KONYA HABER
Konya
Kapalı
6°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,8174 %0
50,4203 %0.05
10.006,53 % 0,17
Ara
BBN Haber Yaşam Uyumsuzluk yaşamı etkiliyor mu: Mevsimler kafasına göre takılıyor

Uyumsuzluk yaşamı etkiliyor mu: Mevsimler kafasına göre takılıyor

Mevsimler senkronize değil... Bilim insanları, Dünya’nın mevsimlerinin sanıldığı kadar düzenli ve senkronize olmadığını ortaya koydu. İşte detaylar...

KAYNAK: BBN
Okunma Süresi: 3 dk

Bilim insanları da şaşkın… Kaliforniya Üniversitesi Berkeley’den araştırmacılar, 20 yıllık uydu verilerini analiz ederek ilkbahar, yaz, sonbahar ve kışın gezegen genelinde şaşırtıcı biçimde uyumsuz yaşandığını tespit etti.

MeVSİMLER UYUMSUZ

Yeni araştırmaya göre, aynı yarımkürede yer almak, benzer yükseklikte bulunmak ya da aynı enlem üzerinde olmak, iki bölgenin mevsimleri aynı anda yaşadığı anlamına gelmiyor. Hatta yan yana bulunan bölgeler bile tamamen farklı iklim ve ekolojik döngülere sahip olabiliyor. Bilim insanları bu durumu, doğanın kendi “görünmez zaman dilimleri” oluşturmasına benzetiyor.

Bu bilimsel çalışmanın başyazarı biyocoğrafyacı Drew Terasaki Hart, mevsimselliğin basit bir döngü olarak görülmemesi gerektiğini vurguluyor. Hart’a göre doğanın takvimi son derece karmaşık ve bu karmaşıklık, özellikle farklı mevsim ritimlerinin iç içe geçtiği bölgelerde ekoloji ve evrim üzerinde derin etkiler yaratıyor.

uyumsuz bölgeler

Aynı araştırma kapsamında hazırlanan yeni küresel harita, kara ekosistemlerinin mevsimsel zamanlamasını bugüne kadarki en kapsamlı şekilde ortaya koyuyor. Harita, mevsimlerin en çok “uyumsuz” olduğu bölgelerin aynı zamanda biyolojik çeşitlilik açısından zengin sıcak noktalar olduğunu gösteriyor. Bu durum tesadüf değil; çünkü değişken hava ve mevsim koşulları, habitat içinde daha fazla çeşitliliği tetikleyebiliyor.

Örneğin, komşu iki habitatta besin kaynaklarının yılın farklı zamanlarında ortaya çıkması, bitki ve hayvan türlerinin farklı evrimsel yollar izlemesine yol açabiliyor. Aynı tür, bir bölgede üreme dönemine daha erken ya da daha geç girerse, bu durum zamanla türlerin birbirinden ayrılmasına ve hatta yeni türlerin ortaya çıkmasına neden olabiliyor.

Aynı araştırmada dikkat çekici örneklerden biri ABD’nin Arizona eyaletindeki Phoenix ve Tucson kentleri oldu. Aralarında yalnızca 160 kilometre bulunan bu iki şehir, tamamen farklı mevsim ritimlerine sahip. Tucson yaz musonlarında yoğun yağış alırken, Phoenix’te yağışların büyük bölümü kış aylarında görülüyor. Bu fark, şehirlerin ekosistemlerini de belirgin biçimde şekillendiriyor.

Yine aynı çalışma ayrıca Akdeniz ikliminin görüldüğü beş bölgeyi mercek altına aldı. Kaliforniya, Şili, Güney Afrika, Güney Avustralya ve Akdeniz Havzası’nda ormanların büyüme döngülerinin, diğer ekosistemlere kıyasla yaklaşık iki ay gecikmeli zirveye ulaştığı tespit edildi.

UYUMSUZLUK TARIMDA HİSSEDİLİYOR

Keşfedilen bu uyumsuzluk, tarımda da net biçimde görülüyor. Araştırma, Kolombiya’daki kahve hasadı takviminin neden bu kadar karmaşık olduğunu da açıklıyor. Ülkede dağlarla ayrılan ve yalnızca bir günlük mesafede bulunan kahve çiftlikleri, mevsimsel döngüler açısından neredeyse farklı yarımkürelerdeymiş gibi davranabiliyor.

Bilim insanları, günümüzde iklim ve ekolojiye dair pek çok tahminin, mevsimleri basit ve evrensel kabul eden modellere dayandığını belirtiyor. Ancak iklim krizinin gezegen ve insan sağlığı üzerindeki gerçek etkilerini anlayabilmek için, yakın bölgeler arasındaki ince mevsim farklarının bile hesaba katılması gerektiği vurgulanıyor.

Terasaki Hart’a göre bu yeni bakış açısı yalnızca iklim bilimi ve koruma çalışmaları için değil; tarım, biyolojik çeşitlilik ve hatta salgın hastalıkların yayılımı gibi alanlar için de önemli sonuçlar doğurabilir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *