KONYA HABER
Konya
Parçalı az bulutlu
21°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
KONYA
00:00:00
İmsak vaktine kalan
Ara
BBN Haber Video Haber Osmanlı’ya karşı isyanın fitilini ateşleyen Çöl Şeytanı; Arabistanlı Lawrence

Osmanlı’ya karşı isyanın fitilini ateşleyen Çöl Şeytanı; Arabistanlı Lawrence

Thomas Edward Lawrence, I. Dünya Savaşı yıllarında Arapları Osmanlı Devleti'ne karşı ayaklandırmış ve Arap alemini Osmanlılardan ayırıp, İngiltere’nin sömürgesi haline getirmiştir

Okunma Süresi: 4 dk

Casuslar Kralı ya da Çöl Şeytanı olarak da bilinen Thomas Edward Lawrence, 16 Ağustos 1888 tarihinde İngiltere‘nin Kuzey Galler bölgesinde dünyaya geldi. Oxford Üniversitesi mezunu bir arkeologdur. 1916-1918 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu‘na karşı yürütülen Arap isyanında, İngiliz irtibat subayı olarak görev yaptı. Bu dönemde Arabistanlı Lawrence adıyla tanındı.

İngilizlerin Orta Doğu’ya yayılma siyaseti istikametindeki faaliyetlerine katılıp, 1910 yılında Türkiye‘ye geldi. Fırat Nehri kıyısında arkeolojik araştırmalar adı altında, Zeugma‘da kazı yaparak bilgiler topladı. Mezopotamya, Suriye, Filistin ve Mısır‘ı gezip, İslam adetlerini öğrendi. Daha sonra İngiltere'ye dönerek 1911 yılında Oxford’da doktorasını verdi. Ardından yeniden Orta Doğu’ya döndü. Adalet ve barışın hüküm sürdüğü bu topraklardaki Arapları, Osmanlı Devleti'ne karşı kandırıp kışkırttı. Arapların bir çoğu, Osmanlı ve Avrupalı devletlerin hakimiyetine karşı verdikleri özgürlük mücadelesine katkılarından dolayı(!) onu bir halk kahramanı olarak kabul etmektedirler. Elbette İngilizler de Lawrence'ı büyük savaş kahramanlarından biri olarak kabul etmektedirler. Lawrence, yaşadığı bu dönemi, 1926 tarihli ''Bilgeliğin Yedi Sütunu'' (Seven Pillars of Wisdom) adlı otobiyografik eserinde anlatmıştır. Kitabında gerçekle hayali karıştırmaktan zevk aldığı aşikardır. Kitabında süslü bir anlatımla dile getirdiği iddiaların bir kısmı sonradan yalanlanmış ve aksi ispat edilmiştir. Türkler hakkında küçük düşürücü bir dil kullanmış, hatta tecavüze uğradığını iddia etmiştir. Daha sonradan bu iddia da yalanlanmış ve çürütülmüştür.

Thomas Edward Lawrence, I. Dünya Savaşı başladığında İngiliz ordusunda yüzbaşı rütbesiyle görev aldı. İlk tayin yeri olan Kahire‘de İngiliz Askeri Haberalma Servisi için çalıştı. Ekim 1916’da, Arap milli faaliyetlerini rapor etmesi için çöle gönderildi. Vazifesi, İttifak Devletleri safında harbe sokulan Osmanlı Devleti hakimiyetindeki Arap ülkelerinde isyan çıkartmaktı.

Yüzyıllardır Osmanlı hakimiyetinde huzur ve barış içinde yaşayan Araplara, kavmiyetçiliğin dini bağlardan daha önemli olduğu propagandasını yaptı. Arap liderleriyle görüşüp, onları Osmanlı Devleti'ne karşı isyana teşvik etti. Mekke şerifi Hüseyin bin Ali’nin oğlu Emir Faysal komutasındaki düzensiz birliklerle birlikte Osmanlı ordusuna karşı gerilla mücadelesi verdi. Arapları, Medine‘deki Osmanlı muhafız birliklerini şehirden çıkarmamaları konusunda ikna etti. Abdülaziz bin Sü’ud’a, İngiltere’den büyük miktarda para, silah, cephane, teçhizat ve levazım malzemesi sağladı. Böylece Araplar, Türk kuvvetlerinin Hicaz’a malzeme getiren Hicaz demiryoluna yaptıkları saldırılara ağırlık verebildiler. Osmanlı askerleri de hem şehri hem de demiryolunu savunmak ve tamir etmek zorunda kalarak oyalandılar. Lawrence, Akaba ve Şam’ın işgalinde önemli rol aldı. İsyancı Arapları Yemen, Filistin ve Irak cephelerinde İngilizlerin safında yer aldırttı.

Araplarla geçirdiği süre zarfında, gelenek ve yaşantılarına adapte oldu. Deve ile seyahat edip, sıkı bir dostluk kurduğu Prens Faysal’ın hediye ettiği yerel kıyafetleri giymeye alıştı. Arap alemini Osmanlılardan ayırıp, İngiltere’nin sömürgesi haline getirdi. I. Dünya Savaşı’nın sonlarında İngiliz hükümetini, Arapların bağımsızlığının İngilizlerin yararına olduğuna ikna etti. Lawrence, 1918’de savaş muhabiri Lowell Thomas’ın belgesel film ve fotoğraflar çekmesine yardımcı oldu. Savaştan sonra bu belge niteliğindeki fotoğraf ve filmlerle dünya turuna çıkan Lowell Thomas, oldukça yüksek kazançlar elde etti. Lowell Thomas'ın Lawrence'ı büyük bir kahraman gibi göstermesi, Lawrence'ın da kendi anılarında bölgede daha önceden yüzlerce İngiliz ajanı tarafından yapılmış birçok şeyi kendine mal etmesi Lawrence'ın hak etmediği bir üne kavuşmasını sağladı.

Lawrence, Osmanlı Devleti'nin yıkılmasından sonra vazifesini tamamlamış olarak İngiltere’ye döndü. Birkaç kere adını değiştirdi. John Hume Ross adıyla İngiliz Hava Kuvvetlerine girdi. Casus olduğu anlaşılınca buradan uzaklaştırıldı. Thomas Edward Shaw adıyla önce tank birliklerinde, ardından yeniden Hava Kuvvetlerinde görev aldı. “Bilgeliğin Yedi Sütunu” (Seven Pillars of Wisdom)adlı kitabından başka Çölde İsyan, Darphane adlı kitaplarını ve mektuplarını yayınladı. 26 Şubat 1935 tarihinde İngiliz ordusundan emekli olan Lawrence, Dorsetshire'da motosiklet kazası sonucu ağır yaralanıp 6 gün sonra 19 Mayıs 1935 günü 46 yaşında öldü. Kaza yaptığı yol kenarındaki yer, küçük bir anma ile işaretlenmiştir. Naaşı Eric Kennington tarafından St Paul Katedralinin kilise mahzenine yerleştirilmiştir. (TARKAN KALELİ)

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *