BBN Haber'in “Konya 2026 Görünümü” araştırması, Konyalı vatandaşların yeni yıla temkinli ve gerçekçi bir yaklaşımla hazırlandığını ortaya çıkardı.
2026 Ekonomik beklentilerde "gerçekçi denge"
Konya sanayii, küresel ve yerel ekonomiye dair beklentilerinde temkinli bir gerçekçilik sergiliyor. Katılımcıların yaklaşık yarısı (yüzde 49), dünya ekonomisinin bir miktar daha yavaşlayacağını öngörürken, Türkiye ekonomisi için bu beklenti yüzde 51 civarında seyrediyor. Beklentiler üzerindeki ana etken, jeopolitik gelişmeler olarak öne çıkıyor. Katılımcıların yüzde 59,6’sı, uluslararası politikadaki büyük dönüşümlerin hem global hem de yerel piyasaları etkileyebileceği görüşünde. Benzer şekilde, Rusya-Ukrayna savaşının yakın gelecekte sona ermeyeceğini düşünenlerin oranı da yüzde 45,8 ile, uzayan belirsizliklerin piyasa üzerindeki baskısını gösteriyor.
Vatandaşın 2026 yılında yeni rotası
2026 yılı için vatandaşın öncelikleri yeniden şekilleniyor. "Büyüme" hedefleri ertelenmiş değil, stratejik olarak bir sonraki faza bırakılmış durumda. Katılımcıların yarısı (%50), önümüzdeki yılın en büyük önceliğini "mevcut değerleri ve cebindeki parayı veya birikimini korumak" olarak belirledi.
Vatandaşların genel duruşu ise oldukça bildik: Ezici bir çoğunluk (%68,8), ya"fırsatları değerlendirmek üzere tetikte bekleme" ya da "istikrarlı ve temkinli duruşu sürdürme" yaklaşımını benimsiyor. Yanı sıra, yetenekli çalışanları elde tutma konusundaki özgüven düzeyinde 2025'e kıyasla görülen düşüş (22 puan), vatandaş ev yönetimine daha fazla odaklanması gerektiğini ortaya koyuyor. Bu durum, yalnızca şahsi ve ev yönetiminde finansal risklerin değil, yeteneklerin kurumlarda kalıcılığının da öncelikli gündem maddesi haline geldiğine işaret ediyor.
Altın güvenilir bir sığınak mı?
Bireysel hedeflerde "daha iyi bir gelir elde etme" isteği (%56,3) ilk sırada yer alırken, özellikle iş insanlarının kişisel birikimlerini yönlendirdiği adres tanıdık. Her iki katılımcıdan biri (%50), 2026 yılındaki yatırım tercihi olarak güvenli liman olan altını işaret ediyor. Bu tercih, piyasalardaki öngörülebilirlik arayışının bir yansıması olarak okunabilir. Raporda ayrıca; yaygın yoksulluk endişesi, finansmana erişimdeki zorluklar ve döviz kurlarındaki hareketlilik gibi konular, iş dünyasının ana risk başlıkları olarak üst sıralarda yer buluyor.