KONYA HABER
Konya
Açık
13°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
KONYA
00:00:00
İmsak vaktine kalan
Ara

% 40 KURALI İLE ZİHİNSEL DAYANIKLIK NASIL OLUŞTURULUR?

YAYINLAMA:

% 40 kuralını hiç duydunuz mu? David Goggins gibi birçok araştırmacı yüzde 40 kuralının işleyişi hakkında harika kanıtlar sunarak aslında beynimizin çok güçlü yönleri olduğunu gösteren bazı araştırmalar ortaya koymuşlardır. İlk olarak Goggins bu kuralı ortaya atarken, hareket noktası zihnimizin ve bedenimizin yorulmaya başladığında ve pes etmek istediğinizde, gerçekten başarabileceğinizin yüzde 40’ında olduğunuzu açıklamak için kullandığı bir terimdir. Bunun nedeni aslında beynimizin sizi otomatik olarak korumaya almasından başka bir şey değildir. Bu beynimizin bize yaptığı sınırlamalar ve engellemeler koymasıdır. Sınırlayıcı inançları sizin önünüze sunması gibi. Burada sorulması gereken şu? % 40 sınırımızı aşmak için nasıl bir tutum geliştirmeliyiz?

İlk adım: Beynimizde düşünsel olarak bize karşı set oluşturan sınırlayıcı inançlardan kurtulmamız lazım. Her şeyi düşünmeyi bırakmalı ve olumsuz düşünceleri beynimizden içeri geçirmememiz gerekir.

Bu olumsuz düşünsel imgeleri olumlu imgelerle yer değiştirebiliriz. En iyi yol da kendi kendimizle konuşarak sürekli olumlu düşüncelerle güzellemeler yapmak. Örneğin “Ben bunu yapabilirim” düşüncesi güzel bir olumlamadır.

İkinci adım: Konfor alanından çıkmamız gerekiyor. Bununla ilgili daha önce bir yazı paylaşmıştım. Bir kere öncelikle bunun niyetini taşımamız gerekiyor. Konfor alanından çıkarak bizi rahatsız eden şeylerle yüzleşmemiz gerekiyor. Eğer bunu yaparsak bizi rahatsız eden şeylere karşı hem meydan okumuş oluruz hem de kendimizi geliştiririz.

Üçüncü adım: Hayatta bir amacınız olsun. Yani kendinizin bir hedefi. Einstein’ in dediği gibi “Mutlu bir hayat yaşamak istiyorsanız, hayatınızı bir amaca bağlayın. Kişilere ve eşyalara değil…”

İşte bir amaca yönelik iken ve hayatta başarılara imza atmak adına, eğer ben tükendim, ben yapamayacağım, benden bu kadar artık… Aşamasına eğer geldiyseniz, eğer bu yazıyı okuduysanız aklınıza hemen: beyniniz sizi yolunuzun % 40’lık kısmında durdurmuştur. Yapmanız gereken beyninizin çektiği el frenini indirmek için bu 3 adımı hatırlamaktır. Şimdiden mutlu bayramlar. Esen kalın.

.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *