Torosların uzantısı olan Anamas Dağları eşsiz göl ve dağ manzarası, bitki örtüsü, yaban yaşamı ve geleneksel köy ve kasabaları ziyaretçilerine ruhsal ve bedensel şifa hediye ediyor.
Doğa harikası belde
Yaylalar kenti Konya ziyaretçilerine eşsiz güzellikler sunuyor. Beyşehir Gölü ile Eğirdir Gölü arasında, kuzeybatı güneydoğu yönünde uzanan Anamas dağları ziyaretçilerine yepyeni deneyimler sunuyor.
Konya yaylaları ruhsal ve bedensel şifa dağıtıyor
Batı Toroslar grubunda yer alan Anamas Dağ silsilesi, Beyşehir Gölü Havzası’nı kuzey ve batı yönlerinden çevreleniyor.
Söylenceye göre, zirveye adını veren güller erenlerden sayılan bir dede tarafından dikildi ve burası zamanla “Dedegül” adını aldı.
Dağ çevresinde birçok farklı iklim alanlarının varlığı nedeniyle yöre, bitki türleri bakımından da büyük zengin.
Anamas Dağları 2.000 m. yüksekliğe kadar ormanlarla kaplı.
Dağlarda yoğun olarak karaçam, ladin, kızılçam, ardıç, köknar ve meşe ormanları bulunmakta, burası Türkiye'nin önemli oksijen yani şifa merkezleri arasında gösteriliyor.
Kadim yörüklerin mekanı
Anamaslar üç ilin sınırları dâhilinde hayvancılıkla geçinen Yörüklerin vazgeçilmez yaylakları.
Bilindiği kadarı ile Hacı İsalı, Eski Yörük, Töngüşlü, Çakal, Karakoyunlu Saçı Karalı (Hayta), Yörükleri Anamas yaylalarına çıkarken, Çoşlu (Honamlı), Tırtar (Honamlı) ve Manavlı Yörükleri Seydişehir ve Beyşehir sınırlarında yaylarlar. Karahacılı Aşireti ise daha çok Emeredin, Dumanlı ve Dedegöl Dağları ve eteklerini yaylak olarak kullanılıyor.
Rota zirve
Anamas Dağı, 2.998 m. zirvesi ve birkaç yoldan zirveye ulaşabilme özelliği ile amatör dağcılar, dağ yürüyüşçüleri ve doğaseverler için oldukça uygun.
İsteyen herkes, doğru rota, ekip ve malzemeyle zirve tırmanışını gerçekleştirebiliyor.
Efsane ve hikâyelerinin yanı sıra Anamaslar, Beyşehir Gölü’nün manzarası, karaçam, sedir ağaçları, onlarca kekik türü, “Dedegülü” ve “Karagölü” gibi çekicilikleri ile doğa ve fotoğraf severlere eşsiz deneyimler sunmakla kalmıyor aynı zamanda sağlıklı bir zaman da hediye gediyor.
