KONYA HABER
Konya
Açık
17°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,3203 %0,24
48,7869 %0,45
4.855,94 % -0,02
Ara

Kırılan Sessizlik

YAYINLAMA:

Gece yarısını biraz geçmişti. Şehrin üzerine serilen karanlık, sessizliği de beraberinde getirmişti. Sokak lambalarının soluk ışığında, yorgun günün izleri kayboluyordu. İnsanlar çoktan yataklarına çekilmiş, yeni günün getireceklerinden habersizdi. Sonra bir uğultu duyuldu. Önce derinden gelen, hafif bir titreşim gibiydi. Ardından camlar zangırdadı, dolap kapakları açıldı, duvarlar sarsıldı. Birkaç saniye içinde şehir, şiddetli bir depremle altüst oldu. Beton bloklar çöküyor, demir çubuklar bükülüyor, insanların çığlıkları gecenin sessizliğini yırtıyordu. Elif, yatakta doğrulduğu anda tavandaki avizenin sallandığını gördü. Annesi ve babası odasına koşmadan önce, güçlü bir sarsıntıyla duvarlar yarıldı, kapılar kapanıp açıldı. Küçük kardeşi Eren’in sesi duyuluyordu, ağlıyordu ama sesi giderek zayıflıyordu. Elif, yatağından kalkıp ona ulaşmaya çalışırken bir anda yer kaydı ve her şey karardı. Gözlerini açtığında, etrafı toz bulutuyla kaplıydı. Başına düşen beton parçası yüzünden alnından kan süzülüyordu. Kıpırdamak istedi ama bacakları molozların altındaydı. Karanlığın içinde, kardeşinin sesini aradı. “Eren!” diye bağırdı ama cevap alamadı. Dışarıdan siren sesleri geliyordu. Kurtarma ekipleri çoktan yola çıkmıştı ama saatler, günler sürebilirdi. Elif nefes almaya çalıştı, içi daralıyordu. O an, elinin altında bir hareket hissetti. Küçük bir el… Eren’in eliydi. Hâlâ hayattaydı.

“Elif… Çok korkuyorum,” diye fısıldadı kardeşi.

“Elini bırakma,” dedi Elif, tüm korkusuna rağmen. “Bizi bulacaklar.”

Saatler geçti. Beton yığınlarının arasından gelen kazma sesleri umut getirdi. Kurtarma ekibinin güçlü elleri, ışıkları ve sesleri yaklaştıkça Elif ve Eren’in gözlerinden yaşlar süzüldü. Gün ışığına çıktıklarında, dünya eskisinden çok farklıydı. Ama bir şey değişmemişti: Birbirlerine olan bağlılıkları.

O gece şehir yıkılmıştı ama içlerindeki umut ayakta kalmıştı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *