en yakından gören ve çözecek parti olarak; onların önünü açacak, umutlarını tazeleyecek ve hak ettikleri fırsatlara kavuşturacak somut politikalarla yola çıkıyoruz. Bunlardan önemli bazıları ise;
Her üniversite öğrencisine tek kişilik yüksek öğretim yurdunda oda; "Üniversite Köyü" projeleri. Burslar asgari ücret düzeyinde olacak; not ortalaması 90 ve üzerinde olanlara geri ödemesiz burs verilecek.
Ev-okul hattında ücretsiz ulaşım sağlanacak.
Meslek liselerinin sayısını ve kalitesini artırılacak; gençlere erken meslek ve istihdam fırsatları verilecek. 25 yaşına gelen gençlere yönelik taksitli, erişilebilir "tek+1 / 1+0" konut finansman modeli oluşturulacak.
Ve ayrıca;
17 milyon emeklimize sesleniyoruz: Emekli maaşlarının yaşamı idame ettirmesi zorunludur. 2008'de düşürülen aylık bağlama oranını kademeli olarak tekrar %70 seviyesine çıkaracağız. 2008 sonrası verilmemiş refah paylarını geri getirecek, promosyon adaletsizliklerini giderecek ve bayram ikramiyelerini artıracağız. Memur ve memur emeklilerinin ek gösterge düzenlemelerini (3600) tamamlayacağız" ifadelerine yer verdi.