Dünyada her şeyin bir karşılığı vardır ama annenin sevgisinin bir bedeli, bir ölçüsü, bir eşi benzeri yoktur. Hayatımızın ilk nefesinden itibaren bizi sarıp sarmalayan, düşerken kaldıran, başarılarımızla gururlanan, kayıplarımızda gözyaşımıza ortak olan bir varlıktır o: Anne.

Bir anne, sadece çocuk doğurmaz; bir hayat, bir karakter, bir vicdan da doğurur. Kimi zaman susarak, kimi zaman bir bakışla öğüt verir. Yorgunluktan beli bükülse de "iyiyim" der. Kendini hep ikinci plana atar ama bizim için hep en önde durur. İşte bu yüzden, "cennet anaların ayakları altındadır" sözü, sadece dini bir öğreti değil, derin bir hayat gerçeğidir.

Anneler Günü’nde ya da özel günlerde annelere çiçekler, hediyeler veriyoruz ama aslında onların en çok ihtiyacı olan şey sevgimizi göstermek. Bir sarılma, bir telefon, birkaç dakikalık içten bir sohbet bile bir annenin kalbini ısıtmaya yeter. Çünkü anneler küçük şeylerle mutlu olur; yeter ki samimi olsun.

Ve ne acıdır ki bazı sevgiler, bazı değerler, yitirilince daha çok anlaşılır. Bu yüzden annesi hayatta olanlar, her anın kıymetini bilsin. Çünkü bir gün o ses sustuğunda, eksik kalan her kelime, içimizde bir ukde gibi kalır.

Bir toplumun temel taşı ailedir, ailenin kalbi ise annedir. Kadına değer veren, annesini baş tacı eden toplumlar güçlüdür, merhametlidir, geleceğe güvenle bakar. Bu yüzden, sadece anneler gününde değil, her gün annelere hak ettikleri saygı ve sevgiyi göstermeliyiz.

Anne, en sıcak kucak, en içten dua, en gerçek sevgidir. Bu dünyadaki en güzel varlıktır. Kimi zaman bir fotoğrafta, kimi zaman bir anıda, kimi zaman da yanımızda ellerimizi sımsıkı tutarken bize varlığını hissettirir.

Bugün annenizi arayın. Yanınızdaysa sımsıkı sarılın. Hayatta değilse, ona sevginizi dualarınızla gönderin. Çünkü bir anne hiçbir zaman unutulmaz, sadece özlenir...