Osmanlı’dan miras gelenek; Askıda ekmek
İnsanoğlunun bilinen en eski gıda maddelerinden olan buğday, zahmetli bir yolculuğun ardından sofralarımıza ekmek olarak gelmektedir. En önemli temel ihtiyaç gıdalarından olan ekmek, hemen hemen her sofrada yemeklerin yanında yerini alır.
Alım gücü olarak bakıldığında ise çoğu gıdaya göre daha kolaydır ekmek almak. Bazı insanlar için ekmeğin fiyatı önemli değildir, istediği kadarını rahatlıkla alabilir. Ama öyle zor durumda olan insanlar vardır ki, onlar 1 ekmeğin fiyatını çıkarmakta zorluk çeker…
Son günlerde çokça görmüşünüzdür, İstanbul’da yaşanan “Halk Ekmek” haberlerini.
Halk Ekmek büfelerinde ekmeğin %50 daha ucuza satılmasıyla metrelerce oluşan kuyruklar var. İstanbul’un nezih semtlerinde dahi Halk Ekmek büfelerindeki daha ucuza satılan ekmeğe ilgi çok…
Aslında buradan şunu anlıyoruz;
Ülkemizde en nezih semtlerde en gelişmiş şehirlerde bile yardıma muhtaç, zorluk çeken, ihtiyaç sahibi o kadar çok insanımız var ki…
Belki de hepimizin mahallesinde, sokağında ekmeği zor alan hatta alamayan komşularımız var.
Bizim milletimiz şimdi olduğu gibi tarihte de iyilikleriyle, yardımseverlikleriyle bilinmiştir. Atalarımız geçmişte, her eve her sofraya ekmek girebilmesi için herkesin karnını doyurabilmesi için harikulade bir çözüm düşünmüşler :
Askıda Ekmek !
Hayırseverler mahallelerindeki ekmek fırınından kendileri için ekmek alırken fazladan ekmek parası öderlermiş. Bunun üzerine fırın sahibi bir askıya o ekmekleri koyar, ihtiyaç sahipleri de sadece ihtiyacı kadar ekmeği oradan ücretsiz bir şekilde alıp karnını doyururmuş. Böylelikle veren el ile alan el birbirini görmez, mahalledeki ihtiyaç sahibi, hayırsever komşusuna mahcup olmazmış…
Osmanlı zamanında çok yaygın olan bu gelenek zamanla unutuldu fakat hala bu geleneği sürdüren mahalleler, fırınlar var.
Evet belki bu geleneği artık her mahallede olan süpermarket zincirlerinde sürdüremesek de, hala sayıları çok olan fırınlarda, unlu mamüllerinde, mahalle bakkallarında sürdürebiliriz. İş yeri sahiplerine askıda ekmek uygulamasını başlatması için ricada bulunabiliriz. Askıda ekmeği bilmeyen insanlara anlatarak yaygınlaşmasını sağlayabiliriz…
Bu hafta sözlerimi hepimizin bildiği iki güzel hadis ile bitiriyorum.
“Komşusu açken tok yatan bizden değildir.”
“Bir mümin, aç bir mümini doyurursa, Allah da o kimseyi cennet meyveleriyle doyuracaktır.” (Tirmizi, Kıyame, 18)
Sözün özü Osmanlı’dan günümüze miras olan “Askıda Ekmek” uygulamasına sahnip çıkmalı bu kültürü yaşatmaya devam etmeliyiz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.