M. Baki Cihangiroğlu: “Her bir kristal, kendi başına bir alem”

M. Baki Cihangiroğlu: “Her bir kristal, kendi başına bir alem”

Türkiye’de bu sektörün oluşmasına öncülük eden Cihangiroğlu, birçok ülkede yerinde yaptığı çalışmalar sonucunda geliştirdiği sistemi Kristallerin Şifreleri başlığı altında ilgililere aktarmaktadır.

RÖPORTAJ: HANDE İPEKGİL

Eğitimci M. Baki Cihangiroğlu, 1 Nisan 1968 Sivas doğumludur. A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünden mezun olduktan sonra Marmara Üniversitesi’nde İktisat alanında yüksek lisans yapmıştır. M.Ü. Ortadoğu Araştırmaları Ens.’nde Uluslararası İlişkiler ve Siyasi Tarih alanında doktora eğitimini, yoğun yurtdışı seyahatleri dolayısıyla yarıda bırakıp tamamen “kristal terapiye” yönelmiştir.

Yaklaşık 20 yıldır dünyanın birçok bölgesinde hem doğal taşları araştırmakta hem de ülkemize ithal etmektedir. Türkiye’de bu sektörün oluşmasına öncülük eden Cihangiroğlu, birçok ülkede yerinde yaptığı çalışmalar sonucunda geliştirdiği sistemi Kristallerin Şifreleri başlığı altında ilgililere aktarmaktadır. Bu hafta Litoterapi Eğitmeni-Araştırmacı Baki Cihangiroğlu ile taşların sihirli dünyasına gideceğiz…

Koleksiyonla başlayan kristal aşkı, profesyonel faaliyetiniz oldu. Uzak Batı’dan (ABD, Brezilya, Meksika,vs), Uzakdoğu’ya (Çin, Endonezya,Hindistan, vs) yayılan geniş bir coğrafyadan ithal ettiğiniz kristaller ve bunlardan yapılan takı, aksesuar, vs. gibi ürünlerin toptan ve perakende satışına başladınız. Öncelikle kristallere olan ilginiz nasıl başladı?

-Hobisi, işi olanlardanım. Küçük bir koleksiyonla başlayan serüven, taşların dünyasını keşfetmemi sağladı. Bu keşif, doğa tarihine farklı bir bakışla yönelmeme yol açtı. Kristallerin, sadece doğa tarihi ile değil, tıp tarihi, antropoloj ve arkeoloji ile olan ilgisine vakıf oldukça, Kristallerin Şifreleri’ne yönelik bir macera da başlamış oldu.

whatsapp-image-2022-07-28-at-19-46-32-2.jpeg

Doğal taşların Aristo’dan İbn-i Sina’ya, Antik Mısır’dan günümüz modern Batı dünyasına kadar ilginç bir tarihi var. Hocam çok eskilere gidelim. Tarih boyunca hükümdarların, kraliçelerin, ellerini, taç ve tahtlarını süsleyen, masallarda geçen kristal küreler, Anadolu’da nazar kolyelerinde kullanılan doğal taş’ların tarihte kullanımı nasıl başlamış bir de sizden öğrenelim? Kadim uygarlıklarda eski insanlar kristallerin etkilerini nasıl biliyordu?

-Şunu çok iyi anlıyorum ki, kadim uygarlıklarda insanlar, sadece kristalleri değil, bitkileri, yıldızları, kaynak sularını, vs’yi de şu andaki hemcinslerimizden daha iyi tanıyorlardı. Çünkü “tecrübe”nin muazzam gücüyle donanmışlardı. İç içe yaşadıkları doğanın içindeki eşsiz gücü, benzersiz enstrümanları, kararlılıkla kullanıyorlardı. Bunu gözlemleyen, deneyimleri sistemli bir açıklamaya konu edinen dönemin bilgeleri, bu insanlık hazinesini kısmen kayıt altına almışlardır. Kısmen de sözlü kültürle, nesiller boyunca aktarılmıştır.

Kristaller, en kadim varlıklar olarak dünyanın gerçek ‘DEFİNE’leridir. Bu nedenle biz de unvan olarak DEFİNE’yi kullanmayı tercih ettik.

Her bir kristali teker teker ele aldığınızda, muazzam bir alana girmiş oluyoruz. Hem taşların enerjisi ile tanışıyoruz hem de katkılarından yararlanmış oluyoruz. Peki Süs taşları olarak da bilinen “şifalı taşlar”ın fiziksel ve enerjetik etkileri nelerdir?

-Her bir kristal, kendi başına bir alem. Atomik boyuttan, moleküler yapıdan kaynaklanan bir enerjisel etki söz konusudur. Mekanın, bedenin enerjisini dengeleme yeteneğine sahiptir. Bazı durumlarda da mineral etkisi ile element boyutunda tesiri söz konusudur.

Canlı renkleri ve benzersiz desenleriyle takı sektöründe kullanımı günden güne artan süs taşları, şifa arayan, nazardan, kötülüklerden korunmaya, evine bereket getirmeye çalışan çok sayıda insanın da tercih nedeni haline geldi. Ancak bilimsel olarak, bu taşların bilinçsiz kullanımının fayda getirmeyeceğini, aksine zarar da verebileceğini söyleniyor. Enerjisel tıbbın hem literatürde hem bilim dünyasında tartışılan bir konu olduğunu biliyoruz. Siz bu konuda neler söylemek istersiniz?

-Bilinçsiz kullanılan ilaç, zehir olur. Bilinçsiz kullanılan elektrik çarpar. Bilinçsiz ve bilgisizce denize açılırsanız, boğulma riskiniz yüksektir. Bunun için alim olmaya, bilimsel argümanları kullanmaya ihtiyacımız yok. Ama kristallerle şifalanan insanların nasıl şifalandıklarını araştırmak için bilimsel metodolijiye gereksinim duyarız. Olumlu ya da olumsuz çıkarımlar için bilimsel çalışma yöntemlerine başvurmamız gerekir. Zararlı veya yararsız demek için elinizde veri olması gerekir.

whatsapp-image-2022-07-28-at-19-46-31-2.jpeg

Yaklaşık 20 yıldır yaptığım araştırmaları, değişik platformlarda paylaşıyorum. Deneyimleyen insanlardan aldığım dönüşler mükemmel. Olumsuz argümanlarla yaklaşan varsa, onlarda da benzeri dönüşler olması gerekmez mi? En azından istatistiksel değer ifade eden veriler sunmaları gerekmez mi?

Kristaller ve Beynin Çalışma Sistemi çok önemli dersiniz. Bu durumu biraz daha açar mısınız? Kristaller nasıl kullanılır?

-Kristallerin kullanım alanları çok farklı. Günümüz hassas elektronik aygıtlarında kullanıldıkları gibi, medikal aygıtlarda da kullanılır. Birtakım beyin eksenli rahatsızlıklarla ilgili )bunama, alzhaimer, parkinson, MS,vs), kristallerin enerjisel alanları kullanılarak terapi uygulamaları yapıldığını da biliyoruz. Bu bahsettiklerim, modern tıp bağlamındaki çağdaş uygulamalar. Tabii ki kadimden günümüze, terminoloji farkı olsa da pratik sonuç alma anlamında kristaller, şifalanma sürecinin önemli bir aksesuarı olageldiler.

Herkesin rahatlıkla kullanabileceği doğal taşlardan anlamlarıyla birlikte örnekler verir misiniz?

-Ulaşılması kolay ve pratik etkileri kısa sürede alınabilecek örnekler vereyim:

Hipotansiyonda karnalyen; hiper tansiyonda lapisin desteğinden yararlanılabilir.

Hafıza sorunlarında, öğrenme güçlüklerinde, apatit takı kullanılabilir.

Mekanınızdaki enerjiyi arındırmak için selenit objeler, lambalar tercih edilebilir.

Dikkat eksikliği, odaklanamama durumlarında pirit işimize yarayacaktır.

Peki doğal taşları kullanırken nelere dikkat etmemiz gerekir. Mesela hangi taşlar kullanılmamalı ve ya hangi taşlar bir arada kullanılmamalı?

-Öncelikle doğal olmalarına dikkat etmek lazım. Piyasada çok ciddi oranda sentetik ürün mevcut.

Sonra, ihtiyacımıza uyan kristali kullanmamız gerekir. Bilgisine güvendiğimiz, konu hakkında yeterli donanıma sahip olduğuna kanaat getirdiğiniz yerden almalısınız. Ticari çıkar uğruna çok bilinçsiz tavsiyeler ve kullanımlara tanık olabiliyoruz: Asbest içeren kaplangözü taşının suyunu içmek gibi...

