Yaz yaz bitmiyor derler ya bizimkisi öyle işte! Otuz beş yıla yaklaşan yöneticiliğimiz boyunca yaşadığımız enteresan olaylar aklıma geldikçe hatırlatma notu düşmek gibi bir alışkanlığımız var. Hâl böyle olunca yaşanmışlıkları bugüne ve geleceğe not düşmek adına yazmak doğrudur düşüncesi ile fırsat buldukça klavyeye sarılıyoruz (geçmişte kağıda kaleme sarılırdık). Bunun içinde en uygun zamanı daha önce de bahsettiğim gibi uçak yolculuklarında buluyoruz.

Bu sefer sizlerle 2004 Yerel seçimleri öncesi Konya ASKF olarak düzenlediğimiz KONYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKAN ADAYLARI VE SPOR paneline ilişkin anılarımızı paylaşacağız.

3 Kasım 2002 tarihli genel seçimler öncesi Ticaret Odası konferans salonunda düzenlediğimiz ve tarafımızdan yönetilen KONYA MİLLETVEKİLİ ADAYLARI VE SPOR panelimiz çok başarılı geçmiş ve olumlu dönüşler almıştık. Hatta izleyicilerden gelen katılımcıların milletvekili seçilmeleri halinde birer maaş Konyaspor’a bağış yapmaları önerisi ile ortam baya renklenmiş ve ilginç tartışmalar olmuştu.

Yönetim Kurulu olarak yerel seçimlere yönelik bir panel düzenleme kararı aldık ve hazırlıklara başladık. Tüm siyasi partilerimiz ve adaylar ile arkadaşlarımız görüşmelere başladılar. Arkadaşlarımızdan katılım için olurlarını almanın yanı sıra paneli bizim yönetmemiz ile ilgili onaylarını da talep etmelerini rica ettim. Çünkü Ak Parti Meram Belediye Başkan Aday Adayı olmuş ama aday gösterilmemiştik. Böyle olunca tarafsız bir panel yöneteceğimize ilişkin bir adayın dahi tereddütü olursa bu görevi bir başka arkadaşımızın yapmasını isteyecektik. Sonuçta hiçbir itiraz olmadan bugünkü kullanılan haliyle bizim moderatörlüğümüz üzerinde mutabık kalındı ve program için hazırlıklarımızı hızlandırdık.

Şehrin heyecan ile beklediği gün geldi çattı ve yine Konya Ticaret Odası Konferans Salonu’nun yolunu tuttuk. Bu tür programlar için hep aynı yeri tercih etmemizde elbette şehir merkezinde olmasının rolü vardı ama başka bir tercih sebebimiz de tercihsizlikti! Selçuk Üniversitesi Konferans Salonu siyasi programa uygun düşmeyeceğinden Esnaf Odaları salonu küçük olduğundan ve de günümüzdeki alternatifler mevcut bulunmadığından yine aynı salonu kullanıyorduk ve o günün ihtiyaçlarına da cevap verecek imkânlar mevcuttu.

Program öncesi oturma düzeni için kura çekmek üzere harekete geçmişken alfabetik sıralama olması yönünde gelen bir öneriyi biz de uygun bularak ikramlarımızdan tadan katılımcı ve izleyici misafirlerimiz ile ayaküstü sohbet edip programı başlatmak üzere yavaş yavaş salona doğru geçmeye başladık. Önemli iki aday katılmıyor olsa da salon tıklım tıklım dolu ve heyecan doruktaydı. Kısa bir açılış konuşması sonrasında paneli yönetmek üzere yerimizi aldık alfabetik sıraya göre konuşmacıları yerlerine davet ederek programı başlattık.

Büyükşehir Belediye Başkanı seçildikleri takdirde Konya Spor’u ve Konyaspor için neler yapmayı planladıkları üzerine fikirlerini almak ve projelerini dinlemek üzere sorular sorduğumuz adaylar iki tur üzerinden zaman kullanmaları üzerine planladığımız toplantı hızla ilerliyor zaman su gibi akıp gidiyordu.

Sıra A partisi adayına geldiğinde söze öyle bir hızlı girdi ki sanki bir acelesi vardı ve ne söyleyecekse ilk turda söyleyip bitirmek ister gibiydi. Konuşmasından anladığımız kadarı ile baya dersine çalışmış ve değme spor yöneticilerine taş çıkartacak konulara giriyor ve taahhütler veriyordu. Ciddi bir alkış desteği alarak konuşmasını tamamladı.

Ondan üç konuşmacı sonra konuşacak olan M partisi adayına sıra gelip konuşmaya başlayınca bir gariplik olduğunu hissetmeye başladım. Ciddi bir hatiplik tecrübesine ve kişisel nezakete sahip olduğunu bildiğimiz adaylar arasında yaşça en büyük olan ağabeyimiz cümlelere takla attırıyor olsa da yukarıda sunumundan bahsettiğim adayın söylediklerinin aşağı yukarı aynısını anlatıyordu. Kendisi de bunun farkında olduğundan konuşmasını büyük bir rahatsızlık ve sinirlilik hali içerisinde sürdürerek tamamlamış oldu.

Programı tamamlayıp hazırlamış olduğumuz anı plaketlerini sunarak misafirlerimizi uğurlarken bu ağabeyimizin program konusunda kendisine yardımcı olan yönetim kurulu üyemize gayet sitemli bir şekilde “Hazırlamış olduğunuz notlardan ziyadesi ile istifade ettik” dediğini de duydum ama vakit geç olmuş ve gerçeğin ne olduğunu öğrenmek ertesi güne kalmıştı.

Yöneticilik yaşantımızda her programdan sonra hep yaptığımız gibi ertesi gün arkadaşlarımızla değerlendirme toplantısında bir araya geldik ve ilk olarak iki konuşmacının tıpatıp aynı konuları ele almasının tesadüfi bir çakışma mı yoksa başka bir şey mi olduğunu sorgulamaya başladık ve kısa bir süre sonra sonuca ulaştık.

Yönetim kurulumuz her siyasi görüşe mensup arkadaşlarımızı bünyesinde barındırır olup hepimiz spor ortak paydasında birleşiyorduk. Panel öncesinde davetliler kendisine yakın gördüğü yönetim kurulu üyelerimizden destek istediklerinde biz de arkadaşlarımıza destek olunması konusunda tavsiyede bulunmuştuk. Kendi partisinin adayına konuşma hazırlayan “ziyadesi ile istifade teşekkürü” alan arkadaşımızın hazırladığı metin bir şekilde başka bir yönetim kurulu üyesi arkadaşımızın eline geçmiş ve alfabetik sıra avantajı kullanılarak olduğu gibi dinleyicilere ilk turda aktarılmıştı. Böylelikle konuşma sırasının kura çekilerek yapma çalışmamızın alfabetik sıra tavsiyesi ile nasıl sabote edildiğini de anlamış oluyorduk!

Sonraki günlerde uzun bir zaman arkadaşlarımızla aramızda ziyadesiyle teşekkür etme geleneği devam edecekti…