Gakkoşların şehri; Elazığ
Elazığ, Doğu Anadolu bölgesi içerisinde, Yukarı Fırat havzası bölümünde yer alan bir ildir. Elazığ, Tarihi Harput şehrinin, yerleşime elverişli olmayışı, tabiat şartlarının zorluğu nedeniyle, 1834 yılında, Reşid Mehmet Paşa tarafından bugünkü yerinde kurulmuştur. Elazığ’ın tarihi yeni olmakla beraber bölgenin tarihi oldukça eskidir. Bu nedenle Elazığ tarihini onun menşei sayabileceğimiz Harput’un tarihi ile ele almamız gerekir. Şehrin çekirdeğini oluşturan etrafı derin uçurumlarla çevrili Harput Kalesi’nin (İç kale) ilk defa milattan önce II.bin yılında yapıldığı tahmin edilmektedir.
Sonraki dönemlerde kalenin eteklerinde yerleşme başlamış, daha sonra da meydana gelen şehrin etrafı tekrar surlarla çevrilmiştir. Ancak parlak bir tarihi geçmişe sahip olan Harput, bugün neredeyse terk edilmiş bir şehir görünümündedir. Harput adının kaynağı tartışmalıdır. Amasyalı Strabon’un bahsettiği Sophene bölgesindeki Karkathiokerta’nın Harput olduğu, hatta isminin de buna dayandığı ileri sürülmüştür.
HARPUT
Harput ve yöresi, Anadolu’nun en eski yerleşme birimlerinden biridir. Yerleşme, tarih öncesi dönemlere kadar uzanır. Nitekim ilin Fırat ırmağının çizdiği büyük yay içinde, sulak ve verimli bir ova üzerinde bulunması, doğal kaya sığınakları, kara ve su hayvanlarının bolluğu nedeniyle yöre, Paleolotik Dönemden beri, yerleşme alanıdır. Bugün Harput yerli yabancı turistlerin ziyaret etmeden geçmediği bir bölgedir. İçerisinde Alacalı Mesciti, Kurşunlu Camii, Sara Hatun Camii, Ulu Camii, Murat Baba Türbesi, Dabakhane, Harput Kalesi, Meryem Ana Kilisesi, Cemşit Hamamı, Hoca Hamamı, Mansur Baba Türbesi, Fatih Ahmet Baba Türbesi, Arap Baba Türbesi Mescidi ve Balakgazi Anıtı bulunmaktadır.
HAZAR GÖLÜ
Elazığ'ın güneydoğusunda bulunan ve il merkezine 26 kilometre uzaklıkta olan Hazar Gölü tektonik bir göldür. Güneyinde Hazarbaba Dağı bulunan göl, Uluova’dan Mastar Dağları'yla ayrılır. Denizden 1250 metre yükseklikteki gölün uzunluğu yaklaşık 22 kilometre olup en geniş yeri ise 5-6 kilometredir. Yüzölçümü 86 kilometreyi bulan gölün derinliği 200-250 metre arasında değişmektedir. Hazar Gölü'nden turistik ve ekonomik olarak yararlanılmaktadır. Çevresindeki kamu kurum ve kuruluşlarına ait kampları, tatil siteleri, ikinci konutlarıyla tam bir tatil merkezi görünümünde olan Hazar Gölü, tertemiz berrak suyu, halka açık mavi bayraklı plâjlarıyla Elazığ’ın tatil ve dinlenme merkezi konumundadır. Gölün içerisinde olan Batık Kent birinci derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilmiş önemli yerlerden biridir. Hazar Gölü'nde uluslarası spor şenlikleri, uluslararası Hazar şiir akşamları gibi etkinlikler de gerçekleştirilmektedir. Adeta cennetten bir köşe olan Hazar Gölü, bütün bu özellikleri dikkate alınarak Kültür ve Turizm Bakanlığı Dış İlişkiler ve AB Koordinasyon Daire Başkanlığı'nca yapılan çalışmalar neticesinde Avrupalı Seçkin Destinasyonlar arasında gösterilmiştir.
Yöresel Elazığ Yemekleri
Elazığ mutfağı; 150’ye yakın yemek çeşidi ile en zengin yemek kültürüne sahiptir. Bilinen 3 öğünün dışında kuşluk ve yatsılık denilen öğünlere de sahiptir. Bu 2 öğün sırasında kurulan sofralarda; pestil, ceviz, orcik ve meyve gibi yiyecekler yer alır. Geleneksel Elazığ mutfak kültüründe, Türk mutfak kültürünün izleri sık bir şekilde görülebilmektedir. Sahip olunan yemek kültürü ve çeşitliliği, sofra adabı bu duruma örnek olarak verilebilmektedir. Yine; tutmaç, umaç, aşı anamaşı, kara kavurma gibi yiyeceklerin tarihi Oğuzlara kadar dayanmaktadır. Elazığ mutfağının önde gelen yiyecekleri şu şekildedir;
Harput Köftesi
Gömme (Kömme) Börek. Bunun için Elazığ lazanyası diyebiliriz
Sırın
Muhaşerli Köfte
İşkene (işgene)
İçli Köfte
Mumbar (Bumbar) Dolması
Kaburga Dolması
Patila
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.