Burçlara göre taşlarla çok karşılaşıyoruz. Bu doğru mu hocam, her burcun bir taşı olur mu?

-Burcun taşı diye çerçevelemek çok doğru olmaz kanatindeyim. Aynı burçta olup farklı rahatsızlıkları olanlara aynı taşı nasıl önereceğiz.

Burcumuza göre ilaç kullanmadığımıza göre, burcumuza göre taş tasnifi yapmak da doğru değil.

Şöyle olabilir: Sizin burcunuza göre yapılan analiz üzerine, size özel, durumunuza uygun bir taş tavsiye edilebilir. Ama aynı burçtaki herkes bu taşı kullanmalı demek, makul değil. İkiz olduğu halde bir çocukta hiper glisemi, diğerinde hipo glisemi olabilir. Aynı taşla terapi olmaları mümkün mü?

whatsapp-image-2022-07-28-at-19-46-32-1.jpeg

Hocam bir diğer önemli konuda taşların temizliği. Bu konuda ki önerileriniz nelerdir?

-Selenit kaseler ya da stantlar kullanarak taşlarınızı arındırabilirsiniz. Kolay, pratik bir yoldur. Ya da palo santo ve adaçayı gibi tütsülerle kısa süreli tütsüleme yapabilirsiniz..

Yaşadığımız ortamda enerji alanımızı bozan çok sayıda faktör var. Bu yüzden mekanlarda kullanılmasını tavsiye ettiğiniz taşlar hangileri?

Özellikle elektromanyetik kirleticiler için şungit piramitler tavsiye ederim.

Çocuklara iyi gelecek ve gelmeyecek kristaler hakkında da bilgi verir misiniz?

-Çocuklar denince akla öğrenci yaşındaki çocuklar geliyor. Onlara önerim, sitrin ve apatititn enerjisinden yararlanmaları.

Ülkemizde genellikle korku, kaygı, nazar, bereket, aşk konuları için doğal taşların tercih edildiğini görüyoruz. Yapılan tercihler sizce doğru mu?

-Bizim eğitimlerimizde ve sosyal medya hesaplarımız üzerinden de en çok bu konularda sorular gelmekte. Ama tavsiye edilen taşları görünce hayret ediyorum; alakasız ürünler kullanılmış. Sorduğunuz alanların her birinin içsel bir tutarlılıkla değerlendirilmesi, kişide yol açtığı tahribat, mevcut durumdaki direnç düzeyi hesaba katılmalı. Psiko-sosyal geçmişi, maruz kaldığı enerjisel ortam, genetik yatkınlıklar.. bu konuları bütünsel olarak değerlendirmeden, ezbere öneriler yapılamaz, yapılmamalı.

Bugün ülke genelinde kristal ve mineral sevgisi ve ilgisi günden güne artıyor. Hatta öyle ki sosyal medya dahi pek çok yer de doğal taş adıyla satışların yapıldığını görüyoruz. Bu da hangisi gerçek taş sorusunu akıllara getiriyor. Sahte ve gerçek taşlar nasıl ayırt edilir?

-Taşlara olan ilginin günden güne artması, sevindirici. Dünya ile beraber bu bilince uyanmamız da olumlu bir gelişme ama söylediğiniz tespit çok doğru: Her alanda olduğu gibi burada da bir istismar olduğu, %90’lara varan oranlarda sentetik ürün satışının söz konusu olabildiği, bir gerçek.

whatsapp-image-2022-07-28-at-19-46-32.jpeg

Burada gerçek sahte ayrımı hakkında bilgi vermemiz, yenilebilir mantarla zehirli mantarı burada tarif edebilmek kadar zor. O nedenle, tüketicilerimizi, güvenilir yerlerden alışveriş yapmaya teşvik etmekte yarar var. Amatör ya da profesyonel düzeyde taşlara ilgi duyan dostlarımızın da bir eğitim programımıza katılmaları, ufuklarına ciddi katkı sağlayacaktır.

Ayrıca yıllardır TV kanallarında ve sosyal medya hesaplarımızda yaptığımız yayınları, internet ortamında takip eden dostlarımız, ciddi tüyoler elde edecektir.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.