Uğur Özteke

Uğur Özteke

Faiz mi istersiniz döviz kuru mu?

Faiz mi istersiniz döviz kuru mu?

Yazmamız gereken bir sürü başlık var. Ama aslında bazılarının derinliği o kadar boşki inanın yazıp sizin kafanızı karıştırmak dahi istemiyorum.

Bizi takip ederken önce şuna inanmalısınız.

Benim bu köşede yazmaya çalıştıklarımın siyasetle hiç mi hiç alakası yoktur.

Yani AK Parti olmuş, CHP olmuş, MHP olmuş, bilmem şu parti olmuş, bilmem bu parti olmuş benim için Allah şahit biç bir farkı yok.

İki Cumhurbaşkanı, beş Başbakan ile çalışmış bir gazeteci olarak bu tiyatro hiç değişmedi, hiç de değişmeyecek gibi.

Bu tiyatroda isimler resimler değişebilir ama oyun... Oyundur işte.

Her yeni oyun perdesinde yeni isimler yeni resimler sahne alır, onlar kazanır millette izler.

Benim inancım bu, Yanılıyor da olabilirim. Ama yaş 60 ben bu saatten sonra çooook zor değişirim.

Şu ana kadar bu konuda yanılmadım. Duam ise yanılmam için.

..............

Siyaseti çöpe attım.

Sayın Cumhurbaşkanımızı seviyorum. Sayıyorum. 20 yıl öncesi gibi, 10 yıl öncesi olduğu gibi bugünde inanmak istiyorum.

Ne var ki yapılanları ve şahit olduklarımı gördükçe hem ülkeme hem de Cumhurbaşkanımıza üzülüyorum.

Mesela Sayın Cumhurbaşkanımızın İnsan Hakları Eylem Planını heyecanla baştan sona izledim.

Ama inanamadım biliyor musunuz?

Neden mi?

Nedeni çok basit.

Daha pazartesi günü kendimin bire bir yaşadığım FETÖ kumpasını yazdım.

Dahası iki gün önce yeni bir FETÖ davasında müebbet alan sanıklardan birisinin öz ve öz kardeşi bizim kumpasın baş mimarlarındandı.

Ama bakın Emniyet teşkilatının bir görevlisi bizi hala ‘Darbe’ girişiminin öncesi gibi görüp ona göre muamele yapıyorsa ben kime nasıl inanayım?.

Siz benim yerimde olsaydınız inanır mıydınız?

FETÖ’nün hala içimizde olmasından, yaşamasından korkuyorum, konuşamıyorum, yazamıyorum.

Nasreddin Hoca ne demiş “Damdan düşen gelsin yanıma” ...

Bu iş darbe girişimi sonrası meydanlarda selfi çektirmek ile anlaşılmaz beyler.

Damdan düşenler ile anlaşılır.    

Bu tarifsiz acı ile İnsan Hakları Eylem Planına nasıl sevineyim?

Bana bunu bir anlatın hele.

Sonuçta bu işler hep siyasi birer oyun.

Acısını da ancak vatandaşlar ve vatan, bayrak, ezan sevdası ile yetişmişler anlayabilir.

...............

Bir okurumuz iki gün önce şu zam tarifesini gönderdi

 

Faiz mi istersiniz döviz kuru mu?

 

Hadi gelin bu arka arkaya zamların adını bir koyun.

Üreticiye sanayiciye yazık değil mi?

Peki bunu Ankara bilmiyor mu?

Biliyor.

Dahası oda başkanları, sayın bakanlara bunu yazılı olarak raporu sunmuşlar.

Sonuç.

Zama devam.

........

Dün bizim BBN HABER’in manşeti idi. TOBB Başkan Vekili büyüğümüz Selçuk Öztürk Bey söyledi;

“Yüksek faiz politikasına girdik”

..........

Bu işten sonra bu işin sonu nereye gider bilmem. Ama yön belli açık ve net.

SİYASETE KÖTÜ BİR ÖRNEK DAHA VEREYİM Mİ?

Bunu da dün sabah bir dostumuz gönderdi. Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Sayın Mustafa Sarıgül sosyal medyada paylaşım yapmış;

Söz veriyorum, tarımsal üretimi artırmak önceliğimizdir. Sürdürülebilir tarım, çiftçimizin sürdürülebilir gelire kavuşmasını sağlayacaktır. Ülkemizin kalkınma ve refah hamlesini tarımdan ve tarıma dayalı sanayiden başlatacağız”...

.............

Tabii bu açıklama görüntülü.

Sayın Genel Başkan bu açıklamayı yaparken arka fonda ne var peki?

Golf sahası sulanıyor.

Siz eğer golf sahasının üzerinde “tarımsal üretimi artırmak önceliğimiz” derseniz. “Sürdürülebilir tarım” derseniz, “Çiftçimizin sürdürülebilir gelire kavuşturulması gerekir” derseniz.

Bu cümlelere çiftçi güler geçer belki de söver.

...........

KONYA’YI MAVİ’DEN KURTARMAK ŞİMDİ Mİ AKLINIZA GELDİ?

Corona rakamları Konya’ya resmen kırmızı kartı gösterince bakıyorum da şehrin en tepesinden en altına kadar herkes sadece göstermelik mavi renk peşinde.

Hayırdır ne oldu?

Yoksa başınıza taş mı düştü?

Belki bürokratlar resmi olarak açıklama yapma konusunda yasak kapsamında konuşamıyorlardı.

Siyasiler Konya’nın durumu dahası vehameti ortayla dökülmesin diye susmayı tercih ediyorlardı.

Ama takke düştü kel göründü.

Ve kırmızı kartı gördükten sonra hemen mavi sevdalısı oluverdik.

Hani bizde bir söz vardır “Kırmızı olsun 5 kuruş fazla olsun”

Siz galiba bu kırmızıyı o kırmızıdan sandınız değil mi?

Yemezler.

..........

O kırmızıda sizin sosyal medyada 20 saniyede becerdiğiniz gibi mavi oluvermez.

Bunu başarmak için yani kırmızıyı mavi yapabilmek için her şeyden önce samimi olmayı becerebileceksiniz.

Maviyi yapanlar nasıl yapmış bir bakacaksınız?

Elbette tedbirler alınacak. Uygulanacak.

Evet bu şehirde de tedbirler alındı. Uygulamalar yapıldı.

Ama yine bu denetimlerden yırtmak için bir şeye sığındık “Biz sanayi şehriyiz görmeyin bizi” dedik.

Onlarda görmediler.

Sadece o zıkkım virüse söz geçirememişiz. O şerefsiz gördü işte.

Bundan sonra yapılması gereken şey samimiyet.

Kadınlarımız çay toplantısına katılmasın, ev gezmeleri yapmayınlar ile bu işler olmaz.

Biz bu sütunlarda belediye meclis üyelerinin akşam yemeklerini toplu sohbetlerini yazdığımız zaman kızdınız. Belki de sövdünüz.

Nasıl olsa güç sizde istediğimizi yaparız sandınız.

Ama Cenab-ı Allah’ın adaletini güç sarhoşluğu içerisinde unuttunuz.

Kendinizi de yakıyorsunuz bizi de.

Son cümle.

Belki haberiniz yoktur ama bir araçta üç kişiden fazla olursanız para cezası yersiniz.

Birde sürücünün yanında kimse oturmasın olur mu?

O da suç. O da para cezası.

 

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

 

İyilik et herkese ama sakın fazla ileriye gitme. Yüz verip de sürüye kurdu musallat etme    

           

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

 

Kepçe, silindir, çöp kamyonları gibi ağır araçların sürücüleri trafiğin tıkanmaması için sık sık arkadan gelen araçlara yol vermeyi düşündükleri zaman daha iyi ADAM oluruz.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
Uğur Özteke Arşivi