Konyaspor'da bir dönem kapanmıştı. Her son yeni bir başlangıç derler ya, Fatih Özgökçen ile kapanan dönem Ömer Korkmaz ile de açıldı. Eğri oturup doğru konuşmak gerekirse son günlerde öyle bir buhran içerisine giren Konyaspor'da bu değişiklik nerden bakılırsa bakılsın ilaç gibi geleceği kanaatindeydim. Şöyle ki; takımları yaşatan, uzun ömürlü olması kılan bazı bileşenler vardır ki kulübün mali yapısı ile taraftar belki de bu bileşenlerin en başında yer alır. Özgökçen de seçildiği günden sonra duruşuyla, diksiyonuyla, güleryüzüyle, bilgi ve becerisiyle camianın takdirini kısa sürede kazanmıştı ki süreç hep böyle ilerlemedi. Mali anlamda zaten ipek ipligine bağlı Konyaspor nedeni ne olursa olsun yerinde sayamadığı gibi aksine geriye doğru gitti. Elbette bunun haklı, savunulacak tarafları da vardır ama elinizi taşın altına koyduğunuzda bahane üretemezsiniz. Şayet bahanelerinizi meşrulaştırmak isterseniz, mali anlamda rahat nefes alamadığınız bu günlerde kendinizi de gerçekten çok iyi ifade etmeniz gerekiyor. Sizin kendinizi anlatamadığınız bir iletişim şeklini benimserseniz ki fişi kendiniz çekmiş olursunuz. Kanaatimce de Konyaspor'un günümüz şartlarında içinde olduğu bu durumun kırılma noktası da İlhan Palut olmuştur. Özgökçen: "İlhan Palut ile iletişimimiz ve istişarelerimiz zayıflamıştı. Gençlere yeterince şans veremedi. Yedek kulübesine tam olarak hakim olamadı." derken geleceği okuyamadan da bir nebze kendi sonunu hazırladı. Kulüp olarak "Kan Değişimi" olarak adlandırılan bu ayrılık nerdeyse aynı gerekçeyle Özgökçen'in Konyaspor kariyerine son noktayı koymasına vesile olmuştu. Ya şimdi? Camianın da haklı olarak kendisine yaptığı mobing sonrasında istifa etti ve bu günlerde rahat nefes alıyordur eminim ama malesef Konyaspor'a gönül vermiş bu taraftar için bunu söylemek mümkün görünmüyor. Son bir haftada önce Galatasaray mağlubiyeti, ardından Fenerbahçe hezimeti ve şimdi de ligin dibine volta atmış İstanbulspor karsısında ki oyun ile tüm heyecanımızı kaybetmiş bulunmaktayız. Üç maç kazansak elbette başka şeyleri konuşuyor olacağız ama biz son deplasmandan bir puanı bile şans eseri aldık geldik desem yeridir. Elde avuçta dağılmış bir Konyaspor var ve onu toplamak adına bizzat kendisi koşturan, yoğun çaba harcayan bir başkan da var. Nokta atışı transfer yapman gerekiyor ama öncesinde yaptığın bu transferi değerlendirecek hocaya da ihtiyacın var. O tazminat istedi, diğeri uzun sözleşmeye imzaya atarım, beriki ailesini ikna edemedim derken dümene Fahridin Ömerovıc getirildi. Evet, mevcut şartlar içerisinde tabiri caizse bir kumar oynanmak da zorunda ve yeni bir rota oluşturup yola çıkıldı. Köşeye başlarken "Son günlerde öyle bir buhran içerisine giren Konyaspor'da bu değişiklik nerden bakılırsa bakılsın ilaç gibi geleceği kanaatindeydim." demiştim. İlaç, faydasını gösterecek mi hep birlikte izleyip göreceğiz. Gazamız hayr olsun.