Hümeyra KARADAĞ

Hümeyra KARADAĞ

10 peygambere verilen 10 ihsan ve aşure

10 peygambere verilen 10 ihsan ve aşure

Bugünlerde evlerimizin hatta kimi işyerlerinin mutfaklarında tatlı bir telaş var. Aşure kazanları kaynamakta çünkü anlamı itibarı ile onuncu demek olan aşure adını sadece Hz. Nuh’un tufandan muharrem ayının 10.gününde kurtulmuş olmasından almaz. Hadis alimlerine göre aşure gününe bu ismin verilmesinin hikmeti Allah’ın aynı gün 10 peygamberine, 10 değişik ikram ve ihsanda bulunmasıymış. Bu yüzden bereketi tadı ve şifasından dolayı aşure pişirilir ve tüm eşe dosta dağıtılır.

Aşurenin iki boyutu vardır. Birinci Boyutu: Muharrem ayının konumu, kutsallığı ve onuncu günü olan aşure gününde meydana geldiğine inanılan önemli olaylar ve dolayısıyla da ibadet yönüdür. Hz. Ömer dönemine kadar Arapların, düzenli bir tarih belirleme sistemine sahip olmadıkları bilinmektedir. Fil vakası gibi bazı olayları ölçü olarak benimsemiş ve kullanmışlardı. Hz. Ömer devrinde, Hz. Peygamber’in Mekke’den Medine’ye hicret ettiği yıl, İslâmî takvimin başlangıç yılı yani Hicri birinci yıl olarak, Muharrem ayı da bu takvimin ilk ayı olarak kabul edildi. Dolayısıyla Hicrî tarih,

Hz. Muhammed (s.a.s.)’ in Mekke’den Medine’ye göç edişi ile başlamıştır. (Miladi 622).Kameri yıl On iki ay, Üç yüz elli beş gündür. Zira kameri yılda güneşin değil ayın hareketleri esas alınmaktadır. Muharrem ayı, kameri yılın ilk ayıdır.

Aşure günü ise Muharrem ayının onuncu günüdür. Bu günün kutsal bir gün olduğu inancı oldukça eskidir. Muharrem ayında ve özelliklede aşure gününde tarih boyunca birçok önemli hadisenin yaşandığına inanılmaktadır. Bu hadiselerden bazıları şunlardır.

•Hz. Âdem'in tövbesinin kabûl olması,

• Hz. İsâ'nın doğumu ve ölümden kurtulup, diri olarak göğe çıkarılması Aşure günü oldu.

• Hz. Nuh'un tufandan kurtulması,

• Hz. Yûnus'un balığın karnından çıkması,

•Hz. Yakup’un oğlu Hz. Yusuf'a kavuşması, Hz. Yusuf'un kuyudan çıkması

• Hz. İdris'in göğe çıkarılması,

• Hz. Süleyman (a.s.)'a saltanat verilmesi,

• Hz. Musa'nın Kızıldeniz'i geçmesi ve Firavun'un helak olması,

• Hz. Eyyûb'un hastalıktan kurtulması,

• Hz. İbrahim (a.s.)'in dünyaya gelmesi ve ateşten kurtulması

• Hz. Musa (a.s.)'nın Firavun'un şerrinden kurtulması

• Hz. Hüseyin (r.a.)'in şehid edilmesi

İkinci boyutu ise; aşure gününde yapılan aşure tatlısıdır. Aşure gününde aşure yemeğinin yapılmasında esas teşkil eden hadise ise şöyle anlatılır: Hz. Nuh (a.s.)beraberlerindekilerle gemiden Aşure günü indi. O gün Allah’a şükür etme amacıyla oruç tuttu ve beraberindekilere de oruç tutmalarını emretti. İnanışa göre Hz. Nuh ve beraberindekilerin tufan boyunca tükettikleri azıklarından artmış olanları topladılar. Her kes yanında kalan yiyeceği getirdi. Birisi bir avuç buğday, diğeri bir avuç nohut vb. getirdi. Yedi çeşit hububat ile Hz. Nuh (a.s.)onlara yemek pişirdi ve insanlara dağıttı.

İnsanlar bunu Aşure günleri için adet edindiler. Bu adet edinme günümüze kadar gelmiştir. Hiçbir şekilde bir kutsallığı olmayan aşure tatlısı sadece bir ikram ve bir gelenek olarak kabul edilmelidir. Mutlaka bir kutsiyet kazandırılacaksa sadece İslamiyet’te insanların birbirine ikramda bulunmalarının fazileti çerçevesinde değerlendirilebilir. Biz Aşureyi organoleptik(duyu organlarımızı etkileme yeteneği ), gastronomi ve diyetetik(beslenme bilimi) açıdan değerlendirebiliriz. Bu açıdan bakıldığında güzel, lezzetli ve besleyici değeri oldukça yüksektir. Şimdiden yapanların eline sağlık, yiyenlere de Afiyet-i şifa olsu

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hümeyra KARADAĞ Arşivi