Anadolu'yu Türklere yurt yapan büyük zafer: Malazgirt

Anadolu'yu Türklere yurt yapan büyük zafer: Malazgirt

Selçuklu Hükümdarı Sultan Muhammed Alparslan'ın, Türklere Anadolu'nun kapılarını açtığı 26 Ağustos 1071 Malazgirt Zaferi'nin 950. yıl dönümü, büyük zaferin ruhunun yeniden canlandırıldığı etkinliklere sahne olacak

Türklere Anadolu'nun kapılarının açıldığı 1071 Malazgirt Zaferi'nin 950. yıl dönümünde, tarih sayfalarında önemli bir yeri olan büyük zaferin ruhu yeniden yaşatılacak. Anma törenleri Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve binlerce katılımcıyla gerçekleştirilecek. Horasan Meliki Çağrı Bey'in son eşinden dünyaya gelen ve amcası Tuğrul Bey'in yerine 27 Nisan 1064'te Büyük Selçuklu Devleti'nin ikinci hükümdarı olan Sultan Muhammed Alparslan, 42 yaşında elde ettiği büyük başarıyla dünya tarihinin geleceğine yön verdi.

Sultan Alparslan'ın, Malazgirt'te 26 Ağustos 1071'de Bizans İmparatoru Romen Diyojen'in ordusuna karşı sayı olarak az ancak yürekli askerleriyle asırlarca konuşulacak taktiksel bir savaşla elde ettiği büyük başarı, 947'nci yıl dönümü kutlamalarıyla yeniden hafızalarda yerini alacak. Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın himayesinde ve katılımıyla Muş'un Malazgirt ilçesindeki "Malazgirt Meydan Muharebesi Tarihi Milli Parkı" ile Bitlis'in Ahlat ilçesinde gerçekleştirilecek etkinliklerde Malazgirt Zaferi'nin önemi anlatılacak.

DİN ALİMLERİNİN DE TAVSİYESİYLE MUHAREBE CUMA GÜNÜ BAŞLADI

Türklere Anadolu'nun kapılarını açan büyük zaferin komutanı Sultan Muhammed Alparslan, Selçuklu hükümdarı Çağrı Bey'in ikinci oğlu olarak 20 Ocak 1029'da dünyaya geldi. Babası ile amcası Tuğrul Bey'in vefatının ardından ortaya çıkan saltanat mücadelesinden gelip gelerek 27 Nisan 1064'te Selçuk Devleti'nin tahtına çıktı. Yönünü batıya çeviren Alparslan'ın ilk hedefi Bizans'ın idare ettiği Anadolu coğrafyası oldu. Bu amaçla ilk olarak kuzey sınır hattı olan Gürcistan ve batı sınır hattı olan Anadolu'ya seferler düzenledi. Kars ve Ani şehirlerini ele geçirerek Bizans'tan ilk toprağını aldı. Kazandığı topraklar ve sahip olduğu güçlü ordusuyla İslam dünyasında önemli bir yer edinen Sultan Alparslan, hilafet makamını taşıyan Abbasilerin de koruyuculuğunu üstlendi. Abbasi Halifesinin Fatımilere karşı 1070'te yardım talep etmesi üzerine Sultan Alparslan, ordusuyla Fatımilerin üzerine yürüdü. Alparslan'ın Mısır'a yöneleceği haberi üzerine Bizans ordusu, yaklaşık üç yıldır hazırlıklarını yaptığı doğu seferini başlattı. Bizans ordusunun taarruzunu öğrenen Alparslan, geri dönerek Suriye hattına doğru ilerleyişe geçti. Rey şehrinde konuşlanacağı duyumunu yayan Alparslan, Rey yerine Muş'a doğru hareket etti. Bizans ordusu Rey şehrine doğru ilerlerken, Sultan Alparslan Malazgirt Ovası'nda karargahını kurdu.

Alparslan, mahiyetindeki din alimlerinin de tavsiyesiyle muharebeyi cuma günü yapmaya karar verdi. Ordusuyla birlikte 26 Ağustos Cuma günü namaz kılıp dua eden Alparslan, namazın ardından Romen Diyojen komutasındaki Bizans ordusunun üzerine yürüdü.

Selçukluların "Turan" taktiğinin en başarılı örneğini uyguladığı savaşın ardından, Romen Diyojen daha fazla dayanamayıp yenilgiyi kabul etti ve bazı askerleriyle yaralı olarak esir alındı. Esir aldığı Diyojen'e gösterdiği hoşgörüyle de nam salan Alparslan, Barzam Kalesi kumandanı Yusuf Harizmi'nin bıçaklı saldırısına uğramasının ardından 24 Kasım 1072'de hayatını kaybetti. Sultan Alparslan, Türkmenistan'daki Merv şehrine defnedildi. Vasiyeti üzerine yerine oğlu Melikşah tahta geçti.

Tarihe "Anadolu'nun kapılarını Türklere açan sultan" olarak geçen Alparslan, tahtta kaldığı yıllar boyunca önemli seferlere imza attı. Büyük bir devlet adamı ve komutan olan Sultan Muhammed Alparslan, Abbasilerin de yardımına koşarak İslam dünyasının hamiliğini üstlendi.

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.