Konyaspor için yorucu, yorucu olduğu kadar içinde hüzünleri, öfkeleri, sevinçleri, gel-gitleri bol bir sezon geride kaldı..

En büyük hüzün şüphesiz ki Ahmet Çalık kardeşimizin yaşadığı kaza sonrası aramızdan genç yaşta ayrılması oldu.

Büyük bir yıkımdı camia için.

Sadece Konyaspor’u değil ülke futbolu bu sendromdan güçlükle çıkabildi.

Herşeyin boş olduğu gerçeğiyle bir kez daha yüzleşmiş olduk.

Başta ailesi olmak üzere tüm sevenlerine sabır diliyorum.

Allah mekanını cennet eylesin, kabri nurla dolsun inşallah..

Vefatı sonrası artık onun ismiyle devam eden sezonda toparlanmalı ve en azından tarihi bir başarı yakalanarak o unutulmayacak sezon güzel bir dereceyle taçlandırılmalıydı.

İçinde bulunulan durum nedeniyle konsantre eksikliği yaşansa da tek yumruk olmayı kısmen başarabilen Konyaspor bir şekilde ilk 3’ün dışına çıkmayarak başarılı bir sezon geçirdi.

Sadece Ahmet Çalık’ın ani kaybı bozmadı Konyaspor’u..

Ara transferde yapılamayan hamleler nedeniyle kadro yetersizliği modun düşmesine neden olurken, hakemlerin bilinçli veya bilinçsiz verdiği aleyhte kararlar da üst taraftaki yarışta elimizi çok zora soktu.

Lig tarihinin en yüksek puanını toplarken, puan ortalaması olarakta en başarılı ikinci sezonu yaşadık.

İç saha puan tablosunda averajla şampiyon Trabzonspor’u geçerek zirve yaparken, dış sahada ise toplanan 25 puanla 6.sırada tamamlayabildik.

Ligin en çok gol atan 5. takımı olurken, en az gol yiyen 4.takımı unvanına ulaştık.

Bir önceki sezonun ortasında göreve gelen İlhan Palut ile yakalanan çıkış bu sezonda sürerken, mütevazi kadrosuyla Konyaspor kendisinden çok daha büyük bütçeli takımları altına alarak taraftarına büyük gurur yaşattı.

Bu kadar başarılı sezonda en büyük hayal kırıklığı ise bence kupada yaşandı.

UEFA Avrupa Ligine en kolay gitmenin yolunu bu kez değerlendiremedik ve Karagümrük yenilgisiyle son 16 turunda kupaya veda ettik.

Oysa ki kupada final coşkusunu yaşamak harika olacaktı.

Ligi üçüncü sırada tamamlayarak Konferans Ligine kalan ekibimiz 3 eleme maçıyla bu ligde grup maçlarına katılmayı hedefleyecek.

Temmuz ayının ortasında başlayacak Avrupa maratonu nedeniyle geride bıraktığımız sezondan çok daha uzun ve yorucu bir yıl bizi bekliyor olacak.

İşimiz elbette kolay değil..

Kısıtlı bütçelerle hem Avrupa, hem de Türkiye’de ki mücadelenin acısını çeken bir çok Anadolu kulübünü yakın geçmişte gördük.

Bu nedenle Konyaspor yönetiminin çok fazla hata yapma lüksünün olmadığı günlere girdik.

Takımdan gideceklerin olacağı kesin gözüküyor.

Amir ve Abdülkerim bu listenin başındaki isimler.

Yerleri mutlaka doldurulmalı..

Üstüne belirlenen eksiklerde tamamlanıp Temmuz ayındaki maçlara aşağı yukarı tam kadroya yakın çıkmalıyız.

Aksi bir durumda Avrupa’daki olası kötü sonuçların takımın dinamiğini bozacağından da korkmuyor değilim..

Başkan Özgökçen ile Ramazan ayında yaptığımız görüşmede transfer için Mayıs ayının sonunda önemli bir mesafe kat etmeyi düşündüklerini ifade etmişti.

Bunun ilk adımını da Portekizli orta saha oyuncu Bruno Paz ile anlaşarak gösterdiler.

Umarım kısa süre içinde de diğer transfer hamleleri tamamlanacak ve geçen sezonki başarını üstüne koyarak ilerleyebilen bir takım oluşturulacaktır.