Matrix ve John Wick filmlerini izleyenler hatırlayacaktır mutlaka. Burada dikkat çekeceğim konu elbette oyunculuk değil, zaten alanımız da değil. Dikkatinize sunacağım, eşine hele sinema sektöründe az rastlanır karakteri…

Evet bu oyuncu, sahip olduğu büyük servete rağmen, mütevazılığı ve yardımseverliği ile dikkat çeken Keanu Reeves.

Metroda kadınlara ya da yaşlılara yer veriyor... Hayranlarıyla ya da meslektaşlarıyla fotoğraf çektirirken onları rahatsız etmemek için sarılıyormuş gibi yapıyor ama asla onlara dokunmuyor. Bir bankta oturup bir sandviçle öğle yemeğini geçiştiriyor. Set çalışanlarına karşı son derece kibar ve mütevazı asla kapris yapmıyor. Bütün bunlar Hollywood'un en ünlü ve en çok kazanan yıldızlarından biri içi söylense inananı az olur. Ama söz konusu kişi Keanu Reeves olunca durum biraz değişiyor. Her ne kadar bazı kişiler onun bu mütevazılığının bir tür halkla ilişkiler faaliyeti olduğunu ileri sürse de çalışma arkadaşlarına göre Keanu Reeves tam da göründüğü gibi biri.

Keanu Reeves ile 2014 yılında John Wick adlı filmde birlikte çalışan Avustralyalı oyuncu Toby Leonard Moore, ünlü oyuncu hakkında bütün söylenenlerin gerçeği yansıttığını anlattı.

Reves'in geçmiş yılları trajedilerle ve zorluklarla dolu. İngiliz bir anne ile Çinli- Hawaili bir babanın oğlu olarak Beyrut'ta doğdu Reeves. O henüz 3 yaşındayken babası aileyi terk etti. Öğrenciliği de zor geçti Reeves'in. Disleksi sorunu olduğu için okuma ve yazma konusunda güçlük çekti. Lise yıllarında da dört farklı okula gitmek zorunda kaldı.

Kız kardeşine kanser teşhisi konulduktan sonra gizlice kurduğu vakıfla onlarca lösemili çocuğu geceleri ziyaret edip, kitap okuyan, onlar uyuduğunda John Wick 3’ün çekimlerine giden, down sendromlu & otizmliler için eğitim fonu ayıran, 600 milyon dolar servetine rağmen metroya binen ve genelde yer verip ayakta duran, filmlerden kazandığı paranın çoğunu hala yardım derneklerine bağışlayan Keanu Reeves gibi yürekli insanlar lazım bu dünyaya...

Kalın sağlıcakla.