Namık CEYHAN

Namık CEYHAN

İbret yeri “kabristanlar”

İbret yeri “kabristanlar”

Nedense mezarlık kelimesi bana hep soğuk gelir ve kabristan demeyi tercih ederim. Kabristan ya da mezarlık neticede hepimizin sonsuza dek misafir olacağımız alanlar. İbret alınacak yerler.

Her insanın sonu ölümdür. Ebedi yaşayan yok. “Her ne denlü yaşar ise bir kişi, akibet ölmek dürür anın işi” demiş Süleyman Çelebi. Ölüm denilen şey aslında ruhun beden kafesinden çıkıp özgür kalmasıdır. O nedenledir ki kabristanları bedenlerin muhafaza edildiği ama ruhlar aleminin buluşma noktası olarak da görebiliriz.

Kabristanlar ibretlik öykülerle doludur. Dünya malını götüren görülmemiştir. Nice amirler, nice paşalar, başkanlar, müdürler, ağalar, beyler yatıyor. Ne kadar saltanatın olsa da ya er kişisin ya da hatun kişi musalla taşında. Onun içindir ki dünya malı dünyada kalır, bizler gerçek dünyaya (ahirete) ne götürebileceksek onun için çalışmalıyız.

Konya’ya yerleştiğimiz tarihten birkaç sene sonra yani doksanlı yılların başında çocuklarıma hep vasiyet etmişimdir “Emr-i hak vaki olduğunda beni memlekete götürmeyin, Konya’da Hz. Mevlana’nın karşısındaki Üçler Kabristanına sırlayın” diye.

Rabbim bu çağrımı duydu ve dur bakalım kimin ne zaman nerede vefat edeceğine ben karar veririm dedi ve oğlumuzu benden önce 2009 yılında yanına aldı. Allah rahmet eylesin o gün bugündür, haftada en az bir kez özellikle de cuma günleri Üçler kabristanını ziyaret ediyorum.

Ne zaman başın dara düşse, sıkıntıda olsam ya da elim boş kaldığında ayaklarım beni Üçlere doğru götürür. Hem rahmetli oğlumu hem de kabristandaki tanıdıkları ziyaret ettikten sonra şöyle bir etrafı gözetlerim. Ve halen nefes alabildiğim ve hayatta olduğum için Rabbime şükür eder, dersimi alır dönerim.

Hemen söyleyeyim, Konya’daki Büyükşehir Belediyesi Mezarlıklar Müdürlüğünün mezarlık hizmetleri ülkemizin pek çok şehrine örnek olacak şekilde yürütülüyor. Bütün hizmetlerin ücretsiz olması, kabir yerlerinin ayrılmaması, zamanında hazırlanması, bakımı, yeşilliklerin korunması vb. Bütün hizmetler için emeği geçen herkesten Allah razı olsun.

Kabristan ziyaretlerimde dikkatimi çeken husus kabir taşları ve toprağın üstüne yapılan mermer sandukaların büyüklüğü. Onlar pek çok yer kaplıyor. Hepimiz biliyoruz ki toprağın üstünü altın da kaplasak içinde yatana bir faydası yok. Yapılanlar biz fanilerin oyalanması için.

Bilindiği üzere artan nüfusla ve artan hastalıklarla birlikte vefat eden sayısında da son zamanlarda artış gözlenmekte. Alternatif kabristan yerleri artık şehrin dışına taşmış durumda, sanırım yakın bir gelecekte ne Üçlerde Ne de Musalla kabristanında yer kalmayacak.

Kutsal toprakları ziyaret edenler bilirler, biri vefat ettiğinde hızlıca götürüp defnediliyor. Orada baş kısmına sadece küçük bir taş konuyor, ne isim, ne de kabir taşı ve sanduka bulunmuyor.. Ölüsüne bizim kadar değer veren başka bir millet olmasa gerek. Tabii ki Allah (c.c), hepimize Peygamber efendimize komşu olmayı nasip etsin inşallah.

Ülkemizin bazı yörelerinde öyle süslü sandukalar ve mezar taşları yapılmasına izin verilmiyor. Konya’da serbest; ancak sanırım bazı kısıtlamaların getirilmesi gerekir, artık pek çok yer doldu ve belki de üst üste defin başlayacak. Söz konusu kabristanların kapasitesi kaldırmayacak gibi görülüyor.

Üçler, Musalla, Hacı Fettah gibi eski kabristanlarda çok sayıda isimsiz mezar taşları bulunuyor. Şüphesiz bunlar tarihten günümüze gelmiş emanetler. Koruma altındalar. Zaten Belediye’de buraların aynen korunması için çaba gösteriyor. Belki ileride Kültür Varlıkları Kurulu kararıyla bu alanlar da kullanılabilir.

Öyle veya böyle kabristana yolu düşen her mümin girişte “Selamun Aleyküm! Ya Ehl-i kubur, Allah dilediğinde bizde size katılacağız, kendime ve size afiyet diliyorum.” Dedikten sonra “Ve Aleyküm Selam ya Ehlel Dünya!” deyip kendi selamını almalı ve hayırlı bir yaşayış ve hayırlı bir geri dönüş dilemelidir.

Peygamber Efendimiz (s.a.v) “Ölen hiçbir müminin cennetteki yerini gördükten sonra ona dünyayı verseler bir daha geri dönmek istemeyeceğini” buyurmuştur. İnşallah bizlerde doğarken ağladığımızda herkesin güldüğü gibi öldüğümüzde arkamızdan ağlarlarken bizler de Peygamber efendimizin söylediği gibi cennetini görenlerden olalım inşallah. Kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Namık CEYHAN Arşivi