Rabia Çetin

Rabia Çetin

Öğrencilerimiz karınca gibi çalışkan olmak zorunda

Öğrencilerimiz karınca gibi çalışkan olmak zorunda

Karıncalar; birçoğumuza göre evimizin davetsiz misafiri bir kısmımıza göre ise evrenin çalışkan askerleridir. Evimizin mutfağında ansızın beliren bir karınca kolonisi, çoğu zaman bir huzursuzluk kaynağı olur. Hemen bir çözüm ararız: Tuz, sirke, ilaç… Oysa o minicik canlıların ardında bambaşka bir hikâye, bambaşka bir ders saklıdır. Karıncalar, sadece yiyecek arayışında olan birer "davetsiz misafir" değil; aynı zamanda birlikte paylaştığımız bu yaşamın disiplinli, çalışkan ve organize askerleridir.

Düşünün, kraliçe karınca tam 28 yıl yaşayabiliyor. Bu, birçok böcek türünün ömrüyle kıyaslandığında adeta bir ömür rekoru. Mesela karıncalar suyun altında iki haftaya kadar hayatta kalabiliyorlar. Ve evet, şaşırtıcı ama gerçek: Eğer bir karıncayı uçaktan atsak bile, ölmez. O kadar hafifler ki, yere adeta süzülerek inerler. Bu yüzden yükseklik onlar için bir tehdit değil; aksine, önemsiz bir ayrıntıdır.

Bu biyolojik ayrıntıları bir kenara bırakırsak karıncalar bize kültürel anlamda da çok şeyler fısıldarlar. Bizim kültürümüzde karınca, çalışkanlığın sembolüdür. “Karınca gibi çalışmak” deyimi yaygın bir kullanış alanına sahiptir. Çocuklarımızdan tıpkı o minik siyah karıncalar gibi çalışmasını bekleriz. İşçilerimizi överken “karınca gibi” diye tanımlarız. Kahramanlık tabirimiz de “atom karınca”dır. Karıncaların bu denli takdir görmesinin nedeni, hiçbir işi yarım bırakmadan, sessizce ve yılmadan yapmalarıdır. Onlarda gösteriş yoktur, şikâyet yoktur. Sadece görev bilinci ve kolektif ruh vardır.

Karıncalar bize sessiz bir azim, kolektif uyum ve istikrarlı bir çaba ile oluşturulacak en sağlam temelleri ve başarıyı gösterir.

Belki de bazen biraz durup, bir karınca yuvasının etrafında birkaç dakikalığına onları izlemek gerek. Orada, hem doğanın mühendisliğini hem de insanlığa dair unuttuğumuz bazı değerleri görebiliriz.

Küçük bedenlerinde büyük öğretiler taşıyan bu canlıları, sadece mutfağımızdan değil; hayatımızdan da kovmamalı belki de. Karınca olabilmek için adım atabilmeliyiz. Amaçlarımız doğrultusunda küçük ama istikrarlı adımlarla çalışıp çabalamalıyız. Bu sayede eninde sonunda hedefe ulaşılacaktır.

Gelecek yıl merkezi sınava girecek öğrencilerimizin de şimdiden kolları sıvayıp bir karınca gibi hedeflerine kilitlenmeleri ve bu yolda fedakarca, azimle ve disiplinle çalışması gerekmektir. “Karınca gibi” çalışacak öğrencilerimize şimdiden başarılar diliyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Rabia Çetin Arşivi