PROFESYONEL AŞK
Önce insanın, etkileşimlerin iklimi değişir.
Küresel ısınmadan önce kalp soğur. Kalbi soğuyanın savaşı biter.
Doğadan önce insanın duygu ve düşünceleri çölleşir.
Sonra kuraklığın doğası hüküm sürmeye başlar, yeryüzünde, her yerde, herkeste.
Aşk da dâhil ilişkiler profesyonelleşmiştir. Bu iklim değişikliğinin ve sonucu olan kuraklığın ta kendisidir.
Birbirimize attığımız kırıntılarla yaşamaya başladık.
Kazan kazan! Etkileşimlerde bir manipülasyon tekniğidir.
Etkileşimler karşılıklı KAZAN KAZAN biçiminde kazanmayı vahşileştiren bir fenomene bağlanmıştır. Kazan kazan mantığı kazanmayı mantıksız ve çekilmez hale getirmiştir.
İlişkiler, harika sevinçler kadar muhteşem kaybedişler, kalp kırıklıkları, kederler üzerine de kuruludur.
Çok parası olanın parayı sorun etmemesi gibi her zaman kazanan olmak kazanmayı değersizleştirir.
Üzülmeyi çıkardığınızda HAYATTA GERİDE BİR şey kalmaz.
“İkimiz” arasındaki ilişki artık bir piyasa ekonomisine dönüşmüştür. ALGÜLÜM, VERGÜLÜM.
Her etkileşimde piyasa kuralları geçerlidir. Kazan kazan mantığı sakil bir zaferin iki kişiye bulaşması ve iki kişiyi hastalanmasından başka bir şey değildir.
Kazan kazan etkileşimi kendi ekonomisini de oluşturmuştur. Sürekli kazanmanın kursları, terapileri, bunlar can sıkıcı hal aldığında antidepresanlar vesaire vesaire.
Piyasa her şeyi parçalar. Artık hiper neo liberal piyasanın değeri kendi başına hiçbir değeri olmayan, kendi başına hiçbir şey yapamayan ve daha ilerisi bir hiç olan, tamamen atomize olmuş bireydir.
Buradan sonrası kesinlikle BİR GERİ dönüştür. Neye ve nereye? Kazanı kaybedeni olan, üzülmenin de var olduğu, bir başlangıç olarak profesyonel olmayan aşka.
Geri düğümüzde bazı şeyleri bulamasak da…
Uzun lafın kısası olmaz: İyi bir arkadaşın yerini antidepresanlar tutsaydı antidepresan olmazdı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.