Osmanlı Kriket Kulübü 140. yılında Güney Afrika'da yeni başarılara hazırlanıyor

Dünyada kriket sporunun en popüler olduğu ülkelerden Güney Afrika'nın en eski kulüplerinden biri olan Osmanlı Kriket Kulübü, bu yıl 140. yılını kutlamanın ve üst lige yükselmenin heyecanını birlikte yaşıyor.

19. yüzyılın ikinci yarısında Güney Afrika'da açılan Osmanlı Müslüman okullarında yetişen gençler tarafından 1882'de kurulan kulüp, dünyada Müslümanlarca kurulan ilk profesyonel spor kulüplerinden biri olmasının yanı sıra ülkede "beyaz olmayanlar tarafından kurulmuş ilk kriket kulübü" olma özelliği taşıyor.

Osmanlı'nın adını takımlarının isminde, ay-yıldızını ambleminde 140 yıldır gururla taşıyan "Güney Afrikalı Osmanlılar", bu yıl yükseldikleri Batı Eyalet Premier Ligi'nde, güçlü rakipleri karşısında yeni başarılara imza atmaya hazırlanıyor.

Türkiye'nin yardımlarıyla yenilenen altyapı ve antrenman tesisleri, bölgede yaşayan çocuk ve gençlerin sporla tanışıp güvenli şekilde icra edebilmeleri için oldukça önemli bir fırsat sunuyor.

- Dünyanın en eski Müslüman kriket kulübü

Kulübün Genel Sekreteri Fareed Abrahams, kulübün Osmanlı'nın bölgeye gönderdiği İslam alimi Ebubekir Efendi'nin Cape Town'da kurduğu Osmanlı Müslüman Okulu öğrencilerince 1882'de kurulduğunu belirterek, "Hamdolsun 140 yıldır ismimizle ayaktayız." dedi.

Abrahams, Osmanlı Kriket Kulübünün ülkenin en eski kriket kulüplerinden biri olduğuna dikkati çekerek, "Geçmişte bu ülkede sporda da beyaz ve beyaz olmayan ayrımı vardı. Bu açıdan Güney Afrika'nın en eski beyaz olmayan spor kulübüyüz. Biz, krikete Pakistan'dan, Hindistan'dan önce başladık. Bu açıdan dünyanın en eski Müslüman kriket kulübü olduğumuzu da rahatlıkla söyleyebiliriz." diye konuştu.

Osmanlı Kriket Kulübü'nün 1948-1994 döneminde ülkeyi yöneten beyaz ırkçı apartheid rejiminin baskılarına rağmen kriketi domine ederek, Müslüman toplumunda direnişin sembollerinden biri haline geldiğini vurgulayan Abrahams, bu açıdan kulübün tarihi bir misyon taşıdığını söyledi.

Abrahams, kulübün bu misyonu çerçevesinde gençlerin ilmi ve ahlaki açıdan eğitimlerine verdikleri öneme işaret ederek, kulüp tesislerinin bir bölümünün bölgedeki Müslüman gençler için eğitim yuvası haline getirildiğini vurguladı.

Abrahams, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) sponsorluğunda yenilenen spor tesislerinin, kulübün son yıllarda yaşadığı yükselişe çok önemli katkılar sağladığını, bu tür yardımların geniş maddi imkanlara sahip güçlü rakipleri karşısında kendileri için hayati önem taşıdığını kaydetti.

- 140 yıldır "Osmanlı" adını yaşatan kulübe destek çağrısı

Kulüp menajeri Faeez Davids, bu tesislerde yetiştirdikleri güçlü altyapıyla gelecek yıllarda Güney Afrika'da kriketin önde gelen temsilcilerinden biri olmayı hedeflediklerini belirtti.

Bu sezon itibarıyla eyalet düzeyinde en üst ligde oynayacak olmanın sevinç ve heyecanını taşıdıklarını ifade eden Davids, ligdeki güçlü rakiplerine karşı sezon öncesi hazırlıklara başladıklarını aktardı.

Davids, takım olarak Osmanlı'nın ismini formalarında taşımanın gururunu yaşamakla kalmayıp şuurunu da kulübün değerlerinde yaşattıklarını belirterek, Türk taraftarları, 140 yıldır Osmanlı adını Güney Afrika kriketinde yaşatan kulübe destek olmaya çağırdı.

- "Kriketi, erkek kardeşlerim kadar iyi oynayabildiğimi söyleyebilirim"

Kulübün 19 yaşındaki genç yeteneklerinden Taahir Fredericks ise ailesinin 4 nesilden beri Osmanlı Kriket Kulübüne oyuncular yetiştirdiğini söyleyerek, "Büyükbabam bize her zaman Osmanlı'yı anlatırdı. Babam da bu takımın oyuncusuydu. Bu geleneği şimdi ben devam ettiriyorum." ifadesini kullandı.

Fredericks, 5 yaşından beri devam ettiği kriket sporunda Osmanlı forması taşımaktan duyduğu gurur ve mutluluğu dile getirerek, gelecekte bu forma altında profesyonel anlamda ulusal ve uluslararası başarılara imza atmayı hedeflediğini belirtti.

Kulübün kadın oyuncularından Saarah Fredericks, yaşadığı uzun süreli sakatlığın ardından tekrar sahalara dönmekten büyük memnuniyet duyduğunu belirterek, genç bir Osmanlı kadını olarak bu sporun kendisi için hiç de zor olmadığını kaydetti.

Kendisinin de erkek kardeşleriyle aile geleneğini sürdürmek ve "Osmanlı" adını yaşatmak adına küçük yaşlardan itibaren bu sporun içinde yer aldığını anlatan Fredericks, "Kriketi en az erkek kardeşlerim kadar iyi oynayabildiğimi söyleyebilirim." dedi.