Doktor gibi randevuyla çalışıyorlardı, bugün meslek bitme noktasına geldi

Geçmiş yıllarda işlerin randevuyla olduğunu terzi, vatandaşların kendilerine doktora geliyormuş gibi randevu aldığını ve bedenlerine göre özel ölçülerle takım elbise diktirdiğini anlattı.
Edirne’de ilkokulu bitirdikten sonra 13 yaşında hevesle terziliğe başlayan ve 60 yıldır mesleğini ilk rağmen ilk günkü aşkla sürdüren 73 yaşındaki Erdoğan Bulut, her sabah erkenden açtığı iş yerinde müşterilerin getirdiği elbiselerin tamirini yapıp, sipariş aldığı giysileri dikiyor. İlerleyen yaşına rağmen sabah erken saatlerde dükkanını açan ve müşterilerinin taleplerini en iyi şekilde karşılamaya çalışan Bulut, aşığı olduğu mesleğini eskisi gibi rağbet olmasa da ilk günkü heyecanla sürdürüyor.
Yıllarını mesleğine adayan Edirne’nin en eski terzilerinden Bulut, hazır giyim sektörünün gelişmesiyle kişiye özel dikim işlerinin artık kalmadığını üzüntüyle belirterek, terziliğin artık tamirciliğe döndüğünü vurguladı. Geçmiş yıllarda terzilerde işlerin randevuyla olduğunu anlatan Bulut, vatandaşların kendilerine doktor gibi randevu alıp kendi bedenlerine göre özel ölçülerle takım elbise diktirdiğini anlattı.

"Müşteri geldiği zaman bizden randevu alırdı"
Okulu bitirdikten sonra ustasının yanında çalışmaya başladığını söyleyen Bulut, "Okulu bitirdikten sonra ustamın yanında çalışmaya başladım. Elimiz dikiş dikmeye daha elverişli olması için 20 gün boyunca boş iğne çektik. Aşama aşama ayaklı makinalarda antrenman yapmaya başladık. Ufak ufak düğme dikme gibi işler yapmaya başladık. Yıllar geçtikçe pantolon dikmesini öğrendik. Geçmiş yıllarda hep özel dikim işler yapılıyordu. Konfeksiyon giysileri bu kadar çok yoktu. Bayramlar yaklaştığı zamanlar sabahlara kadar çalışıyorduk. Müşteri geldiği zaman bizden randevu alırdı. Randevu defterimize bakıp tarih ve saat belirledik. Belirlenen tarihte müşteri 1’inci provaya, 10 gün sonra 2’nci provaya daha sonra 3’üncü provaya gelir elbisesini teslim ederdik. İşler çok yoğundu. Sektör değişince işlerimiz yeniden tamirciliğe döndü" dedi.